Boykot, bir protesto beyanı olarak bir ürün, kişi, kuruluş veya farklı şiddet türleri, gönüllü olarak uzak durma eylemidir. Yapısal, sosyal veya politik olabilir. Boykotun amacı, hedefte bir miktar ekonomik kayba yol açmak suretiyle hedef hakkında uyarı yapmaktır.
Kelimenin adı, İrlanda'da gıyaben toprak sahibi olan ve İrlandalı milliyetçi lider Charles Stewart Parnell ve İrlanda Toprak Birliği'nin 1880'de yaptığı bir teklif üzerine bu taktiğin başarıyla sonuçlandığı Yüzbaşı Charles Boycott'tan gelmektedir.
Bazen boykot, bazılarının satın alınması olarak parçalanmış bir girişimci aktivizmi biçimi olabilir.
Terimin kendisi 1880'e kadar ortaya çıkarılmamış olsa da uygulama en az düzeyde İngiliz kölelik karşıtlarının özgür ürün hareketine rehberlik ettiği ve destek verdiği 1790'lara kadar uzanmaktadır.
Dünyada tarihe geçmiş boykotlar vardır. 1891'deki İran Tütün Boykotu. Zamanın imparatoru tarafından İngilizlere verilen imtiyazlara karşı tütün tüccarları ve din adamlarının birlikte gerçekleştirdiği ilk boykottur.
Mahatma Gandhi tarafından organize edilen İngiliz mallarına yönelik Hint boykotu önemli bir boykottur.
1930'larda Nazi Almanya’sında Yahudi işletmelerine yönelik antisemitik boykot tarihe geçmiş etkili boykotlardandır.
Filistin sivil toplumunun İsrail Devleti'ne karşı yürüttüğü dünya çapındaki boykot etkili bşr boykottur.
1973 petrol krizi sırasında Arap ülkeleri Batı'ya karşı ham petrol ambargosu uygulaması önemli sonuçlar doğurmuştur.
2 Nisan günü de sosyal medya araçlarıyla gençler güçlü bir boykot gerçekleştirdiler. Muhalefet partileri boykota destek verdiler. İktidar kanadında kıyamet koptu. Ticari kayıp nedeniyle tazminat davası dahi açılabileceğini söyleyenler oldu.
Cumhurbaşkanı, 2008’de yaptığı bir konuşmada medyanın güvenilirliğini kaybettiğini söyleyerek, AKP mensuplarına belirli gazeteleri boykot etme çağrısında bulunmuştu. İfadesi aynen şöyle:
"Bu medya güvenilirliğini yitirmiştir. Partimin mensupları olarak yalan yanlış bu haberlere yapan medyaya karşı sizler de kampanyanızı başlatın, sürdürün. Bu gazeteleri evinize sokmayın, almayın. Açık konuşmayı severim. Siz mi bize karşı yalan yanlış bütün kampanyaları yapıyorsunuz, e tamam. Biz de en doğal, en tabii hakkımızı kullanıyoruz: Almayacağız."
Yine Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 Ocak 2025’te yaptığı konuşmada fahiş fiyat uygulamalarına karşı boykot çağrısında bulunmuştu. O dönem yaptığı açıklamada, enflasyonun ülke ekonomisi için büyük bir sorun olduğuna vurgu yapan Erdoğan, şu ifadeleri kullanmıştı: "Ülkemizde de enflasyon adeta tüm kötülüklerin anası durumundadır. Aç gözlü fırsatçıların ne enflasyonla ne kurla ne faizle izah edilmeyecek keyfi fiyatlandırma alışkanlıkları elbette bizim işimizi kolaylaştırmıyor. Erdoğan, vatandaşlara doğrudan seslenerek, yüksek fiyat politikası izleyenlere karşı en etkili yöntemin boykot olduğunu dile getirmişti. Şimdi sormazlar mı adama bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
Gençler başarılı oldular. Seslerini duyurdular. Çok sayıda bakan boykot aleyhine demeç verip, markete koşarken ‘Boykot Eyleminin’ de yaygınlaşmasına ve duyurulmasına katkıda bulundular.
