Türk Halkının en büyük besin kaynağı...
Balkan Savaşları sırasında, Balkan Türklüğü'nün ve Askerlerimiz, 1.Dünya Savaşı sırasında da Avrupa ve Çanakkale Cephesi hariç tüm cephelerde yokluğunu çektiğimiz bir gıdamız... Geçen yüzyılın başında çok yokluğunu hissettiğimiz birinci karın doyurma yiyeceğimiz... Günümüzde fiyatı on beş lira olmuş... Daha önce gramajı da düşürülmüştü... Ekmek fiyatı, dört yıl önce iki liraydı...
Köy nüfusumuzun %80 olduğu dönemde geleneksel yöntemle mısır ve buğday üretiyorduk... Herkesin bir çiti vardı... Tüm yiyeceğini oradan karşılıyordu... Yine evinin alt katı damdı... Orada da en az iki sağılır hayvanı olurdu... Halk sadece, gaza, beze, tuza para öderdi...
Sonra, toplumsal değişimimiz başladı... Biz halkı köyde tutmamız gerekirken bunu yapmadık... Köyler boşaldı... Şimdi köy nüfusumuz %7 civarında... Yarım yüz yıl toplumsal göç travması yaşadık... Sonra, dış göçler de başladı... En az on milyonluk bir kitleye de bakar olduk...
Şehirler, mesleksiz milyonlarca kişiyle doldu... Terörün de tesiriyle insanlarımız şehirlere yığıldı...
Tarım ve gıda üretimimiz çok azaldı...
1970'li yıllara kadar tarımda iyi bir üretimimiz vardı ve bu üretimin fazlasını satıp gelir elde ediyorduk... Şimdi de üretiyoruz; ancak , tüketimimiz de "nüfusun bir misli artmasıyla" neredeyse iki misline çıktı...
Üretmeyen, tasarruf yapmayan bir toplum olduk... Şimdi ekmek fiyatının on beş lira olmasıyla temel gıdamıza da ulaşmamız daha da zorlaşacak...
Yıllar önce biz, "Türkiye'de aç mezarı mı var?" diye konuşurduk... Sonra yıllar önce Konya'da, şehre göç eden bir ailenin çocuğu açlıktan ve bakımsızlıktan öldü... Bu da bizim yüreğimizi yaktı...
Şehirlerin, işsiz ve mesleksiz kişilerin işgaline uğradı. Şimdi, yakında bu kişilerin açlıktan ölüm haberlerini de okursak şaşmayalım...
Toplumsal yapımızı güçlendirmek için Siyaset Kurumu her türlü tedbiri almalı... Sayın Devlet Bahçeli, askıda ekmek uygulaması önermişti... Bu fiyatı görünce yerinde bir karar, diye değerlendiririm... Bizim kültürümüzde, ekmek ve katık söylemi vardır... Şimdi, katık değil ekmeği bile zor temin edecek insanlarımız olabilir...
Bu konuda devlet yeterli tedbirleri alabilmeli... Yoksa, bizleri zor günler beklemektedir, derim... Paran olsa da yiyecek temin edemediğimiz günler bizi bekliyor endişesi içindeyiz...
Pazarlardaki fiyatlar da el yakıyor... Gıda enflasyonu aldı başını gidiyor... Gelirlerimizin büyük coğunluğu gıda ve ısınmaya gitmekte...
Halk biraz daha yoksullaşmakta...
Devletin verdiği rakamlara göre, daha önce fert başına düşen milli gelirimiz 12 500 dolar kadarken şimdi 8500 dolara düşmüş durumda... Yani, yaklaşık 4000 dolar fakirleşmişiz...Her ne kadar, milli gelirimiz arttı, söylemi dillendirilse de bunun %80'lik halk kitlesinde bir karşılığının olmadığını da biliyoruz...
Yoksulluk ve açlık sınırı tavanları yükseliyor ama, gelirlerimiz azalıyor...
Devletimiz bu konularda acil tedbirler almalıdır...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
**
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...
