Bugün Çanakkele Gazisi Hüseyin Akdoğan'ın savaş anılarını sizlerle paylaşmak isterim. Özellikle dikkatli okumanızı isterim. O günlerde neler yaşadığını bu anılarda daha iyi anlamış oluruz…

Bugün Çanakkele Gazisi Hüseyin Akdoğan'ın savaş anılarını sizlerle paylaşmak isterim. Özellikle dikkatli okumanızı isterim. O günlerde neler yaşadığını bu anılarda daha iyi anlamış oluruz…

“Kerevizdere savaşlarındaydık, yine sıcak bir süngü hücumu için iki tabur ayrıldı. Biz o gün siperde avcı olarak kalacaktık. Nihayet bölükler saf saf dizildiler erat siperlerin gerisinde ikili uzun uzun saflar teşekkül etti. Takım komutanları takımlarının başına geçti. Bölük komutanları da kılıçlarını çektiler, en önde tabur komutanları vardı. Biraz sonra süngüler takıldı, bombalar hazırlandı. Hava kararmaya başlıyordu. Güneşin son ışıkları ufuktaydı. Taburlar siperlerden fırladılar, süngüler akşam güneşinde yanıp sönmeye başladı. Ben siperde bir şeye şaştım oğul! Fransız anında gemi topları, kara topları, makineli tüfekleri ile sık saflar halinde giden askerimize ateş açtılar. Ortalık bir anda cehenneme döndü her yer kıpkızıl alev kesilmişti. Kurşun yağmur gibi yağıyordu, ateş yalımları sağda solda etrafı yakıyordu. İşte böyle bir ateş altında baktım ki asker hiç aldırmadan koşuyordu. Dikkat ettim biraz sonra bir uğultu duyulmaya başladı. Bu “Allah Allah” nidalarının çukur ve tümseklerin arkasında bir arı kovanı gibi 83 tepesinin etekleri uğulduyordu. Bu uğultuyu hiçbir zaman unutamam. Biraz sonra bu uğultu azaldı, parlayan süngüler gözde kayboldu, neferlerimiz tepenin eteklerinden kaybolup gitmişlerdi. Allah bilir belki de Seddülbahir Köyü’ne ulaşmışlardı fakat sabah doğru anlaşıldı ki ağır çaplı topların bombardımanı ile geriye püskürtülmüşler ve ön hattan düşman siperlerinin bir kısmı ele geçirmişlerdi. Oğul! İşte o alev ateş yalımları arasında askerimizin o ilerleyişini ve uğultuyu hiçbir zaman unutamam.”
(Gazi Hüseyin Akdoğan Çanakkale Muharebelerine katıldı. Birliği 7. Tümen 21. Alay’dır. Önce Kerevizdere bölgesindeki savaşlara katıldı, ardından Anafartalar’da, Damakçılık Bayırında şiddetli hücumlara katıldı. Bu hücumlar sırasında şarapnel parçası ile sağ kolundan yara aldı. Gazi Akdoğan Çanakkale Savaşlarının ardından Yemen - Hicaz Cephesi’ne gitti. Oradaki muharebelere katıldı. Bu cephede İngilizlerin kışkırtmasıyla, Araplar kendilerini koruyan Osmanlı kuvvetlerine karşı ayaklanınca birçok Türk askeri esir düştü. İşte bu gazimiz de esir düşmüş ve 3 yıl boyunca İngilizlerin esaretinde kalmıştır. Kalan ömrünü Büyük Anafartalar Köyünde geçiren gazi, 85 yaşında hayata gözlerini yummuştu. Mezarı Büyük Anafartalar Köyündedir. Gazinin komutanı Yarbay Ziya Bey de bu köyde yatmaktadır.)
Ruhu Şad, Mekanı Cennet Olsun...