Herkes, akran zorbalığı üzerinde duruyor.
Bir de komşu zorbalığı var ki evlere şenlik...
Bir sitede, bir site sakini yüksek tansiyon sonucu felç oluyor. Büyük ve uzun süren tedaviler sonucu komşunun bir tarafı felç oluyor.
Sitenin giriş kapılarına uzakta olan konutu için site yönetimi komşularına bir kolaylık göstermek için o konutun hemen önünden de bir kapı açtırıyor. Böylece komşularının site içindeki evlerine rahat girmesi temin ediliyor. Bu, güzel bir düşünce...
Daha sonra, bitişik komşularına ait ev bir şekilde el değiştiriyor. Bundan sonra da her şey olumsuz olarak gelişiyor.
Her yerde benim de hakkım var. Bu kapıyı ben de kullanacağım, diyor.
Yan komşu, buyur kullan, diyor.
Yeni komşu, bu kapıdan geçerken aynı zamanda, o kapının açılmasına vesile olunan komşunun da kullanma hakkı olan yerden geçmek zorunda. Hasta olan komşu bunu da kabul ediyor;ancak, kapı girişi için toprak olan yer çamur olabiliyor, bu yüzden hasta olan komşu çamurdan korunmak için beton zemin oluşturup evine temiz bir şekilde giriyor.
Yeni komşu, sitenin her yerinde hakkım var ve bu betonu, çamurdan korunma betonunu istemiyorum. Ayrıca, bu kapı da kapansın, istiyor.
Kendisi, çocukların da oynayabileceği bazı tüpleri kendi bölümünde açıkta tutuyor ve risk oluşturabilir, deniliyor ve tedbir alınsın, diye site genel kurulu karar alıyor, yeni komşu bu kararı da dinlemiyor.
Şimdi, site içinde, bütün komşularıyla doğru olmayan isnatlarla mahkeme mahkeme herkesi dolaştırıyor.
Akran zorbalığı var da bir de komşu zorbalığını yaparak yaşayarak görüyoruz...
Bence, yerel yönetimler veya Çevre ve Şehircilik Müdürlükleri, site hayatı nedir? Hane halklarının sorumlulukları, hakları, ödevleri nedir? Bunları öğretecek bir eğitim çalışması da yapılmalı, derim.
Bir de mahkemelerde karar vericilerin hukuk bilgileri dışında, sosyoloji bilimiyle de ilgilenmeleri gerekir, derim. Bu alanda da bilgi edinmeleri şart, derim
.
Yoksa, Adalet sarayları eften püften suç isnatlarıyla dolup taşar... Bunun sonucu olarak da gerçek adalet peşinde koşup adalet arayanlara da süre kalmaz. Adaletin tecellisi başka bahara kalmış olur...
Talebimiz, herkese adalet...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...
