Öğretmen Okullarının kuruluş günü...

Öğretmen Okullarının kuruluş günü... Bizim "Öğretmenler Günü" müzdü... Sonra, Mustafa Kemal Atatürk 'ün 24 Kasım' da Baş Öğretmenliği kabul ettiği gün "Öğretmenler Günü" olarak değiştirildi... Bizim için her iki gün de Öğretmenler Günü'dür...
Osmanlı Dönemi' nde modern okullaşma çok geriden geldi... 18.Asrın sonları ve 19. Asrın tamamında birçok okullaşma çabaları görülür...
Öğretmen yetiştirmek için de, 16 Mart 1848 tarihinde ilk defa okullar açıldı...
Abdülhamit Dönemi'nde okullaşma arttı... Öğretmen yetiştirme işi de geliştirildi...
Cumhuriyet Dönemi'nde de eğitim ve kültür işlerine öncelik verildi...
İsmail Hakkı Tonguç ve Hasan Ali Yücel tarafından Köy Enstitüleri kurularak, öğretmen, sağlık memuru, ziraat memuru gibi, köye fayda sağlayacak  insanlar yetiştirildi...
Bu okullar zaman içinde kapatıldı ve Öğretmen Okullarına dönüştürüldü... Öğretmen  Okullarının ikinci sınıfında, çalışkan öğrenciler Yüksek Öğretmen Okullarına gönderiliyordu... Yine, Öğretmen Okullarından, Eğitim Enstitülerine de öğrenciler alınırdı... Hızlı okullaşma sonucu, lise mezunları da bu okullara alındı... Önce, Öğretmen Okulları kapatıldı... Eğitim Enstitüleri de önce Eğitim Yüksek Okuluna dönüştürüldü ve nihayet öğretmen yetiştirmek için Eğitim Fakülteleri açıldı ve sayıları artırıldı... Böylece, Öğretmen  Okulları, Eğitim Enstitüleri ve Yüksek Öğretmen Okulları da kapatılmış oldu...
Günümüzde, Eğitim Fakülteleri istendik davranışları olumlu olarak değiştirecek öğretmen yetiştirmede geride kaldı... Eski sistem içinde, İlkokul'dan sonra altı yıl siz öğretmen olarak yetişeceksiniz mesajıyla öğretmen yetiştiriliyordu... Sonra, dört yıllık öğretmen liseleri vasıtasıyla öğretmen yetiştirildi... Daha sonra da, bu okullardan mezun olanlar, Eğitim Enstitülerine, Yüksek Öğretmen Okullarına gidiyordu... Öğretmen okullarının kapatılmasıyla  her kaynaktan öğrenci alan fakültelerden öğretmen yetiştirir olduk... Günümüzde, bu fakültelerden mezun olan öğretmenlerimizin olgunlaşması ve liyakatli öğretmen olması için ancak, beş- on yıl gerekmektedir...Yine, Günümüzde 730 000 kadar Eğitim Fakültesi mezunu olan öğretmen adayı görev beklemektedir...
Geçmişte Köy Enstitüleri nasıl bir ihtiyaçtan doğduysa, günümüzde de, Lisans Üstü Eğitim'le doktora çalışması yapmış kişiler olarak, öğretmen yetiştirme sistemini kurmalıyız... Bu sistem için de, Gümüşhane, Giresun, Kastamonu ve Çanakkale Merkez iller olarak seçilmelidir... Şimdilik çözüm yolu budur... Yoksa, bilimde irtifa kaybetmeye devam ederiz... Bu arada, Köy Enstitüleriyle ilgili hala olumsuz tenkit yazan kişilere de, şaşarım...
Köy Enstitüleri hedeflenen öğretmen tipi için başarılı bir uygulamaydı...
Tabii ki, dönemin şartlarına göre güzel bir uygulama... Toplumcu bir nesil yetiştirildi... 2002'de AB'ye giriş şartı olarak köy nüfusu %8'in altına çekilsin istendi... Bizimkiler de buna uydu... Biz zaten" Öğretmenlik ruhu" olmadan öğretmen yetiştirir olmuştuk...Bu yüzden, Öğretmen merkezli eğitim sisteminde başarılı olamıyoruz... Şimdi, bilim fersah fersah dünyayı dolaşırken biz, deve sidiği şifalı mıdır? Oruçlu iken büyük abdest yapıldığında, popo yıkanırken su kaçar mı?Su kaçarsa bu su, orucu bozar mı? Bunları tartışıyoruz...
Çin'de, her yıl, Fen Bilimlerinde 40 000 doktora çalışması yapılırken AB'de 35 000 doktora çalışması yapılırken ABD'de 33 000 doktora çalışması yapılırken bizde bu rakam 500 bile değilse o zaman çağa mührünü vuracak bir Türk Milleti olmayacak demektir...  Bizim, yeni bir öğretmen yetiştirme sistemimiz olmalı...
Bu konuda çok çalıştım... Bilgi ürettim... Bunu paylaştım... İlgi duyan olmadı...
Uzun yazı bizi sıkıyor ya burada keselim... Zaten kimsenin de eğitimin kalitesi  ve yeni tip öğretmen yetiştirme gibi bir derdi de yok...
Bu, sadece benim derdim veya vehmim...
Bir de, hala Köy Enstitülerini karalama yarışı var ki, anlamakta zorluk çekmekteyiz...
Biz de, ön yargılarımızdan bir türlü kurtulamıyoruz...
Biz, bilimi önceleyen  yapıda bir siyaset kurumu istiyoruz...
Sonra, önce fikir, sonra fikir ve nihayet yine fikir, diyoruz...
Bilimden ve fikirden korkmayın...
Unuttuğumuz "16 Mart Öğretmenler Günü" müz kutlu olsun...