Türk Tarihi'nde son iki yüz yılda gördüğümüz en büyük facialar...

Türk Tarihi'nde son iki yüz yılda gördüğümüz en büyük facialar...
 Mora'da Türk Katliamı, 1821 yılı ve Yunanistan 'nın kurulmasıyla bitti... Türk'e genosid uygulandı...
1864 yılı Kafkas katliamı ve büyük sürgün...
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı... Bir buçuk milyon kilometrekare  toprak kaybettik... Balkanlardan Türk'ün kökünün kazınması için sondan bir önceki yıkım oldu...
1912-1913 Balkan Savaşları...
Edirne'ye kadar tüm Balkanları kaybettik... Büyük bir yıkım yaşadık... Türk'ün kökünün kazınması için yapılan katliamlara cevap veremedik... Balkanlardaki çığlığı da duyamadık...
Sonra büyük facia!
Birinci Dünya Savaşı... 1914-1918, Cepheden cepheye koştuk... Ülkemizi büyük bir yıkıma götürdük. Dokuz cephede savaştık... Anadolu' nun  yağız yiğit delikanlılarını Galiçya'da dondurucu soğuklarda, kendi toprağımız olan Yemen, Filistin  Cepheleri'nde ise kavurucu sıcaklıklarda kaybettik... Arap
 ihaneti yaşadık...
Sonra kurtuluş Savaşı... Neredeyse beş yıllık bir süreç
30-10-1918, - 24-07-1923
Mondros ve Lozan
Antlaşması arası geçen süre... Batı Anadolu yandı, yıkıldı...
Nihayet Cumhuriyet dönemi başladı...
1939 Erzincan depremi...
Varto ve Gediz depremleri...
Van, Elazığ depremleri...
Bu depremlerin dışında ; Bulgaristan'da ve  Bosna'da yaşadığımız katliamlar...
Sonra, yine depremler...
Bunların en büyüğü 1999 Körfez depremi... Körfez depreminden dersler çıkartmalıydık ki şimdi de yüreklerimizi yakan Kahramanmaraş depremlerini yaşadık...
On ilimizde büyük bir yıkım...
Bu da geçer Ya Hu! Diyebiliriz!
Ama,
ihmallerimizi,
yetersizliklerimizi,
iş bilmezliğimizi, çekememezliğimizi, çapsızlığımızı,
hodgamlığımızı,
kibirliliğimizi,
rol çalma ve algı oluşturma kurnazlığımızı da sorgulamamız gerek...
 Deprem için "Meclis Araştırma Komisyonu" kurarak her şeyi inceleyerek gerekli tedbirleri almış olalım, derim...
Muhalefete yarar diye olumsuzlukları örtbas etme durumu da yayıncılık açısından yanlıştır... Basın, tüm çıplaklığıyla her şeyi yayınlamalı... Kamuoyu doğru bilgi almalı... Bu konularda
doğru bilgiler veren, gayret gösteren, milletimizi sürekli yardımlaşma duygusu yönünden  hazır kuvvet haline getiren Haluk Levent, Oğuzhan Uğur, Recep Canpolat, Erlik, Veryansın TV, Haber Türk Tv'den Mehmet Akif Ersoy gibi basın mensuplarıyla sosyal medya fenomenlerine teşekkür ederim...
En kıvanç duyduğum konu ise, Türk Halkının en üst seviyeden sokaktaki vatandaşına kadar yardımlaşma duygusunun  mükemmelliğine şahit olmaktır...
Bu konuda Türk'ün yardımlaşma duygusuna hayran olmamak mümkün değildir...
Yine, başta Türk Devletleri olmak üzere yardıma gelen tüm ülkelere de çok teşekkür ederim...
Hâlâ yardım bekleyen depremzedelere  destek verme gayretinden, bir an bile imtina etmeden çalışmalıyız...
Sonra, nerede yanlış yaptık, değerlendirmesini yapıp gerekenleri yapmalıyız...
Şimdilik çıkarttığımız sonuç, Asker ve Sivil Toplum Kuruluşları olmadan başarılı bir kurtarma çalışmasının olmayacağını test ederek görmüş olmamızdır... Şimdilik ağır tenkit yapmayalım;ancak, tüm verileri gördükten sonra da tenkitlerimizi en acımasız bir şekilde yapalım...
******
Kayıplarımız da yüreğimizi yakmaktadır...
Tanıdıklarımız, dostlarımız  da bu faciada aramızdan ayrıldı...
Tüm kayıplarımız için Allah 'tan rahmet diliyorum...
Yaralılarımıza şifalar diliyorum...
Geride kalanlara da baş sağlığı ve sabırlar diliyorum...
Acılarını paylaşırım...
**** *
Son sözümüz!
Türk Milleti'nin başı sağ olsun!