Kapımızda bir taksi durmuş... Kime ait bilmiyoruz...

Bir müddet sonra, bu aracın kaputunun altından bir kedi sesi gelmeye başladı.

Sokakta duran araç kime ait bilmediğimiz için Güvenlik Güçlerine Bilgi verdik.

Biraz sonra Jandarma Ekibi geldi. Bu arada, kedi sesinin yavru kedi sesi olduğunu anladık.

Sonra, aracın sahibi de komşuların yardımıyla bulundu...

Araç kaputu açıldı. Yeni araçlar teknoloji devi gibi. Her taraf dolu. Araç altı da çok muhafazalı...

On beş dakikalık bir uğraşı sonucu, araç sahibi ve jandarmalar, yavru kediyi araç motorunun aparatları arasından çıkarttılar.

Ben de yavru kediyi aldım. Bizim Çetuğların arasına yerleştirdim. Bizimkiler, yavru kediye bir şey yapmadı. Şu an bahçemizin efesi gibi dolaşan bir yavru kedimiz oldu...

Yıllar içinde, Çakıl, Azman, Mercan, Mişa, Pamuk, Tekir, Somon, Kınalı gibi kedilerimiz olmuştu.

Ölen bu kedilerimiz yerine yeni bir kedimiz daha oldu.

Sayıları her gün artan kedilere bakmakta zor...

Ama, yaşama sevinci veren ve insanları hayata bağlayan evcil hayvanlara bakmak da insanı mutlu etmekte. Eve, bereket getirmekte.

Kendigelen, hoş geldin....

Sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir ömür dilerim.

Yaşın uzun olsun...

Son sözümüz de evcil hayvanlara kıyılmasın...

 

Bilgi edinmeniz dileğiyle...

**

Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...