Coğrafi yapısı, darlığı, kuvvetli akıntıları, keskin dönüşleri, değişken iklim şartları ve her gün yaklaşık 150 uğraksız gemi, yaklaşık 23 tehlikeli yük taşıyan gemi geçişi...

Coğrafi yapısı, darlığı, kuvvetli akıntıları, keskin dönüşleri, değişken iklim şartları ve her gün yaklaşık 150 uğraksız gemi, yaklaşık 23 tehlikeli yük taşıyan gemi geçişi ve boğazın iki yakası arasında çalışan feribotları  ile Çanakkale Boğazı dünyanın en önemli doğal dar suyu.
Uluslararası deniz ulaşımının kilit noktalarından biri olan Çanakkale Boğazı, son yıllarda meydana gelen gemi kazaları ile dikkat çekiyor. 
Geçen yıl Haziran ayında Gelibolu açıklarında 853 yolcu taşıyan Louis Cristal yolcu gemisi ile tehlikeli madde taşıyan STİ Pimlico isimli tanker ile çarpıştı ve büyük bir facia ucuz atlatıldı.
Bu yıl Nisan ayında ise Çanakkale-Eceabat arasında çalışan bir feribot ile yük gemisi çarpıştı.
Bu saydıklarım meydana gelen çok sayıda kaza içinde olası faciaların ucuz atlatıldığı kazalar.
Sadece son bir hafta içinde 2 ayrı yerde gemilerin çarpışması ile kazalar meydana geldi.
Kazaların oluş nedenine bakıldığında çoğu dikkatsizlik, ihmalkarlık ve kurallara uyulmaması.
Peki bu sorunları ortadan kaldıracak olan kim? elbette boğazın trafiğinden kim sorumlu ise o.
Boğaz trafiğinden sorumlu ise Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'ne bağlı ve Eceabat'ta bulunan Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi. Burada görevliler, son teknoloji ile donatılan merkezde devamlı boğazı gözetliyor ve trafik akışını sağlıyor.  En ufak bir dikkatsizlik kazalara ve beraberinde facialara neden olabiliyor.
Yaptığım araştırma ve gelen ihbarlara göre; kazaların oluşunda çok sayıda ihmal bulunuyor. Bu ihmalkarlığın baş sorumlusu ise boğaz trafiğini sağlayan trafik hizmetleri merkezindeki personel. Merkezdeki cihazlarda gemilerin yeri, rotası dahil tüm bilgileri yer alıyor. Cihazlar, gemilerin tüm durumunu gösterdiği için yönlendirmeler de burada yapılıyor.  Ekranlar dikkatli takip edilmediği zaman kazalar da kaçınılmaz oluyor.
Gelen ihbarlar, görevlilerin işini ciddi yapmadığı yönünde. Ekranlar dikkatlice takip edilmediği için gemi kaptanları uyarılmakta gecikiliyor. Geciken uyarı çoğu zaman kazalarla sonuçlanıyor.
Bazen de merkezdeki görevliler gemi kaptanlarına söz geçiremiyor. Tüm uyarılara rağmen inatlaşan kaptanlar rotalarına girmediği ve hızını istenilen seviyeye getirmediğinden dolayı kazalar meydana geliyor ya da kıl payı kurtarıyor.  Personel ise vardiya sistemi ile çalıştıkları ve kişisel ihtiyaçlar nedeniyle bazen ekranlardan uzak durma zorunda kaldığı yönünde.
Bir diğer sorun ise kılavuz kaptanların boğaz geçişini gerçekleştirdikleri gemileri rotasından çıkardıkları. Kendilerini gelecek olan bota daha yakın olmak için gemileri rotasında çıkararak gidecekleri yere yaklaştırıyor. Rotadan sapmalar da tehlike oluşturuyor.
Bunun gibi çok sayıda sorun bulunuyor. Sorunlar giderilmediği takdirde meydana gelen kazalar hep maddi hasarlarla sonuçlanmayabiliyor. Çünkü boğazda çok tehlikeli madde taşıyan gemiler, yolcu gemileri ve feribotlar seyrediyor.