Yaz mevsiminin sıcak yüzü, ne yazık ki ormanlarımız için yakıcı bir tehlikeye dönüşüyor. Her yıl binlerce hektar yeşil alan, alevlerin acımasız yüzüyle karşı karşıya kalıyor. Sadece ağaçlar değil, binlerce canlı, yaşam alanını ve hayatını kaybediyor. Orman yangınları sadece doğayı değil, geleceğimizi de kül ediyor. Peki, biz vatandaşlar olarak bu felaketi önlemek adına neler yapabiliriz?

 

1. Ateş Yakmamak, En Temel Sorumluluk

Ormanlık alanlarda ya da yakınında piknik yaparken ateş yakmak, mangal yapmak, hatta sigara izmariti atmak bile büyük risk taşır. Ateşin kontrolsüz hale gelmesi için sadece bir kıvılcım yeterlidir. Unutmayalım: Ormanda yakılan her ateş, olası bir yangının ilk adımıdır.

 

2. Cam ve Atıkların Tehlikesinin Farkında Olmak

Ormanda bırakılan cam şişe ya da alüminyum kutular, güneş ışığını mercek gibi yansıtarak kuru otları tutuşturabilir. Doğaya bırakılan her atık, yangın kadar ciddi bir tehlike oluşturur. Gittiğimiz yerleri, bulduğumuzdan daha temiz bırakmak hepimizin görevidir.

 

3. Şüpheli Durumları Bildirmek

Ormanda duman görürsek, ya da izinsiz ateş yakan kişilere tanık olursak hemen 112 Acil Çağrı Merkezi’ni aramalıyız. Bir yangını erken bildirmek, belki de binlerce ağacın hayatını kurtarır.

 

4. Tarım ve Bahçe İşlerinde Dikkatli Olmak

Tarla temizliği sırasında anız yakmak veya bahçe atıklarını yakmak ciddi bir yangın riski oluşturur. Özellikle rüzgarlı havalarda yapılan bu tür işlemler, kontrolden çıkarak ormanlara sıçrayabilir. Bu yüzden bilinçli ve dikkatli davranmak şarttır.

 

5. Doğa Bilinci Kazandırmak

Çocuklarımıza orman sevgisini ve çevre bilincini aşılamak, yangınları önlemenin uzun vadeli yoludur. Bir fidan dikmek kadar, onu korumanın da değerli olduğunu öğrenmeleri gerekir. Gelecek kuşaklar, bizim bıraktığımız doğayı devralacak.

 

Orman yangınlarını önlemek sadece yetkililerin değil, her bireyin sorumluluğundadır. Çünkü her ağaç, hepimizin ortak geleceğidir. Ormanlarımız sadece oksijen kaynağı değil, aynı zamanda bir yaşam zincirinin en temel halkasıdır. El ele verirsek, ateşe karşı daha güçlü durabiliriz.

 

Doğayı korumak bir tercih değil, zorunluluktur. Çünkü başka bir ormanımız yok.