Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü kapsamında düzenlediği panelde, tarih boyunca Türkiye’yi hedef alan karanlık yapıların eğitim kurumları aracılığıyla yürüttüğü sinsi faaliyetler masaya yatırıldı.

Bilim ve İletişim Ofisi tarafından organize edilen panel, eski Rektörlük binasında gerçekleştirildi. Programa Rektör Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, Eğitim Sağlık Bilimsel Araştırma Vakfı (ESBAV) Başkanı Bünyamin Nami Tonka, Muharip Gaziler Derneği Çanakkale Şubesi Başkanı Erol Günaydın, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından açılış konuşmalarıyla başlayan etkinlikte, 15 Temmuz’un arka planı tarihsel bağlamda değerlendirildi.

“Anadolu bir vatan, köprü değil”

Programın moderatörlüğünü üstlenen ESBAV Başkanı Bünyamin Nami Tonka, Türkiye’de eğitim kurumları üzerinden gerçekleştirilen sinsi yapılanmalara dikkat çekti. Osmanlı’dan bu yana yabancı okulların ülkede etkili olmaya çalıştığını belirten Tonka, “Ülkemizde yaşanan bütün olumsuzlukların arkasında ne var? Okulları ele geçirip yetiştirdiği kişilerle devleti ele geçirme sistemi var.  Geçmişte de Amerikan misyoner okulları bunu yapmış ve bizim içimizde de Musevi Robin’in oğlu ülkeyi ele geçirmeye çalışmıştır. Din deyince bizim için akan sular durur ama içinde ne olduğunu bilmiyoruz. Osmanlı döneminde İngiltere casusluğu yapan mollalar, hocalar vardı. Dolayısıyla bizim içimize bu yapıyla çok rahatlıkla girebiliyorlar. Geçmişteki bir örneği yakın dönemde de önce okullaşmalarla yaygınlaşıyorlar. Daha önce Amerika’nın planı Türkleri okutarak yok etme planıydı, günümüzde karşılaştığımız problem ise Türkün parasıyla Türk’ü yok etmek oldu. O da  15 Temmuzda ortaya çıktı.  Tarihin seyrine baktığımızda  işte bunları görüyoruz.  Bu nedenle bilim yuvası olan Üniversitelerimiz halkın bu değerleriyle bütünleşecekler.  O oyunları görecekler ve bunların tepesine binecekler. Şimdi de ‘Anadolu bir köprüdür’ diyorlar. Biz de diyoruz ki Anadolu hiçbir zaman köprü değildir.  Anadolu bir vatandır ve biz kim Anadolu’ya don biçmeye çalışıyorsa onunla mücadele edeceğiz. İşte 15 Temmuz, bizim paramızla yabancı emellere hizmet etmek amacıyla, içimizden devşirilmiş kişiler tarafından ülkemizi köle etmek isteyenlerin nişanesiydi. Bunun hakkından halk geldi, yüreğinde  vatan, din, namus, bayrak, erdem duyguları olan herkes  sokağa çıktı” dedi

 “Yurt dışındaki yapılanmalara dikkat”

Panelde konuşan Muharip Gaziler Derneği Çanakkale Şubesi Başkanı Erol Günaydın, yurt dışındaki FETÖ okulları ve benzeri yapılanmalar hakkında çarpıcı bilgiler paylaştı. Günaydın, “Askerlik dönemimde ve sonrasında kurduğumuz Kırım Derneği ile  Türk Dünyasının çoğu yerini gezdim. Türkiye’nin bu kadar güçlü olduğunu gören diğer devletler sürekli bizimle uğraşmak zorundaydı.  Bunlarla baş edebilmek için ülkemizde de bir çok kuruluş mücadele ediyor. Yunus Emre gibi, TİKA gibi, Yurt dışı faaliyet başkanlığı gibi kurumlar, yurt dışında ülkemizi temsil eden kuruluşlar. Bu kurumlarımızın faaliyetlerini vatandaşlarımız bilse şaşırırlar.  Çünkü Türkiye, yaptığı çalışmalar ve yürüttüğü yurtdışı çalışmalarıyla dev bir devlet. Türkiye’nin bu kurumlarla yürüttüğü çalışmalarla işlenen milli bilinç sayesinde bu kalkışmanın bize çok fazla dokunabileceğini zannetmiyorum. Benim en çok gittiğim yerlerden biri olan Kırım’da gittiğim bir camide üç  farklı imamın üç farklı grup halinde namaz kıldırdığını gördüm. Sorduğumda bir imamın Türkiye’den geldiğini, biri Fetö’nün imamı,  bir de vahabilerin imamı vardı. Ben de burada namaz kılmanın bir anlamı yok diyerek başka bir yerde namaz kıldım.  Zayıf ve muhtaç olan ülkelere Fetögibi  kuruluşlar hemen yerleşmeye çalışıyor. Sık gittiğimiz yerlerden biri olan Romanya’da da okulları bulunuyor. Ülkemiz baskılarla bazı okulları kapattırsa da bazıları hala faaliyet gösteriyor.  O okullar için köyleri dolaşarak durumu olmayan çocukları okula kabul getiriyorlar ve orada eğitiyorlar  ” dedi.

 “Papaz bahçelerinde imam yetiştiriyorlar”

Dernek yönetim kurulu üyesi Ahmet Çetin ise Kıbrıs’ta görev yaptığı dönemde tanık olduğu faaliyetleri anlatarak, “Yunanların papaz bahçelerinde Türk görünümlü ama Türk olmayan imamlar yetiştirdiğini öğrendik. Bu kişiler Anadolu’ya gönderilerek halkın inanç değerleri istismar edildi” ifadelerini kullandı.

Panel, katılımcıların sorularının cevaplanmasının ardından sona erdi.


Hasan Sami Er