Nihayet yağmurlar kendini gösteriyor artık. Az da olsa ıslayan yağmurların ardından, sokaklarda akan suyu da görmek mümkün oluyor. Mart ayından bu yana hatırı sayılır bir yağmur olmadı ne yazık ki. Zeytinler büyümedi. Bazı bahçelerde nohut kadar kaldı. Göletler dolmadı, bazılarının dibi göründü. Çeltikçiler ciddi sıkıntılar yaşadı.
Meteoroloji iller itibariyle yağış uyarısı veriyor. Taşkın tedbirlerinden bahsediyor ama çok da yağmur yağmadı. Ekim yapılacak kadar toprağı ıslattı. Çok da abartmamak lazım. Olması gereken yağışları, ne yazık ki medya araçları felaketmiş gibi veriyor. Evet yanlış kentleşme, dereleri doldurma gibi uygulamalar yağış az da olsa sel yapabiliyor.
Bu sene de geçen sene olduğu gibi bütün aylar sıcaklık rekoru kırdı. Yaz uzun sürüyor artık. Baharların süresi kısaldı. Geçen yıllarda da böyle gidiyordu aslında. Mevsim düzensizlikleri artıyor.
Yağış rejimi her geçen yıl kötüye gidiyor. Bu sene uzun yılların en kurak ve sıcak yaz sezonu yaşandı. Sıcaklıklar rekor kırınca baraj ve göletler kuruma aşamasına geldi. Zaten bir çoğu kış mevsiminde yeterli su seviyesine ulaşamadı. Birçok ilde su krizi yaşanıyor. Uludağ’ın eteğinde, Türkiye’nin her tarafına su satan Bursa şehir şebekesine rotasyonlu su verebiliyor.
Hemen bütün bölgelerde hüküm süren bu kuraklıkların üretime yansıması doğaldır. Bununla birlikte, kışlık hububatta ilkbaharda hüküm süren iklim koşulları daha etkilidir. Bununla birlikte kışlıkların erken ekilmesinde yarar vardır.
Geçen sezonun kurak geçmesi, baraj ve göletlerin su rezervlerinin azalması bu senenin yağış rejimini daha önemli hale getiriyor. Bu sene de geçen seneye benzerse içme ve kullanma suyu konusunda daha büyük sıkıntıların yaşanması kaçınılmazdır. Normal yıllarda sonbahar sonuna doğru küçük dereler akmaya başlar, mayıs sonuna kadar akardı. Son yıllarda kışın ortasında bile akmıyor. Kara su kaynar çeşmelerin suyu artmaya başlardı. Günlerin kısalması ve buharlaşmanın azalmasıyla ortaya çıkan su arzı sürekli artardı.
Aslında kuraklığın bütün belirtileri yaşanmaktadır. Gölet ve barajlarda su seviyesi en düşük düzeylere inmiştir. Oysa bugünlerde su havzalarında su hareketlerinin artması beklenir.
Atalarımız kış kış gerek yaz yaz demişler. Aslında bu derinlikli ifade mevsimin çiftçilikte ne kadar etkili olduğunu göstermektedir. Bugünlerde düşen yağışlar kışlık ekimlere yetecek gibi görünüyor. Ekim hazırlıklarına başlamakta yarar var. Bu yağışların ardı kurak çekebilir. Ne olur ne olmaz.
Artık buna benzer anormal mevsimler yaşanacaktır. Kışın ortasında yağmur duasına çıkan köylerimiz vardı geçmiş yıllarda. Küresel ısınma, kuraklık, mevsim düzensizlikleri artık avazı çıktığı kadar bağırıyor.
