Çanakkale’nin birçok sosyal faaliyete ismi geçen, Çanakkale Barosunda başarılı çalışmalar yapan Avukat İkbal Aytaç ‘Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Suçlarında Failin Kastının Belirlenmesi’ kitabında uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarında failin kastının belirlenmesi konusunda sorunların devam ettiğini vurgulayarak dikkat edilmesi gereken kriterleri açıkladı.
Çanakkale’nin birçok sosyal faaliyete ismi geçen, Çanakkale Barosunda başarılı çalışmalar yapan Avukat İkbal Aytaç’ın ‘Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Suçlarında Failin Kastının Belirlenmesi’ kitabı yargı çalışmaları yürüten akademik çevre olmak üzere büyün kitapseverlerin beğenisini aldı.
Yayınlandığı haftalardan bu yana satışında ivme kazanan kitap hakkında bilgi veren, kitabın ne konuları işlediğini ve neden yazdığını anlatan Avukat Aytaç, Seçkin Yayınevi’nden çıkarak kitapseverlerle buluşan, hukuk çalışmalarında yararlanmak isteyenlerin beğenisine sunulan kitabını değerlendirdi.
“FAİLİN KASTININ BELİRLENMESİ NOKTASINDA SORUNLARIN DEVAM EDİYOR”
Aytaç, “Kitabın ana konusunu uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarında failin kastının belirlenmesi hususu oluşturmaktadır. Bu konuda ortaya çıkan bu sorunların aydınlatılması ve failin kastının belirlenmesine yönelik dikkat edilmesi gereken kriterlerin neler olduğu açığa çıkarmaktadır. Uygulamada uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarında failin kastının belirlenmesi açısından farklı yorumlar yapılmış, doktrinde bu konuda görüşler ortaya koyulmuş ve Yargıtay Ceza Daireleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından bu hususta birtakım kriterler belirlenmiştir. Ancak bütünleyici ve kesin olarak görülen bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle bu suç türü bakımından failin kastının belirlenmesi noktasında sorunların devam ettiği söylenebilir. Uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarının her birini, suçu oluşturan fiiller bakımından da bir fiili diğer fiiller ile karşılaştırarak Yargıtay’ın bu konuda belirlemiş olduğu kriterleri ve yine bu konuda vermiş olduğunu kararları inceleyerek failin kastının belirlenmesi hususunda rol oynayan hususları bu kitap ile izah etmiş bulunmaktayım’’ şeklinde konuştu.
Kitabın arka tanıtım yazısında ise şu yazı yer alıyor:
‘’Uyuşturucu veya uyarıcı maddelere karşı, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bir mücadele yürütülmeye çalışılmaktadır. Bu bağlamda ülkemiz uluslararası alanda imzalanan birçok sözleşmenin tarafı olmuş ve iç hukukunu imzalanan bu sözleşmelerle uyumlu hale getirmek için yasalarda gerekli değişiklikleri yapmıştır. İç hukukumuzda bu konuda temel olarak görülen üç düzenleme bulunmaktadır. Bunlar; 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun,3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'dur. Kanun koyucu tarafından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 188, 190 ve 191. maddelerinde, uyuşturucu ve uyarıcı madde suçlarına ve bu suçlar için öngörülen cezalara yer verilmiş; 189. maddesinde tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması ve 192. maddesinde uyuşturucu ve uyarıcı madde suçlarında etkin pişmanlık hâlleri düzenlenmiştir. Bu çalışmada uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin tanımları yapılarak, türleri anlatılmış, dünyadaki ve ülkemizdeki tarihsel süreçlerinden, konuya ilişkin uluslararası sözleşmelerden ve uluslararası kuruluşlardan bahsedilmiş, sonrasında Türk Ceza Kanunu'nun 188,190 ve 191. maddelerinde yer alan uyuşturucu veya uyarıcı madde suçları anlatılmıştır. Son olarak uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarında failin kastının belirlenmesi açısından suç türleri ayrı ayrı ve karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır. Bahse konu suçlarda failin kastının ortaya koyulması bakımından doktrindeki görüşler ile yetinilmeyip Yargıtay kararları incelenerek failin kastının belirlenmesine yönelik hususlar açıklanmaya çalışılmıştır.”
Muzaffer Cirtel