Diş hekimliği mesleğinin bilimselliğe yönelişinin 113. yıl dönümü nedeniyle, Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törende konuşan Çanakkale Diş Hekimleri Odası Başkanı Süleyman Sami Doğangün gerek üniversite eğitimi sırasında gerekse meslek yaşantısında hekimlerin yaşadığı sıkıntıları sıraladı. Dr. Doğangün, özellikle pandemi döneminde büyük sıkıntılar yaşadıklarını ifade ederek, “Ağız ve diş sağlığının genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeği pandemi döneminde bir kez daha net olarak görüldü, biz Diş Hekimleri de tüm sağlık çalışanları gibi salgınla en ön safta mücadele ettik ve etmeye devam ediyoruz” dedi.
Çanakkale Diş Hekimleri Odası tarafından ‘Diş Hekimliği Günü ve Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası’ olarak kutlanan diş hekimliği mesleğinin bilimselliğe yönelişinin 113. yıl dönümü nedeniyle, Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenlendi. Cumhuriyet Meydanında gerçekleştirilen çelenk koyma programına Çanakkale Diş Hekimleri Odası Başkanı Süleyman Sami Doğangün, Belediye Meclis Üyesi ve Diş Hekimi Bilge Şimşek, Oda Üyeleri ve Diş Hekimleri katıldı. Atatürk Büstüne çelenklerin koyulmasının ardından bir açıklama yapan Çanakkale Diş Hekimleri Odası Başkanı Süleyman Sami Doğangün, hekimlerin özellikle pandemi döneminde yaşadığı sorunlara değindi. Konuşmasının başında anlamlı gün ile ilgili bilgiler veren Doğangün “22 Kasım 1908 dişçi mektebi bütçesinin maarif nezaretine gönderilmesi ile başlayan ülkemizin bilimsel diş hekimliği süreci bugün 113.yılında. Bilimsel Diş Hekimliğinin 113.yılını, toplum ağız ve diş sağlığı farkındalığının arttırılmasını amaçlayan çeşitli etkinliklerle kutluyoruz. Hafta boyunca gerçekleştireceğimiz bu etkinliklerle; koruyucu, önleyici diş hekimliğinin önemini vurgularken, kamuoyunu bilgilendirmek ve mesleğimizin saygınlığının altını çizmek istiyoruz. Bugün hayatı pahasına cansiperane görev yapan sağlık çalışanlarına uygulanan ve yürek burkan şiddet maalesef hız kesmeden devam ediyor. Biz Diş Hekimleri ise her gün yüzlerle ifade edilen can kayıplarının artık olağanlaştığı, kanıksandığı ruh halini yaratan COVID-19 pandemisinin insanlığı hangi olumsuzluklara taşıyacağı bilinmezliği içinde bir kutlama daha yapıyoruz” dedi.
PANDEMİ BİZE YENİ SORUNLAR GETİRDİ
Koronavirüs salgınında diş hekimlerinin yaşadığı sorunlara da değinen ve pandemi ile beraber biriken sorunlara yenilerinin eklendiğini söyleyen Çanakkale Diş Hekimleri Odası Başkanı Doğangün “COVID-19 salgınının ilk karşılayıcıları, doğaldır ki tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlık çalışanlarıdır. Ağız ve diş sağlığının genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeği pandemi döneminde bir kez daha net olarak görüldü, biz Diş Hekimleri de tüm sağlık çalışanları gibi salgınla en ön safta mücadele ettik ve etmeye devam ediyoruz. Maalesef pandemi döneminin karşımıza çıkardığı yeni sorunlarla yüz yüze kaldık. Evlerimize gidemediğimiz, sevdiklerimize sarılamadığımız, yemek molası vermeden çalıştığımız günleri yaşadık. Halkın sağlık hakkı kesintiye uğramasın, hastalarımız mağdur olmasın diye pandemi koşullarında muayenehanelerimizi kliniklerimizi açıp hizmet vermeye çalıştık. Normal zamanlarda kolayca temin edebildiğimiz kişisel koruyucu ekipmanları bulmakta zorlandığımız günler oldu; mesleğimize bağlılık, yeminimize sadakat ve dayanışma ile o günleri de aştık. Ancak birikmiş sorunlarımızın üzerine yenileri eklenmeye devam etti” dedi.
DİŞ HEKİMLERİNİN YAŞADIĞI SORUNLARI PEŞPEŞE SIRALADI
Diş Hekimlerinin yaşadığı sorunları da peş peşe sıralayan Çanakkale Diş Hekimleri Odası Başkanı Doğangün “Kamuda hizmet veren diş hekimlerinin filyasyonda görevlendirmeleri, filyasyondakilerin sorunları, ADSM’lerde hizmet vermeye devam edenlerin mesleki ve ekonomik sorunları ile azalan hizmetler nedeniyle hastaların sorunları, pandemi nedeniyle diş hekimliği eğitiminde yaşanan sorunlar ve bunların hayata yansımaları, insan gücü planlamasının; nüfus kriterinin yanı sıra toplumun ihtiyacı, hizmete olan talep, hastalıkların seyri, hastalık çeşitleri gibi kriterler de göz önüne alınarak yapılması gerekirken hiçbir toplumsal ve bilimsel gerekçesi olmayan siyasi popülizm adına ve hız kesmeden açılan dişhekimliği fakülteleri ve yeterli akademik kadroların olmamasına rağmen fakültelerde yapılan kontenjan artışları, Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin ticarethanelere dönüştürdüğü poliklinik ve merkezlerin sınır tanımaz cüretle ve kanunsuzca; kapitalizmin ‘Bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler’ ilkesiyle halkın sağlığının zarar görme pahasına, Diş Hekimlerinin emeğinin ve eğitiminin yok sayılarak Diş Hekimleri dışındaki mesleklerden olan şahısların sermayedarlığında kurulan çalışma ortamlarının dişhekiminin kendi sorumluluğunda mesleğini icra etmesini engelleyerek o mekânın kar amaçlı bir ticarethane olarak faaliyet göstermelerine karşın denetlemelerin yapılmaması, caydırıcı cezaların uygulanmaması, Diş Hekimliğinde kullanılan cihaz ve malzemelerin ağırlıklı olarak ithal ürünler olması nedeniyle paritenin sürekli TL aleyhinde değişmesiyle hizmet sunumunun güçleşmesi, buna bağlı serbest çalışan meslektaşlarımızın çalışma koşullarını olumsuz etkilemesi. Yaklaşık 2 yıldır süre gelen pandemi, üretimde var olan krizi daha da derinleştirmiştir. Ekonomik çözülmeler tüm dünyada ve ülkemizde halkın yaşam standartlarında köklü yıkımlara neden olmuştur. Buna bağlı olarak da kamu ve özelde çalışan dişhekimleri de bu krizden fazlasıyla etkilenmişlerdir. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı, tarafımızdan defalarca gündeme getirilen çözüm önerilerimiz hayata geçirilmelidir. COVID-19 pandemisinin yaşandığı bu dönemde halkımız ağız diş sağlığı tedavilerinde büyük sıkıntılar yaşamakta ve pandemiye fiziki koşulları itibariyle adeta hazırlıksız yakalanan Diş Hekimliği Fakülteleri ve ADSM’lerde yoğun bir hasta birikimi gözlenmektedir. Bunu gidermek için; kamu, üniversite ve serbest çalışan dişhekimlerinin tümünün katılımı sağlanarak, koruyucu dişhekimliği hizmetlerinin yanı sıra ertelenmiş tedavi ihtiyaçları acilen giderilmelidir. Aksi halde toplumdaki ağız diş hastalıkları genel sağlığı da olumsuz etkileyerek kısa sürede altından kalkılamayacak sağlık sorunları ve yüksek ekonomik bedellerle karşı karşıya kalınacaktır” dedi.
“GENÇLERİMİZİN GELECEĞİ UCUZ İŞGÜCÜ OLMAK YA DA İŞSİZ KALMAK OLMAMALIDIR”
Doğangün “Ülkemizin en zor ve en pahalı eğitimini alan gençlerimizin geleceği ucuz işgücü olmak ya da işsiz kalmak olmamalıdır. Bu konuyla ilgili önemsenmesini ve dikkate alınmasını acilen talep ettiğimiz diğer bir husus ise dişhekimliği fakültelerine alınan öğrenci sayısına ÖSYM’de ilk 60.000 öğrenci kontenjanı ile sınırlamanın belirlenecek kontenjanlarda hayata geçirilmesidir. Tıp ve diş hekimliği genel sağlığın ayrılmaz uygulama alanları olup yetiştirilecek dişhekimlerinin nitelikli eğitim almaları hususunda, alınacak önlemlerin aynen tıp fakültelerinde alınan önlemler gibi değerlendirilmesini toplumun alacağı ağız-diş sağlığı hizmetlerinin üstün nitelikte olmasına imkân sağlayacaktır. Sağlıklı bir toplum oluşturmadaki sorumluluk bilinciyle hareket eden dişhekimlerinin anayasal meslek örgütü olan TDB; ülkedeki sağlık politikalarını oluşturulmasına katkı sunarken, dişhekimlerinin topluma vereceği ağız- diş sağlığı hizmetinin en üst düzeyde olabilmesi için mezuniyet sonrası sürekli eğitime de büyük önem vermektedir. Türk diş hekimleri Birliği ve 37 diş hekimleri odası, 36 yıllık geçmişlerinden gelen birikimle halkın ağız diş sağlığı ve mesleğin sorunları ve çözümleri konusunda yeterli bilgi ve tecrübeleri ile ulusal ağız diş sağlığı politikalarının oluşmasında katkı yapmaya hazırdır” dedi.
Dilek Akşen