Ahmet Hikmet Müftüoğlu,Çağlayanlar adlı hikaye kitabında, 'Turhan Nasıl Çıldırdı' adlı hikayesinde ,şunları yazıyor...  

" Bak! Pencereden başını çıkar. Şu evlerin yapılışlarındaki duygusuzluğa, milliyetsizliğe,
biçimsizliğe bak! Benliksizliğe bak! Artık yetişir!
Herkese benliğini öğreteceğim. Benlik olmayınca, varlık olmaz. Millet , sanatkâr olacak.Sanatında Türk damgasını, Türk usulünü,benliğini gösterecek!... Millet tezgâhtar olacak,ürününde Türk düşünüşünü, Türk benliğini satacak!...Millet zengin olacak. Çalışmasında benliğini rehber edecek!...
Dağlardan,yaylalardan,derelerden,denizlerden, sokaklardan,saraylardan,konaklardan, evlerden,kulübelerden, döşemelerden,halılardan, giysilerden, yüzlerden, bir Türk benliği, İslam benliği parlayacak. Bir İslâm- Türk sanatı, uygarlığı taşacak. Bir İslâm- Türk ruhu, zihni görünecek, anladın mı? Bunları hep ben yapacağım! Ya da duygusuz, gönülsüz, onursuz, sevgisiz, vatansız sürü arasında yaşayacağım, öleceğim!"(1)
 
Son yıllarda, şehirlerimize baktığımızda, yaşadığımız şehirlerin Türk ve İslam kimliğinden uzaklaştığını görmekteyiz.
Bu şehirler, kadim kültürümüzden kopmuşlar,birer" Batı şehirleri" kimliğine bürünmüşler...
 
İstanbul, Bursa, İzmir başta olmak üzere ranta kurban edilmiş şehirler...
 
İstanbul' da tarihi yarımada,ruhunu kaybetmiş ,gökdelenler arasında camiler kaybolmuş,İstanbul,islâmbol görüntüsünü yitirmiş...
 
Bursa, güzelim Yeşil Bursa, Yeşil Bursa olmaktan çıkmış,Beton Bursa olmuş...
 
İzmir;iki katlı bahçeli evlerini kaybetmiş,sosyal dokusu da zedelenmiş... Beton yığını olmak üzere, koşar adım gitmekte...
 
Bunlara, Çanakkale de dahil edilebilir...
Çanakkale de, meydanları olmayan beton yığını bir şehir oldu...
Ranta kurban giden bir şehir de Çanakkale...
Güzelim tarım arazileri beton yığınına döndü...
 
Bir vesileyle gezdiğim Anadolu kentleri de beton yığını ,rant mağduru...
 
Ankara, ruhunu ,dinamizmini kaybetmiş,koca bir köy...
Beton yığını...
 
Hani, Mart- 2019' da mahalli seçimler var ya!
Adaylar belirleniyor ya!
 
Ruhunu kaybetmiş olan bu şehirlere kim belediye başkanı olsa fark etmez...
İster iktidar partisinden olsun,ister muhalefet partilerinden olsun, sadece ;rantı benim partidaşlarım yesin ,yarışından başka bir şey yok, derim.
 
Önce ,şehirlerimize eski ruhunu getireceğim, diyen adayları seçmek gerek ,derim.
Partileri de hiç önemli değil...
Seçiminiz hayırlı olsun...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
 

  1. Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Çağlayanlar, Akvaryum Yayınevi İst-2011, S:89
  2. …………………………….
Sultan Galiyev' den...
 
İkiz yaşamlı bir toplumun analizi...
Hani bizim,30 milyon kişiye yardım ettik söylemi var ya!
İşte o...
Ne kadar sefil bir durum...
Toplumcu görüşümüz iflas etmiş...
Biz yardımdan çok, yardıma muhtaç olmayan toplum istiyoruz...
Düsturumuz; değil namert'e,mert'e bile muhtaç olmamak...
Kamu'nun,hiç yardım yapma ihtiyacı duymadığı bir refah toplumu olmamız dileğiyle...
Buna ,mevcut siyasi partilerle gidilebilir mi?
Bence gidilmez...
Fikri olmayan,siyasetçilerimizle buna ulaşmak mümkün değil...
Bence, çok acil reformlar yapılmalı...
Sorarlarsa neler yapılması gerektiğini de söyleriz...
Emeği geçenlere çok teşekkürler...
…….