Çanakkale Kahramanları, genelde pek anlatılmaz...

Çanakkale Kahramanları, genelde pek anlatılmaz... Hele esaret hayatı yaşamış olan askerlerimiz pek konuşmazlar... Soru yönelttiğimizde de "düşman geldi vuruştuk, ben esir düştüm ve çok çile çektik, sonra savaş bitti... Döndük" derlerdi... Onlar, dünya telaşesi içinde kendilerini dinleyecek fazla kişi de bulamadılar... Meraklı bazı yazarlar, bu konuda bir şeyler yazdı... Biz de, sağlıklarında, birinci ağızdan bu kahramanların mücadelelerini kaydetmedik, yazmadık... Ama, gayretli yazar ve gazeteciler bu konuda az da olsa bir şeyler yazdı... İşte o yazılanlar günümüzde bize ışık tutmaktadır...
Çanakkale için, 21 Ağustos 1960 tarihi, Çanakkale Şehitleri Abidesi'nin açılış günü. Bu gün basında  şehitlerimiz anlatılır, yer alır... Daha sonra, her 18 Mart törenlerinde Çanakkale 'de bir hareketlilik başlar... Bu törenlere Gazilerimiz de gelmeye başlar... Bu arada, Ulusal Basın da, bu konuyu gündemine taşır...
Bizim, kaynak olarak size sunduğumuz yazı da Cumhuriyet Gazetesi' nden Rahmetli Bülent Dikmener'e aittir... Bülent Dikmener, Çanakkale 'ye gelerek Gazilerimizle görüşür... Onların duygularını dile getirir... 18 Mart 1963 tarihli Cumhuriyet Gazetesi, Kahramanımız Şerif Mehmet' le ilgili haberi yayınlamıştır...
Türk'ün kendisine güvendiğinde, neler  yapabileceğini Gazimiz, o dönem de ne güzel anlatmış...
Aslında, dönem gazeteleri taranarak kim ne yazdıysa hiç değiştirilmeden aynen yayınlansa ve bu işe gönül verenlerin istifadesine sunulsa ne güzel olur... Yarımada'yı aşk derecesinde seven ve anlatan Alan Kılavuzlarına belge sunulmuş olur... Bunu, Türk Tarih Kurumu veya Anadolu Ajansı bir proje kapsamında yapmalıdır, derim... Diğer kuruluşlar mı? Onların "Şehitlik ve Gazilik" gibi bir ruh dünyaları yoktur...Bu bizzat yaptığımız bir tespittir...
 Bülent Dikmener'in yazısında ayrıntılar var... Oradan okuyabilirsiniz...
Gazimiz Şerif Mehmet'in sözlerinde beni en çok etkileyen beyanı ise:
"Biz o zaman harbe, düğüne gider gibi, giderdik. Düşman bizim top tüfeğimize değil, cesaretimize yenildi."
                                     Gazi Şerif Mehmet
Gazimiz, ne güzel söylemiş...
Bir diğer Çanakkale Kahramanı olan Gazi Mustafa Kemal de, işte bu ruh haletiyle vatan savunmasına gelen" Mehmetçik"e komuta ediyordu... Diğer 22 tümen komutanı gibi...
Bu yüzden "Ben size taarruz etmeyi değil, ölmeyi emrediyorum, biz ölene kadar geçecek zaman içinde yerimize başka askerler ve kumandanlar kaim olabilir." diyordu...
 Vatan savunması için ne büyük bir cesaret... Ne büyük bir yürek...
Tabii ki, bunları hissetmek için vatan duygunuz olmalı... Yoksa, bu sözlerin, vatan haini, o kişiler indinde hükmü olmadı, olamazda...
İşte, bize bu duygularla bir vatan bırakan bütün kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum... Onların yarım bıraktıklarını, ne varsa, tamamlayacak vatanseverlerin yetişmesini gönülden istiyorum...
Bu kahramanları unutmamanız dileğiyle...
Onların durakları cennet olsun...
Göz yaşlarımızla...
Dua ile...