Birleşmiş Milletler genel kurulunda Cumhurbaşkanının yaptığı konuşmayı ve ABD ile yapılan görüşmeleri yandaş medya yere göğe sığdıramıyor. Öyle hararetli cümleler kuranlar var ki kendinden geçiyor herbokologlar. Hatta program yöneticisi bile ne konuştuğunu dinlemiyor, farkına varan garip tekrar edeyim mi diyerek tekrar ediyor. Memleketin aklı yetim insanları kalburüstü oldu ne yazık ki.
Evet malum Tramp, Cumhurbaşkanımızı çok iyi ağırladı. Ev araba almaya gelmiş müşteri muamelesi yaptı. Seçimde hileyi iyi bildiğini, 36 yıl hüküm giymiş rahibin bırakılması patavatsızlığını da yaptı ama ne yapalım Cumhurbaşkanı duymazdan geldi. Yoksa canına okurdu yerli ve milli duygularla.
Tramp tam bir pazarlamacı kılığındaydı ve epey mal sattı. Zaten yıllardır mısır başta olmak üzere çok sayıda tarım ürününü ABD veya ABD’li şirketlerden tedarik ediyoruz. Antepfıstığı da gümrüksüz olarak ithal edilen ürünlere dahil oluverdi. Malum fiyatlarını ucuzlatıp, enflasyonu düşürürken Türk çiftçisini batırmak gerekiyor.
Cumhurbaşkanı Gazze’nin zeytinlerine sahip çıktı. Konuşmasının en güzel yerinde Netenyahu’nun gerçek olmayan kitaplarına sadık kaldığını ima ederek; Soykırım, tıpkı Holokost insanların toplu halde imhası için kullanılan insanlık dışı, barbarca bir kavramdır. Oysa bugün Gazze’de insanlar sadece öldürülmüyor, Gazze’de hayvanlar hedef alınarak öldürülüyor; tarım alanları, bahçeler, otlar, asırlık zeytin ağaçları yok ediliyor. Gazze’de sular yok ediliyor, kirletiliyor. Gazze’de binalar, evler, kütüphaneler, hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, tarihi yapılar bilinçli bir şekilde yıkılıyor. Gazze’nin toprağı, insan için de hayvan için de bitki için de işe yaramaz hale getiriliyor dedi. Malum Holokost Hitler’in İkinci Dünya Savaşı sırasında 6 Milyon Yahudi’yi katletmesidir.
Burada asırlık zeytin ağaçlarının yok edilmesini dillendirmesi son derece manidardır. Maden yasası çıktıktan sonra yandaş maden şirketleri yazın ortasında, nakil mevsiminin dışında taşınmaya başladı. 10 defa Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Maden Kanunu bizzat Cumhurbaşkanının talimatlarıyla yeniden meclisten geçirildi. Üç gün öncesi iklim yasasına, karbon salınımının azaltılmasına evet diyen vekiller, karbon salınımında en önemli etken olan fosil yakıtların kullanımına, bunun için zeytinliklerin talan edilmesine de ne yazık ki evet dedi.
2023 yılında yerli ve milli uçaklarla seyahat edecektik. Dev billboardlarda Yerli Uçağımız Göklerde yazısıyla seçim propagandasında kullanılmış milletin gözüne sokulmuştu. Hatta afişlerde uçağın yanında Cumhurbaşkanının resmi de vardı. Tramp’la yapılan görüşmelerde 300 tane uçak alımı için anlaşma yapıldı. Milyarlarca dolar para ödenecek.
Toplantının en çelişkili anlaşması ise sıvı doğalgaz-LNG alım anlaşmasıydı. Dibimizde kardeş ülke Azerbaycan, Türkmenistan, Rusya ve İran varken iki katı fiyatla 20 yıl boyunca LNG alım anlaşması tabiri caizse evlere şenlikti. Ödenecek para mı? 43 milyar dolar. Karadeniz’de memlekete yıllarca yetecek doğalgaz bulunmamış mıydı?