Türkiye’de aşılama hızla ilerlerken vaka sayılarında düşüş yaşamaması endişe yaratıyor. Türkiye Cumhuriyeti Bilim Kurulu Üyesi ve ÇOMÜ Araştırma Hastanesi eski doktorlarından Prof. Dr. Alper Şener, özellikle aşı karşıtlarını hatırlatarak yoğun servislerde daha çok aşısız insanların olduğunu belirtti.
 
Korona belası can almaya devam ediyor. Dünyayı yıllardır etkisi altına alan ve bir türlü bitmeyen virüs, Türkiye’de de etkisini devam ettiriyor. Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı 'Günlük Kovid- 19 Tablosu' verilerine göre; son 24 saatte yapılan 362 bin 217 testte 30 bin 709 vaka tespit edildi. Koronavirüs nedeniyle 203 kişi hayatını kaybederken, 26 bin 461 kişinin de tedavisi ve karantinası sona erdi.
18 yaş ve üzeri nüfusun aşılanması verilerinde 1'inci doz Türkiye ortalaması yüzde 88,18, 2'nci doz ortalaması yüzde 75,60 olarak ölçüldü. Ayrıca, 1'inci dozda 54 milyon 734 bin 206, 2'nci dozda 46 milyon 926 bin 728 ve 3'üncü dozda 10 milyon 830 bin 437 olmak üzere toplam 113 milyon 418 bin 257 aşı uygulandı.

'DAHA DA YÜKSELME İHTİMALİ VAR'
En az 2 doz aşı olmuş kişi oranının en yüksek olduğu iller; Kırklareli, Muğla, Ordu, Amasya, Çanakkale, Eskişehir, Osmaniye, Edirne, Balıkesir ve Burdur olurken, 2 doz aşı olmuş kişi oranının en az olduğu iller ise Şanlıurfa, Batman, Diyarbakır, Muş, Mardin, Siirt, Bitlis, Bingöl, Ağrı ve Bayburt oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından yaptığı açıklamada Günlük vaka sayımız bir süredir 30 binin üzerinde seyrediyor. Şartlar göz önünde bulundurulursa, daha da yükselmesi ihtimali var. Maskenin gerekli olduğu ortamları biliyoruz, maskeyi hayatımızdan çıkarmayalım. Sosyal mesafe kuralına dikkat edelim. Aşılarımızı mutlaka olalım” dedi.

VAKALAR NEDEN DÜŞMÜYOR
Aşılama hızla ilerlerken, vaka sayısında düşüş yaşanmamasını Prof. Dr. Şener açıklık getirdi. Uzun süredir aşı karşıtları ile mücadele eden Şener, kendine has üslübü ile durumu şöyle özetledi;
Vaka sayıları neden düşmedi?
Ölüm neden azalmadı?

İKİ ADIM İLERİ BİR ADIM GERİ
Türkiye’de AŞI karşıtı vatandaş yok…
AŞI tereddütüne sebep olan “FİLM İNSAN”ları var…
Çünkü; servislerde/ yoğun bakımda AŞI’sızlardan sonra en çok EKSİK AŞI’lı var! Bunlar tek aşılı/ 3. Dozu olmamış grup…AŞI karşıtı olsalar hiç AŞI olmazlardı…
BİLİM insanları olarak…
- Virüs var derken, yok diyenler…
- Maske takın derken, daha çok hasta olursunuz diyenler…
- PCR testi yaptırın derken, yalan diyenler…
- Hastalanınca ilaçlarınızı alın derken, hastaneye falan gitmeyin verilen ilaçlar öldürüyor diyenler…
- AŞI’nızı olun derken, aman ha olmayın bu deneysel sıvıyı diyenler…
Varken bize söz düşmüyor…
Salgın ile mücadelesini, kısır “sağlık politikası” münazaralarına alet edenlere sormak lazım…Artık! Sebepler!”
 
 
ŞİŞMANLARA AŞI UYARISI
Türkiye Cumhuriyeti Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, 12 yaş üstü obez ya da aşırı kilolu bireylerin mutlaka aşı yaptırması gerektiğinin altını çizdi. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, koronavirüs (Kovid-19) salgınında vaka sayısının artmaya devam ettiğini belirtti.
 
Erişkinlerde olduğu kadar 15-18 yaş grubundaki çocuklarda da hastalığın ilk zamanlara göre daha fazla görülmeye başladığını ifade eden Şener, Kovid-19 teşhisiyle hastaneye yatan bu yaş grubundakilerin önemli bölümünün aşırı kilolu veya obez sınırında olan gençler olduğuna dikkati çekti.
Bu yaş grubunda obezitenin risk faktörü olmasının kendileri için sürpriz olmadığını anlatan Şener, şunları söyledi:
 
"Bu kişilerin, aktif diyabetleri, şeker hastalığı olmasa bile buna eğilimleri oluyor. Bu hasta grubundaki kişilerde sadece Kovid-19'a değil tüm enfeksiyonlara meyil var. Obezlerde kilodan kaynaklı ortaya çıkan solunum sıkıntısının daha ağır olması ya da solunum sıkıntısının hızlı ilerlemesi, aniden kötüleşmesi söz konusu. Bu nedenle ekstra dikkatli olmaları gerekir.
Amerikan Hastalık Kontrol Merkezi ve Sağlık Bakanlığının veri tabanına baktığımız zaman kilolu bireyler, neredeyse 65 yaş üstü bireyler kadar riskli durumdalar. Yoğun bakıma yatış oranı yüksek. Dolayısıyla 12 yaş üstü obez ya da aşırı kilolu bireylerin mutlaka aşı yaptırması gerekiyor. Kovid-19 salgını sürecinde önümüz kış dönemi olduğu için obezlerin özel olarak aşılanması gerekiyor."
 
ÜÇÜNCÜ AŞI GEREKLİ Mİ?
Son zamanlarda iki doz BioNTech aşısı olanların üçüncü doz yapıp yapmaması konuşuluyor. Bu konuda da önemli açıklamalar yapan Prof. Dr. Şener, Türkiye’deki hastaların ciddi bir kesimi olan riskli olan grup Sinovac aşısı oldu. Antikor oluşturma potansiyeli diğer aşılara göre biraz daha düşük. Ama sahada görebildiğimiz ve yeni basılı makalelere baktığımızda sanki 3 doz Sinovac ancak yetecek gibi. Bununla ilgili bir kavram kargaşası da devam ediyor. O yüzden 3 doz Sinovac  aşı 2 doz mRNA eğer bir eşitlik denklem kuracak olursak, bakanlık da daha önce bir bildiri yayınlamıştı daha sonra geri çekti yanlış yorumlara sebep olduğu için.
Teknik olarak akıllarda 2 doz Sinovac aşı olanlara üçüncü doz gerekecek. Ama iki doz BioNTech olanlara Türkiye’de daha sonra olduğu riskli hasta grubu değil, sanki normal popülasyona mRNA aşısı rakamsal ve aşı tedariki ile ilgili bir algoritma oluştu. Bu grup hali hazırda 6’ınc aylık peryodu doldurmadı. 4 veya 5’inci aylar içinde. Yurtdışında bazı ülkelerde 65 yaş üstü ve riskli grupta olanlara 3’üncü doz aşı gündeme aldı ama toplumun geneli için BioNTech aşısı genel bir aşılama persfektifi yok. Bunu Türk toplumu için yapmak doğru mu bu tartışılır. “ dedi.
 
DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜNDEN YENİ ÖNERİLER
Prof. Dr. Şener, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından açıklanan önerileri de hatırlattı; 
1. Tüm aşılarda bağışıklığı baskılanan her bireye  3. doz gerekli,
2. İnaktif aşı olan (Sinovac,Sinopharm) 60 yaş üstüne üçüncü doz gerekli,
3. Tüm ülkeler üçüncü dozu yaşlılardan başlayarak ikinci dozları tamamladıktan sonra hedeflemeli,
4. Aşılama hedef grubu sırası; yaşlılar- sağlık çalışanları- kronik hastalık grubu- erişkinler- çocuklar şeklinde olmalı,
5. Hedef olarak bu yılın sonunda yaygın aşılanma yapılan ülkelerde %40 oranına, 2022 ortasında %70 oranına ulaşmak olmalı…
Yol haritasının doğru olduğunun teyiti…”
Prof. Dr. Şener, bu hafta yaptığı açıklamalarına şu bilgileri de ekledi, “Covid 19 süreci çok iyi bir turnusol kağıdı oldu. Sahada ve bilimsel camiada PCR yaptırmayın. CD4 T lenfosit, sIgA yaptırın. Bu testler ile ne tanısı konulacaksa, daha komiği bunların yapılabildiği yer sayısı kaçtır? Gördükçe hem şaşırıyorum hem de halime şükrediyorum…”

Nazif Cemhan Şen