Balkan Savaşları sonrası, Balkanlarda Türklere karşı genosit uygulanmıştır.

Balkan Savaşları sonrası, Balkanlarda Türklere karşı genosit uygulanmıştır. Elimizde net veriler yok. Çünkü, çekildiğimiz topraklarda hakim olanlar, yaptıkları zulmün duyulmaması için her türlü tedbiri alarak, bu faciaların duyulmasını önlemiş oldular... İşte, bu dönemde, Balkanlardan binlerce Türk, İstanbul'a, Marmara Bölgesine ve Ege Bölgesine göç etmiştir... Bu dönem bizim için yürek yarasıdır...
1.Dünya Savaşı çıktığında da, bizde daha büyük yankı uyandırdı... Biz, ilk top artışlarının yapıldığı 3 Kasım 1914 tarihinde, ilk şehitlerimizi verdik. Ancak, savaşı çıkartan da, biziz. 29 Ekim 1914 tarihinde  Rus Limanları'nı  bombalayan da bizdik... İşte, savaş başlamadan biz, Ağustos 1914'te seferberlik ilan ettik. 20-45 yaş arasında bulunan herkesi askere aldık... Asker alma işinde, düşman İstanbul' u işgale gelirse Marmara ve Ege Bölgelerimiz işgal edilirse bu, bize en büyük zulüm olacaktı... Bunu Balkanlardan göç ederek gelenler en açık ifadeyle komşularına anlatmışlardı... Burada, iffeti lekelenen kadın ve kızlarımız, kudaktayken havaya atılarak süngülenerek öldürülen Türk Çocukları, esir alınanların işkence ile öldürülmesi, köylerimizin yakılması, hamile olan Türk kadınlarının bebeğinin cinsiyeti üzerine iddiaya girip iddiayı kazanmak için Türk kadınlarının karnının deşilmesi, Türklerin fırınlarda canlı canlı yakılması gibi birçok faciayı anlattılar...  Bunları dinleyenler de, bunların gerçekliğine inanamadılar ve bu kadar da olamaz, gerçek olamaz, bunları insan olan bir kişi yapamaz, diye ifade ediyorlardı...
Halkımız, 1.Dünya Savaşı'na bunları duyarak girmiş oldu...
Aynı zulmün, kendi karısı, kızı, kardeşi ve annesinin başına gelmemesi için bizimkiler de ilk celple birlikte askere yazıldılar ve cepheye koştular...
Çanakkale Savaşları sırasında, ilk önce 9. Tümen ve 19. Tümen hazır olarak bulunuyordu. 25.-26.-27.Alaylar 9. Tümeni oluşturuyordu. Bunlar genelde Batı Anadolu çocuklarından oluşmuş alayladı... Yine 57.- 72.-77. Alaylar da 19. Tümeni oluşturuyordu... Düşmanı ilk karşılayan alaylar da 26. ve 27. Alaylardır...
Çanakkale'nin denizci olarak ilk şehiti Üsteğmen Ömer oğlu Ziya 'dır.. 13 Aralık 1914 tarihinde Mesudiye savaş gemimizin torpillenerek batırılmasıyla şehit düşmüştür...
Daha sonra bombalamalar devam etmiş ve 3-4 Mart gecesi Seddülbahir' e bir çıkartma denemesi yapan İngilizleri önce mermisiyle  mermisi bittikten sonra da eline geçirdiği kürek, kazma gibi siper açma aparatlarıyla düşmanı kıyıya kadar kovalamış ve bu arada yaralanmış olan Bigalı Mehmet Çavuş, canını hiçe sayarak  büyük kahramanlık göstermiştir.
Türk Askeri' ne  Mehmetçik adını kazandıran da işte bu Mehmet Çavuş'tur...
Çanakkale Savaşları bir destandır...
Savaşa, GKB belgelerine göre, bizden 504 000 kişi katılmıştır.. Abartılı rakam 750 000 kişi söylemidir... Gönüllü olanlar, dolaylı olarak savaşa destek veren kişi açısından da bu rakam 650 000 kişi kadardır...
İnsan, bir ömür boyunca en fazla on bin kitap okuyabilmektedir...
Biz, Çanakkale 'de savaşan kişilerin her birinin hayatını bir ciltlik kitap olarak yazmış olsaydık, bu 650 000 cilt kitaptan oluşan dev gibi bir kütüphane oluşturacaktı...
Yani, Çanakkale' yi tam öğrenmek için 65 tane ömre ihtiyaç vardır... Bu yüzden, Çanakkale 'yi öğrenmek için bir ömrü, Çanakkale' ye vermeniz, vakfetmeniz gerekmektedir...
Biz, ömrünü Çanakkale 'ye vakfeden kişilerden birisiyiz... Daha önceleri sayımız azdı. Ancak, zamanla sayımız arttı... İşte bunlardan birisi de, bizim Ömer' dir... Ömer Aslan, Çanakkale Kahramanı Bigalı Mehmet Çavuş 'un hayatını kitaplaştırmış ve bu kitabı da, Alan Başkanlığımız yayınlamıştır... Biz, emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz... Ferdi kahramanlardan başlayarak tüm Çanakkale Aslanlarının hayatını yazacak bir proje başlatılmalı ... Böylece, Çanakkale' de savaşanları dinlemiş kuşakların da varlığı bilindiğini göre, bu kişilerden ve ailelerden alınacak bilgilerle güzel bir arşiv ve kütüphane de oluşmuş olacaktır...
Ömer Aslan Kardeşimiz, bir yolu açmıştır... Bu yoldan gidecek arkadaşlarımızı bekliyoruz...
İnşallah sayıları fazla olur ve Çanakkale Aslanları da unutulmamış olur...
Ömer Kardeşimiz, kitabını şahsım adına imzalayıp getirme nezaketinde bulunması da beni ayrıca mutlu etmiştir... Ömer Kardeşimize zahmetler vermiş olduk... Hakkını helal etsin...
Bizim düsturumuz :
Kim ki, Çanakkale Kahramanları üzerine çalışıyor, emek sarfediyor; onlar da, benim kahramanımdır...
Ömer Aslan'a çok teşekkür ederim... Çalışmalarında başarılar dilerim...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...
Not:Kitabı, Alan Başkanlığından ücretsiz tedarik edebilirsiniz...