Tıp terimi olarak Pandemi, yer küreyi kapsadığı için biz Salgın diyoruz...

Tıp terimi olarak Pandemi, yer küreyi kapsadığı için biz Salgın diyoruz...
Aslında bu öldüren bir salgın olduğuna göre biz ve diğer Türk Toplulukları hangi kavramı kullanmışlar, diye baktığımızda "Ölet" kavramı karşımıza çıkıyor... Bu konuda İldeniz Turan Karındaşımızın bir makalesi okunursa bilgi sahibi olursunuz, derim...
Ölet, topyekun mücadeleyi gerektiren bir olgudur... Yani savaş halidir...
Virüs bir tarafta biz bir tarafta mücadeleyi sürdürüyoruz...
Bu bir savaşsa ki savaş, savaşı nasıl kazanacağımızı da yine üstat Sun Tzu'nu
" Savaş Sanatı" eserinde mücadele yöntemini şöyle sınıflandırır...
1-Ne zaman savaşıp ne zaman savaşılmıyacağını bilen kazanır...
2-Üstün ve zayıf kuvvet faktörlerini nasıl kullanacağını bilen kazanır...
3-Ordununu tüm saflarda aynı ruhla hareket ettiren kazanır...
4-Kendisi hazır olan, düşmana ise kendisini hazırlıksız gösteren kazanır...
5-Askeri kapasiteye sahip olan ve hükümdar tarafından engellenmeyen kazanır...
 
Biz, bu Ölet döneminde en güçlü olduğumuz alan üçüncü maddede yazılanlar açısından çok güçlü olduğumuzu gördük...
Sağlık ordumuz ilk günkü şevkle çalışmasını sürdürmektedir...
Onlar, bu Ölet günlerinde bizim kahramanımız oldular... Onları yürekten alkışlıyoruz...
Bu arada, her savaşta olduğu gibi bu Ölet'te de kayıplar verdik... Çok iyi yetişmiş doktor ve sağlık personellerimizi kaybettik...
Kaybettiğimiz doktorlardan birisi de akrabalarımızdan birisinin yakın akrabasıydı...
Çok yiğit, iyi yetişmiş bir doktorumuzu kaybettik... Durağı cennet olsun... Göz yaşlarımızla... Dua ile...
 
Savaşta komutan, ahlaki yasa 'ya göre insan faktörlerini moral motivasyon açısından güçlü tutmalıdır... İç cephe hiçbir zaman düşmemelidir... Bizi mutlu eden de, Ölet' te şehit olan doktorumuzun eşini, o da bir sağlıkçı, Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca arayarak baş sağlığı dileyerek, bir isteği olup olmadığını soruyor... O ailenin en kötü gününde devletin yanlarında olduğunu söylüyor... Bu çok güzel bir davranış... Beni mutlu etti...
Hemen akabinde de Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan arayarak baş sağlığı dileğini iletiyor ve bir ihtiyaçları olup olmadığını sorduktan sonra, şehit doktorumuzun adını sizin istediğiniz bir sağlık kuruluşuna ad olarak verelim, diyor... Bu devlet olmanın şuuru... Güzel davranışlar... Bu nazik jesti de taktirle karşıladık... Devletimizin en üst makamı, karabudundan halka, kendi insanına sahip çıkıyordu... Yine mutlu olduk...
Tabii ki, mutluluğumuzun artması için de bir teklifimiz var:
Bu Ölet günlerinde kaybettiğimiz sağlık çalışanlarını, hukuken şehit olarak kabul edecek bir hukuki, kanuni düzenlemelerin yapılarak şehit ailelerine sahip çıkmalıyız, derim...
Bunu daha önce bazı mahveller istemiş olabilir... Biz, Yüce Türk Milletinin gönül zenginliğine güvenerek bu teklifi yapıyoruz... Siyasi bir tavır ve kaygı saikiyle istemiyoruz...
Milli duruş içinde olup Ölet döneminde yaptığınız güzel şeylerin taçlandırılması için bunu talep ediyorum...
Önümüzdeki hafta TBMM açılıyor...
Bence parlamentoda grubu bulunan tüm partilerin ortak teklifi olarak bunu meclis gündemine alarak yasalaştırın... Bunun şerefi de tüm siyasi partilerin olsun...
Ben teklifimi sundum...
Alacağınız tavrı da tarih yazacaktır...
Tarihin sizi iyi yazmasını istiyorsanız bu önerime evet, der ve gereğini yaparsınız...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...