Geçtiğimiz hafta üniversite yerleştirme sonuçları açıklandı. Yüz binlerce gencimiz ve bir o kadar anne baba tercih yapacaklar. Maşallah anne ve babalar gençlerimizden çok daha heyecanlılar. Çocuklarından önce haberi duyunca hemen internete yüklendiler. Üniversiteleri araştırmaya başladır. Tanıdıklara sordular. Aynı zamanda sevinçlerini paylaştılar.
Adaylar tercihlerini, 1 Ağustos itibariyle, ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr adresinden T.C. kimlik numarası ve aday şifresiyle veya ÖSYM Aday İşlemleri Mobil Uygulamasından bireysel olarak yapabilecek. Tercih işlemleri, 13 Ağustos’ta sona erecek.
Yükseköğretim programlarına kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra boş kalan kontenjanlar üniversiteler tarafından YÖK’e bildirilecek. Bu kontenjanlara ÖSYM tarafından merkezî olarak ek yerleştirme yapılacak. Tutmadı diye üzülmeye gerek yok.
Bir süre önce üniversitelerde boş kontenjanlar sürekli artıyordu. Bunu gören iktidar sahipleri taban puan şartını kaldırıverdi ve üniversitelerin dört yıllık fakültelerine eksi puanla girenler bile oldu. Yine de memleketin ihtiyacına ve istihdama uygun olmayan bölümlerin birçoğu boş kalıyor. Başta vakıf üniversiteleri olmak üzere, devlet üniversitelerinin bazı bölümleri, aslında bağıran kontenjan açıklarını görmek istemiyorlar.
Tercihlerden önce, ülkenin önde gelen üniversitelerinden Hacettepe, ODTÜ, İTÜ, Boğaziçi gibi üniversiteler başta olmak üzere, özel üniversitelerin hemen tamamı reklam veriyor. Vakıf üniversiteleri gazetelere tam sayfa ilan veriyor. Bunun yanında, vakıf üniversiteleri baraj puanlarını en alta indiriyorlar. Çoğuna da burs vaat ediyorlar.
Üniversitelere yapılacak kayıtlardan sonra açık kontenjanların bulunması her yıl olduğu gibi mümkün. Bir yere yerleşemeyen adaylar tekrar tercih yapacaklar.
2.351.000 adayın katıldığı, adeta yarıştığı bir sınavın sonunda, fen liseleri ve özel kolejler yine ipi göğüsleyen öğrencilerimizi çıkardı. Önceki yıllara göre üniversite sınavına giren öğrenci sayısında ciddi azalış meydana geldi. Sınava girenlerin neredeyse tamamına yakını tercih hakkı kazandı. Yaklaşık 68 bin aday da sıfır çekti.
Devlet üniversitelerinde ortaya çıkan kontenjan açıklarını, bölge bölge tasnif ederek yorumlamak, ülke gençliğinin önceliklerinin hangi alanlar olduğunu net bir şekilde ortaya çıkarmaktadır. Dolayısıyla mevcut yapılanmaların gözden geçirilmesi ve üniversitelerin yeniden stratejik plan hazırlaması gerekmektedir.
Tercihlerde dikkati çeken önemli noktalardan biri de, imalat ve üretimden ziyade hizmet sektörlerine hitap eden bölümlerin kontenjanlarını doldurmaları ve kontenjanlarını yüksek puandan kapatmalarıdır. Bir yerde gençler, haklı olarak geleceği olan, evrensel anlamda geçerli olan alanlara yönelmektedirler.
Üniversitelerin web sayfalarında bir şeyler aramak mümkün değil. Beni seç diye bağıran reklamlardan geçilmiyor. Sanki küçük dağları onlar yaratmış.
Paralı eğitim konusunda Türkiye Avrupa’nın gerisine düşmeye başladı. Özel üniversite harçları garip bir şekilde Avrupa’daki üniversitelerin çok üzerine çıktı. Anne babalar çocuklarını Avrupa’da okutmanın daha ekonomik olduğunu düşünür hale geldi.