Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Başkanı Selçuk Semizoğlu, Çanakkale için başarısız bir 10 yıl geçtiği hatırlatarak, “2023 hedeflerinde yüksek öğretimin kalitesinin yükseltilmesi var diye TOBB ETÜ’nün 2 Fakültesinin Çanakkale’ye getirilmesi için tüm yükümlülükleri üstlenerek dönemin Bakanı şahitliğinde bu binada protokol imzaladık, taahhütte bulunduk.  Yani 10 yıl çok kısa geçiyor ve bana göre başarısızlıklarla dolu bir 10 yıl ama kimin başarısı kimin başarısızlığı, bu geçmişten ders alalım ki gelecekte de böyle davranmayalım. Bunun için bunları tekrar anlatmak istiyorum.” dedi.

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın 2023 yılı Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı ÇTSO Kongre ve Fuar Merkezi’nde gerçekleşti. Toplantının açılış konuşmasını ÇTSO Meclis Başkanı Osman Okyay yaptı. Okyay, bu yıl yapılan seçimlerden sonra yeni göreve getirilen ekonomi yönetiminin aldığı kararları değerlendirdi. Peş peşe faizlerin artışı ile sıklaştırma adımlarının atıldığını hatırlatan Okyay, bitmek üzere olan 2023 yılının genel bir değerlendirmesi yaptı. Okyay, “2023, Türkiye için iniş çıkışlarla dolu bir yıl oldu. Yıla, Cumhuriyetin 100. Yaşını kutlayacak olmanın heyecanıyla başladık. Ama hemen yılın ikinci ayında yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle büyük acıyla sarsıldık. İnsanlarımızı kaybettik, yuvalar yıkıldı. İnsanlar evsiz, işsiz kaldı. Pek çok kişi yaşadığı şehirden ayrılarak, yakın ya da uzak başka yerleşim yerlerine taşındı. Tüm Türkiye tek yürek olarak bu yaraları sarmaya ve depremzedelere acılarını unutturmaya koştu. Tabii böyle büyük bir afet karşısında ortaya çıkan derin tablonun izleri, birkaç ayda silinecek cinsten değil. Dolayısıyla bölgeyi, insanlarımızı, oradaki acıları unutmadan, her daim hafızamızda canlı tutarak, hep birlikte bölgeyi kalkındırmak için çalışmak zorundayız.

Öte yandan bu yıl Türkiye önemli bir seçim süreci de yaşadı. Mayıs ayında Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimleri yapıldı. Seçim öncesi ve seçim sonrasına ilişkin pek çok beklenti vardı ortalıkta. Ancak seçim sonrası en önemli gerçekleşme, yeni bir ekonomi yönetiminin iş başına gelmesi oldu. Bu alanda deneyimli bir isim olan Mehmet Şimşek’in yönetiminde, yeni bir ekonomi kadrosu ile birlikte Türkiye’nin ekonomi yönetiminde önemli bir dönemeç yaşandı.

Bildiğiniz gibi Mehmet Şimşek ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın yeni Başkanı Hafize Gaye Erkan, enflasyonla mücadele yolunu seçti. TCMB, 750 baz puan faiz artışı kararı alınan Ağustos toplantısıyla beraber sıkılaşmada agresif adımlar atmaya başladı, Eylül ve Ekim aylarında da politika faizini 500’er baz puan artırdı. Kasım ayında da piyasa beklentilerinin üzerindeki 500 baz puanlık bir artışla politika faizi yüzde 40 seviyesine çıkarıldı. Bu yeni politikanın getireceklerini götüreceklerini şimdi hep beraber yaşayıp göreceğiz…

TARIMDAKİ BÜYÜK AZ

Üst üste 13 çeyrektir Türkiye’nin büyüdüğünü belirten Başkan Okyay, tarım büyümesinin az olmasını düşündürücü bularak şu değerlendirmede bulundu; “Geçtiğimiz günlerde üçüncü çeyrek büyüme verisi açıklandı. Türkiye ekonomisi, bu çeyrek dönemde beklentilerin üzerinde yüzde 5,9 büyüme kaydetti. Bu veri, ekonomimizin, Kovid-19 salgını tedbirlerinin uygulandığı 2020 yılının ikinci çeyreğinden sonra üst üste 13 çeyrektir büyümekte olduğunu gösteriyor.

Sektörel olarak bakıldığında, yılın üçüncü çeyreğinde inşaat ve sanayinin büyüme performansında öne çıktığı görüldü. İnşaat dahil hizmetler sektörü yüzde 5,2 oranında, sanayi sektörü ise yüzde 5,7 oranında büyümüş durumda. Sanayi açısından bu tablo bir önceki çeyrekle karşılaştırıldığında biraz daha iyi. Ancak tarım sektörünün sadece yüzde 0.3 büyümüş olması, bu sektörün geleceği ve insanların gıda ihtiyacının karşılanması açısından bakıldığında düşündürücü…

Genel itibarıyla çeyreklik büyüme oranlarına baktığımız zaman, aslında son dönemde ekonomide sert bir yavaşlama olduğunu söylemek mümkün. Milli gelir 3. çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,3 oranında, aslında oldukça sınırlı bir büyüme sergilemiş durumda… Bu veriler ışığında 2023 yılını yine de ortalama yüzde 4,5 oranında büyümeyle kapatacağız gibi görünüyor. Kendi ekonomik dinamiklerimiz bir yana dünya ekonomisinin olumsuz etkilerini de yaşıyoruz maalesef. Dünya ekonomisi resesyonda mı, resesyona girer mi tartışmalarının sonu gelmiyor. Şimdi Orta Doğu'daki savaşın genişlemesinin dünya ekonomisini resesyona sokabileceğine dair görüşler var.

Biraz daha yakına, Türkiye ekonomisi ve ihracatımız için çok önemli olan Euro Bölgesi’ne bakacak olursak tam bir durgunluk yaşanıyor. Büyüme sıfır civarında. Dördüncü çeyrekte de küçülme bekleniyor. Avrupa'da derin yapısal sorunlar var ve bunlar devam edecek. 2024'ün çok zor geçeceği kesin gibi... Bunun da Türkiye ekonomisi üzerinde mutlaka etkileri olacaktır.

Ben şahsen ekonomik dengelerin yerli yerine oturtulması adına büyümeden bir nebze feragat edilebileceği kanısındayım. Çünkü bugünkü gündemde bizim en önemli meselemiz, enflasyonu kontrol altına almak… Bunun için de maalesef talebi bir miktar kısmak şart!

 

Bu noktada Merkez Bankası öngörüsü, yıllık enflasyonun 2024 Mayıs ayında yüzde 70'in biraz üzerinde zirve yaptıktan sonra yıl sonunda yüzde 36'ya gerilemesi. Yeni ekonomi yönetimimiz inşallah attıkları adımlarda başarılı olurlar ve ülkemizin bu kronik sorununa bir çözüm getirebilirler.

EZİNE PEYNİRİ AB TESCİLLİ

Çanakkalemizin kent gündeminde öne çıkan birkaç gelişmeyi de burada anmadan geçmek istemem. İlk olarak, Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikaların faaliyete geçtiğini büyük mutlulukla öğrenmiş bulunuyoruz. Sütten peynire, balıktan ete kadar pek çok kategoride üretim gerçekleştirilecek OSB, tam olarak faaliyete geçtiğinde yaklaşık 8 bin kişi için istihdam kapısı olacak. Önümüzdeki yıl yeni fabrikaların da devreye girmesiyle bu hedefe hızla ulaşılacağını umuyorum. Ezine’ye ikinci güzel haber de Avrupa Birliğinden geldi. Ezine Peyniri artık AB Coğrafi İşareti sahibi. Böylece Çanakkalemizde bu işareti alan ürün sayısı da ikiye yükselmiş oldu. Bu başarıyla birlikte Ezine peynirini tüm Avrupa tanıyacak ve peynir ihracatımız da günden güne artacak. Hemen hemen her ay bu kürsüde Çanakkale’nin kuraklık sorununu gündeme taşımaya gayret ediyorum. Bugünlerde daha güzel haberler almaya başladık. Kentimizde kurak geçen yaz sezonunun ardından, son haftalarda yağan yağmurlar barajlarımıza da bize de rahat bir nefes aldırdı. Barajdaki doluluk oranı artmaya devam ederken, kentimizin, ülkemizin ve tabii ki gezegenimizin sağlığı açısından hem vatandaş hem de sanayiciler olarak su tüketimine her zaman büyük hassasiyet göstermeye devam etmemiz gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum.”

EKONOMİDE HEDEFLER TUTMADI

Meclis başkanı konuşmasının ardından ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu’yu kürsüye davet etti. “Çok ağır yükler ve sorumluluklar yüklediğimiz 2023 yılını geride bırakmamıza sayılı günler kaldı.” diyerek yılın bitmek üzere olduğunu hatırlatan Başkan Semizoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılında ekonomik hedeflerin tutuşturulmadığını hatırlattı. Semizoğlu, ““Zaman su gibi geçiyor. 2012 yılında Hükümetimiz, Cumhuriyetimizin 100. Yılı olan 2023 için ekonomik, siyasi ve altyapı hedeflerinin olduğu 100'e yakın madde açıklamıştı. En iddialı olanları ise yıllık gayrisafi yurtiçi hasılayı (GSYH) 2 trilyon dolara çıkararak dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasına girmek, kişi başına düşen milli geliri 20 bin doların üzerine çıkarmak ve 500 milyar dolarlık ihracat yapmak idi.

Daha sonra yarı yarıya bir düşüş ile;  11. Kalkınma Planı’nda  GSYH 2023 hedefi 1.1 trilyon dolar, kişi başına milli gelir hedefi  12.484 dolara düşürüldü. Bu yıl açıklanan Orta Vadeli Program ( OVP)  ile de  2023’te kişi başına milli gelir hedefi 10.703 dolara kadar indirildi. Aynı şekilde 500 milyar dolar hedeflenen ihracatın da OVP’de 242 milyar dolara düşürüldüğünü gördük.  İşsizlik ve enflasyon hedefleri de aynı şekilde keskin sapmalar gösterdi.

Tarihe iz düşmek ve kurumsal hafızamızı tazelemek adına birkaç örnek daha vermek istiyorum. 2023 için biz ne yaptık?  Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak biz de  Çanakkalemizin gelişimi için Ülkemizin 2023 hedeflerine paralel şekilde yerelde çok önemli projelere çalıştık.  Laf üretmedik, icraat yapmayı tercih ettik.

2023 hedeflerinde;  15 bin olan yat bağlama kapasitemizin 2023’e kadar 50 bine çıkarılması, toplamda marina sayısının 100’e yükseltilmesi var diye yat limanı projesi hazırladık.

Ülkemizin 2023 hedeflerinde kruvaziyer limanların arttırılması da olduğu için; Temmuz 2012’de Çanakkale Kruvaziyer İskele için İTÜ’ye Fizibilite Raporu hazırlattık

BAŞARISIZ 10 YIL GEÇTİ

2023 hedeflerinde yüksek öğretimin kalitesinin yükseltilmesi var diye TOBB ETÜ’nün 2 Fakültesinin Çanakkale’ye getirilmesi için tüm yükümlülükleri üstlenerek dönemin Bakanı şahitliğinde bu binada protokol imzaladık, taahhütte bulunduk.  Yani 10 yıl çok kısa geçiyor ve bana göre başarısızlıklarla dolu bir 10 yıl ama kimin başarısı kimin başarısızlığı, bu geçmişten ders alalım ki gelecekte de böyle davranmayalım. Bunun için bunları tekrar anlatmak istiyorum.

2023 hedeflerinde her kente ARGE Merkezi var diye, Teknopark’ın o günkü şartlarda yapılamayan ve yapım süresi geçmek üzere olan  ilk hizmet binasının inşaatını Oda olarak biz üstlendik ve ÇTSO ARGE olarak 06 Haziran 2013 tarihinde açılışını gerçekleştirdik. Açılış davetiyesi de masamda var. Şu anda Ticaret ve Sanayi Odası’nın tabelası da oradan inmiş vaziyette. Ama ilk binasını biz yaptık diye hatırlatmak istedim.

“ÇTSO Bölgenin İş ve Yatırım Ortamını Geliştiriyor” Projemiz  kapsamında  19 Ekim 2015 tarihinde Odamızda Çanakkale 2023 Fuar Vizyon Çalıştayı düzenledik. Yerel tüm aktörleri davet ettik ve tereddütsüz olarak buna ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. O dönemin fizibilite çalışması için diye TÜYAP ile görüştük. Hemen Odamızın yanındaki 15 bin metrekare araziyi OSB’den talep ettik. O günkü parası 14 milyon fizibilite maliyeti çıktı. Bunu da üstlenmiştik ama arsayı tahsis istedik vermediler. Satın dedik satmadılar. Çanakkale çok güzel bir fuar ve kongre merkezinden mahrum edilmiş oldu.

500 milyar dolar ihracat hedefini üretmeden yakalamak mümkün olmadığı için Ezine Gıda İhtisas OSB Projemizi hazırladık ve sunduk. Çok şükür ki hayata geçti. Emeği geçenlere bu vesile ile tekrar teşekkür ediyorum.” dedi.

SİYASİNİN ŞEHRİ SEVMESİ LAZIM

Yatırımların ve projelerin hayata geçmesi için her kesimin harekete geçmesi gerektiğini de belirten Semizoğlu, burada bürokrasinin ve siyasetin önemli rol oynadığını vurgulayarak şu değerlendirmelerde bulundu, “2023 bir milat olarak sunulmuştu. Yukarıdaki örneklerin değerlendirmesini sizlere bırakıyorum. Hepsi için somut adımlarımızı atmış, üzerimize düşeni fazlasıyla yapmıştık. Hayata geçirilemeyenler için bir kasıt olduğunu kesinlikle düşünmüyorum ama bir bütün olmak lazım. Bir sac ayağı ise 3 ayakta ayağın bir tanesi olmadığı zaman o sac ayakta durmaz. Dolayısıyla bunu şehir olarak istemek lazım. Bürokratın şehre uyması lazım. Siyasinin şehri sevmesi, hizmet etme isteği olması lazım. Projelerimizin birçoğunda bunlardan bir tanesi, iki tanesi eksikti demek ki başaramadık. Ama bundan ders alıp önümüze bakacağız. Çanakkale çok şanslı bir yerde, Osman Başkanım Avrupa’daki az büyümeden hatta küçülmeden bahsediyor. Çok doğru. Ama Avrupa’nın en büyük kamu yatırımı İlimize yapıldı.

1915 Çanakkale Köprüsü, Dünya’daki ve Ülkedeki yavaşlamaya rağmen Çanakkale’yi yine bir yerde tutmayı başarıyor. Yani yatırım çeken bir iliz. Nüfus alan bir iliz, kaliteli göç alan bir iliz. Bunlar bizim avantajlarımız. Kesinlikle enseyi karartmayacağız ama seçilmişlerimize ve bürokratlarımıza karşı biraz daha ısrarlı olacağız. Olmamız gerektiğini düşünüyorum.

Önümüzde Türkiye Yüzyılı diye adlandırılan yeni bir dönem var. Aynı filmleri yeniden görmek istemiyorsak bunları konuşacağız, korkmadan eleştireceğiz, ama üç beş kişi aramızda konuşmayacağız,  buradan konuşacağız arkadaşlar.  Ferdi Bey geçen gün Meclis Whatsapp grubundan güzel bir yazı paylaştı. Aslında yarama el bastı, çok teşekkür ediyorum kendisine. “STK’lar sorunların çözümünde kamuoyu yaratmada ne kadar başarılı” diye bir başlık vardı ve ayrıca liyakat konusuna dikkat çekiyordu. Benim hemen her toplantıda dile getirdiğim, yaralarımıza parmak basan bir yazıydı. Doğruya doğru, yanlışa yanlış demeliyiz,  bize verilen temsil görevlerini en iyi şekilde yerine getirmeliyiz arkadaşlar. Meclis toplantılarımızın daha katılımcı daha verimli olması gerektiğini her ay söylüyorum. Biz burada konuşursak bir şeyler harekete geçer. Konuşmazsak tacir, tüccar da bir şey istemiyor denilir. Bakın 10 yılı konuştuk. 10 yılda neleri yaptık, neleri yapamadık?

BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI AÇIKLANDIKTAN SONRA İŞ İŞTEN GEÇMİŞ OLACAK

Önümüzde Mahalli Seçimler var, Belediye Başkan adayları gelecek,  bu kürsüde kendilerine söz vereceğiz. Kendilerinden ne talep edelim diye bir çalışma başlattık ama hiçbir Meclis Üyemizden geri dönüş alamadık. Çanakkale için ben, yeni seçilecek Belediye Başkan adayından şöyle bir taahhüt istiyorum. Bugün yine gündemimize koyduk. Adaylar açıklandıktan sonra iş işten geçmiş olacak arkadaşlar. Adaylar açıklandıktan sonra bizim söyleyeceklerimizi o arkadaşlarımızın slogan haline getirmesi lazım. Onun için önce bizim istememiz lazım. “Şehre otopark istiyorum”, “şehirde trafik sıkışıklığından yıldım”, “master planı istiyorum” gibi benzer talepler. Burası Karadeniz değil. Dağ bitip deniz başlamıyor. Müteahhit arkadaşlarımla konuşuyorum daire fiyatları malum, kiralar malum. “Bu kadar arazi bolluğunda %40-%50 kat karşılığı neden oluyor? Neden yeni yerleşim alanları açılmıyor?” gibi. Herkes kendi sektöründe de bunları söyleyebilir. Bunu özellikle rica ediyorum.

TOBB Meclis Üyeleri Bilgilendirme Seminerleri başladı. Ersin Vural Bey’den başka bir üyemizden dönüş olmadı. Biz Yönetim Kurulu olarak gideceğiz. Kayıtlar da hızla dolduğu için 10-11 Şubat 2024 tarihlerine biz tüm Meclisi kayıt yaptırdık. Sizden ricam gelemeyecek olanların bir hafta içinde arkadaşlarımıza kesin olarak bildirmeleri. Biz de TOBB’a bildirelim ki başka illerin haklarına girmeyelim.

Biz Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak İlimiz için, Ülkemiz için, gelecek nesillere örnek olmak için çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz. Bizim kadar şeffaf, bizim kadar paylaşımcı bir kurum yok denilecek kadar az maalesef. İlimizi tanıtmaya uğraşıyoruz, sebzemizden meyvemize ürettiklerimizden birçok şeyle gurur kaynağıyız.

Mesela maden şirketleri, biz bu konuda bilirkişi değiliz. Adam altın, gümüş çıkaracak A şirketi. Türkiye’de bu şirketi gelmiş Ticaret Sicili’nde kurmuş. Türk Ticaret Kanunu’na tabi. Biri çıkıyor bu çok zararlı, diğeri çıkıyor bu katliam diyor. Bizi ilgilendirmez devlet büyükleri buna izin vermiş mi? Vermiş. Suçlu aramıyorum da bana göre kabahatli maden şirketleri. Bayramdan bayrama özel günlerde kamuoyu oluşturmak adına yerel gazetelere veya sosyal medyada reklam vereceğinize inin tabana halka, yatırımcıya zamanında açıklama yapın. Ruhsat almadan önce açıklama yapın ki insanlar da bilgilensin. Bilgisiz insan her şeyi söyler. O anki yorumuna göre ben buna karşıyım, ben buna karşı değilim gibi ama somut bir dayanağınız olursa gerçekten bilgilendirin. Biz Ticaret ve Sanayi Odası olarak tanıtmaya çalıştığımız ürünlerimizi veya turizmini geliştirmeye çalıştığımız ilimizi bir bakıyorsunuz bir siyasi grup biz madene karşıyız, maden varsa şu da yok, Bayramiç beyazı da yok, boğazı da yok, denizi de yok, yani ne münasebet? Kim hatalı, kim hatasız? Biz şehrimizi tanıtmak için, ticaretini geliştirmek için, turizmini geliştirmek için uğraşıp çalışacağız, siz bir görüşten dolayı haklı mısınız, haksız mısınız onu da bilmiyoruz. Ama suçlu yine o şirketler. 8-10 tane yerel basına ilan vererek bu iş olmaz. STK’ları da, bölgelerdeki kahvehaneleri de gezip halkı bilgilendirsinler. Bana neden dokunuyor? Çünkü benim yapmaya çalıştığımı öbür taraf bozmaya çalışıyor.

Ezine Peynirimiz ikinci Avrupa Coğrafi İşaret Belgesi’ni almaya hak kazandı. Süreç 2007 yılında başlıyor arkadaşlar. Önce Türkiye’de tescillenen Ezine Peynirimiz, 07 Aralık 2023 tarihi itibariyle Avrupa Birliği’nde de tescillendi ve AB’den coğrafi işaret alan ilk Türk Peyniri olarak tarihe geçti. AB Süreci için ilk başvuru 2021 Ağustos ayında yapıldı. Bu süreçte Ezine Peynirciler Derneği eski Başkanı olan Ali Atak ve şimdiki Başkan Ali Öztürk’e, süreç boyu desteğini hiç eksik etmeyen bizim Meclis Üyemiz aynı zamanda o dönemin Borsa Başkanı Kaya Üzen’e ve şimdiki Borsa Başkanı Abdullah Deniz’e emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Coğrafi işaret ne demek? Biz Coğrafi işareti Türk tüketicisi olarak pek bilmiyoruz. Normalde herhangi bir ürünü aldığınız zaman bunun üzerinde karekod oluyor. Coğrafi işaretli bir ürünse bu ürünü içine sinerek alabilirsin.  Avrupa bunu biliyor. Bunu bildiği için hem peynir ihracatımızın artacağını, hem de bizim biraz daha Coğrafi İşaret konusunda bilinçlenmemiz gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Biraz önce benim emeği geçenlerden atladığım varsa haklarını helal etsinler. Biz Oda olarak da destek verdik. Ama kendimize teşekkür edecek halimiz yok. Meclis olarak sizlere teşekkür ediyoruz. Ama bu Coğrafi İşaret alındı, bürokratlara ve siyasilere bakıyorum. Keşke bu sosyal medya hızınızı bu süreçte de yapsaydınız. Daha bizim birçok Coğrafi İşaret adayı ürünümüz var. Ben bu bürokratımız ve siyasilerimizden bu aday ürünlerimiz için destek bekliyorum. Olmuş olan için emek veren de belli, süreç de belli.”

Konuşmaların ardından ÇTSO, 2024 Bütçesi 30.000.000,00 TL olarak oybirliği ile onaylandı. Meclis üyelerinin de değerlendirmesinin ardından toplantı sona erdi.

 

Tuba Demirtaş

Foto: BHA