Ülkenin gidişatından memnun olmayan ve hayat pahalılığından da şikayet eden kişilerin sayısı on milyonları bulmakta...

Hayat pahalılığından dolayı ezilen kitlelerin sayısı sekiz milyon kadarken şimdi devletten yardım alan kişi sayısı otuz milyon olmuşsa burada bir yanlış var, demektir... Rant için yapılanlar iktidar ve muhalefet için değişmiyor... Herkes rant peşinde koşuyor. Bilhassa  Çanakkale'de Ayvacık ve Ezine ilçelerimizin sahillerinde "ekoturizm" adı altında satılan her yer, köylüyü, üreticiyi yok ediyor. Evet, bir an para alıyorlar, sonra para bitince de yardım için devletin başına üşüşüyorlar. Bence, belli yerlerde arazi satışını engellemek gerek...
 Çiftçi sayısı 1 500 000 kadarken şimdi son verilere göre kayıtlı çiftçi sayımız 550 000 kadar, kalmış... Bunun için tedbiri de iktidar almak zorunda... Bizim, İl Genel Meclisi'nde her iki kanattan da ekoturizm için gelen dosyalar incelendiğinde, verilen kararlarda, tarım ve hayvancılığı bitiren arazi satışlarında, birlikte hareket edildiği görülüyor...
Bizim duyarlı muhalefetimizle basında yaptığımız muhalif  yayınlarla bazen, rant işlerini engelleyebiliyoruz. Ancak her yerden "ekoturizm" adı altında dosyalar, yağmur gibi yağıyor... Dosyalar oluşturuluyor ve karar vericilerin önüne getiriliyor. Onlarda, partilimiz zarar görmesin, diye hep birlikte hareket ederek ranta "evet" diyor.
İşte bu, rant düzenine, tarım ve hayvancılığın geleceği için  "dur demek" gerek...
Ödenmeyen banka borcu bir trilyon lirayı geçmiş. Yani, fert başına borç stoku yirmi yıl önceye göre on misli artmış ve daha fazla borçlanmışız... Bunlar çıkmaz sokak.
 Üretmeyen toplumlar çöker. Biz de çökeriz, "dikkat!" diyoruz.
Tarım Bakanı, paramız var, satın alırız, diyor. Bu söylem yanlış... Bir gün, paran da biterse ne yapacaksın?Ayrıca, bir kriz anında, dışarıdan almak için uğraşsan da ürün satışı olmazsa ne yapacaksın? İşte, şimdi bu açmaza doğru gidiyoruz kaygısı taşıyoruz. Bu konuda da herkesi uyarıyoruz ki, tedbir alınsın...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...