Yeni araştırmalar, egzersiz, sağlıklı beslenme ve sosyal etkileşim gibi yaşam tarzı değişikliklerinin bilişsel gerilemeyi yavaşlatmaya veya önlemeye yardımcı olabileceğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, bu düşük maliyetli ve etkili yaklaşımın demans bakımını dönüştürebileceğini ve aileler ve sağlık sistemleri üzerindeki yıkıcı etkisini azaltabileceğini belirtiyorlar.

Kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklanan ölümler 2000 yılından bu yana azalırken, Alzheimer hastalığından kaynaklanan ölümler %140'tan fazla artmış görünüyor.

Fiziksel hareketsizlik, kötü beslenme, obezite, alkol kullanımı ve hipertansiyon, diyabet, depresyon ve sosyal veya zihinsel izolasyon gibi yaşam tarzı risk faktörlerinin bilişsel gerilemeyi hızlandırdığı biliniyor.

Yaşam tarzındaki değişiklikler, düzenli fiziksel aktiviteye geçiş, özellikle Akdeniz diyeti ile beslenme bilişsel uyarımı artıran sosyal aktiviteler demans gelişimini önemli derecede yavaşlatıyor. Uzmanlar bazı hastalarda geri dönüşün bile mümkün olabileceğine dikkat çekiyor.

Araştırmacılar ayrıca bu faydaların altında yatan biyolojik mekanizmalar hakkında da ilginç iddialarda bulunuyorlar. Fiziksel aktivite beyinden türetilen nörotrofik faktörü artırarak hipokampal büyümeyi desteklerken aynı zamanda kan akışını iyileştirerek iltihabı azaltıyor. Akdeniz ve sebze-meyve ağırlıklı diyetler, sağlıklı beslenme düzenleri oksidatif stresi azaltabiliyor, insülin duyarlılığını ve kardiyovasküler hastalık risklerini de iyileştirebiliyor. Sigarayı bırakmak beyin yapısını ve beyaz cevher bütünlüğünü korumaya yardımcı olabiliyor ve düzenli sosyal ve bilişsel etkileşim nöroplastisiteyi ve zihinsel dayanıklılığı destekliyor.

Araştırmacılar, özellikle mide bulantısı, baş ağrısı ve yorgunluk gibi yaygın ve daha az ciddi yan etkilerin yanı sıra kafa karışıklığı veya gastrointestinal kanama gibi daha nadir ancak daha ciddi risklere de neden olabilen birçok yeni farmakolojik ilacının fiyatlarının düşürülmesi gerektiğine de dikkat çekiyorlar. Demans gelişimini azaltmada etkili olan ilaçların masraflarının yüksekliği hastaların kullanımında sorun yarattığını belirtiyorlar. İlaca erişimin kolaylaştırılmasının demans gelişimini yavaşlatmada ortalama %15 oranında etkili olabileceğini ifade ediyorlar.

Sağlık sistemi bir yana, demansın toplumsal maliyetleri de ürkütücü boyutlara çıkabiliyor. Uzmanlar sadece ABD’de 2024 yılında, yaklaşık 12 milyon aile üyesi ve ücretsiz bakıcının, demansla yaşayan bireylere tahmini 19,2 milyar saat bakım sağladıklarını; bunun 413 milyar doları aşan bir toplumsal maliyete denk geldiğine dikkat çekiyorlar. Bakım vermenin duygusal bir bedeli de bulunuyor. Genellikle ruh sağlığı sorunlarına ve bakıcı tükenmişliğine yol açıyor. Araştırmacılar, bu gerçeklerin hem hastaları hem de bakıcıları destekleyen, aileler ve ekonomi üzerindeki uzun vadeli yükü azaltan pratik, toplum temelli çözümlere olan ihtiyacı olduğuna vurgu yapıyorlar.

Günlük rutin yürüyüşler, kan dolaşımını artıran etkinlikler, kültürel ve sosyal faaliyetler unutkanlık sorununu durduruyor veya geri döndürüyor. Bu meyanda politikacıların ve yerel yönetimlerin rutin egzersizlerin yapılabileceği uygun alanlara ve sosyal etkinliklere ağırlık vermesi gerekiyor.