Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, rakamların tartışma konusu olduğunu belirterek bu durumun paronaya dönüştüğünü ifade etti.
 
Hem Çanakkale’de hem de ülke genelinde koronavirüs ile ilgili bilgilendirme çalışması yapan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, sahada yaptığı gözlemler ve genel durum ile ilgili bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyor. Sağlık Bakanlığı tarafından her gün açıklanan rakamların tartışma konusu olmasını eleştiren Prof. Dr. Şener, “Her gün yayınlanan rakamlar sürekli tartışma konusu. Ama tartışanlara bakıyorum hiç biri net bir cümle kurmuyor. Her vaka HSYS denilen bir otomasyon sistemine kayıt ediliyor. Bu kaydı; hekim veya surveyans hemşiresi bağımsız yapıyor. Laboratuvardaki her örnek LBYS denilen bir başka sistemde de kayıtlı oluyor. Sonuçlar bu iki sistemde karşılıklı kontrol ediliyor. Yani hasta -sonuç korelasyonu kuruluyor. Tüm veriler anlık işleniyor. Bu sistemde sahada hata payınız düşük. Ama hala bir türlü ikna olmayanlar var. ‘veriler şeffaf değil’ diyen mi? Ararsın... ‘ölüm sayısı’ açıklayan mı? Ararsın. Ülkede herkes kendine göre matematik bir formül bulmuş. Ama asıl niyetini ortaya koymuyor. Uydurma diyen var ise; çıkar bende saydım öyle değil- şöyle der...insanlara güvenmek lazım. Herkes yapması gerekeni yapsın. Bari burada ayrışmayalım. Bırakın artık rakamları”
 
 
Maskeni tak, mesafeni koru, ellerini temiz tut. Kapalı, kalabalık alandan uzak dur diyerek vatandaşları uyaran Prof. Dr. Şener genel konularda şu bilgileri verdi; 1. Korona kuluçka dönemi yenilendi, 7.7 gün. 2. Remdesivir’in ABD’de ayaktan kullanımı yolu açıldı. 3. Türkiye’de Remdesivir kullanıma açıldı.
ÜLKEMİZDE COVID-19 HASTALARINDA REMDESİVİR KULLANIM ÖLÇÜTLERİ
TİTCK, COVID-19 tedavisinde, 24 Ağustos 2020 tarihli yurtdışı ilaç etkin maddesi listesinde remdesivir kullanım ölçütlerini tanımladı.
Orta/ileri evre COVID-19 tanısı almış hastalar, remdesivir kullanımı için aşağıdaki kriterlerin tümünü karşılamalıdır:
1) 18 yaş ve üzeri erkek veya kadın (gebe hastalar ve emziren hastalar hariç) olması
2) Temas öyküsü olan veya uygun klinik yakınmalar eşliğinde PCR ve/veya kabul edilen diğer serolojik yöntemler ile COVID -19 tanısı almış ve/veya akciğer BT’de COVID -19 ile uyumlu bulguları olan orta/ileri olgularda remdesivir tedavi kararı verilmiş olması
3) Ateş veya solunum yolu enfeksiyonu bulgularına ek olarak şunlardan en az birinin olması:
a) Solunum hızı >30/ dk
b) Şiddetli solunum sıkıntısı (dispne, ekstra solunum kaslarının kullanımı)
c) BT’de akciğer parenkiminin %50 den fazla tutulumu
d) Oda havasında spo2 ? %94
4) Tedavi sürecinde belirli aralıklarla orofaringeal örnek ve venöz kan toplanmasını hastanın ve/veya yakınının kabul etmiş olması
5) Multiorgan yetmezliği olmaması
6) Septik şok için vazopresör kullanılmaması
7) ALT < 5 x normal üst sınırı (ULN)
8)EGRF > 30 ml/dak
9) Favipiravir kullanmamış olmak. maskeni tak, mesafeni koru, ellerini temiz tut. Kapalı- kalabalık alandan uzak dur.”
 
TİPİK TÜRK BİLİM İNSANI TÜREDİ
 
Korona sürecinde dikkatini çeken konuları da paylaşan Şener,  açıklamalarını şöyle sürdürdü; “Sosyal medyada bir tipik Türk Bilim İnsanı grubu türedi, 1.Genelde ABD’ye yerleşmiş, orada yaşıyor. 2.Genellikle bilimsel olarak güzel işlere imza atmış. 3.Özgüven ve özgeçmiş yerinde. 4.Türkiye’de ki Pandemi sürecini yakın takip ediyor.  Onlara göre Türkiye’de herşey yanlış. İnsanlar bilinçsiz ve duyarsız. Bilim camiası cahil. Liste çok uzun. Benzer söylemler. Eyvallah, ama unuttukları birkaç önemli şey var.
1.Teorikte bilinen her şey saha da güzel işlemez. O nedenle hep herşeyde saha deneyi yapılır, aşıda olduğu gibi. Sahayı bilmeden konuşmak bence asıl cehalet bu.
2.Sadece belirli özel günlerde ziyaret ettiğiniz bu güzel ülkenizin şartlarını çok iyi bilmediğinizi düşünüyorum. Buradaki tüm bilim insanlarıda en az sizin kadar dünyayı takip ediyor.
3.Sizin çalıştığınız Batı coğrafyasında her fikir değerlidir, Batı da yaşayıp “Oriyental” bakış açısını kayıp etmediniz ise daha büyük sıkıntı var.
Bugün İsveç dünya da tek başına hiç bir önlem ve yasak uygulamayan ve 100 binde 57 ölüm oranı ile yüksek rakama sahip ülke. Ama bu bile değerlendirmeye alınmış bir strateji. Maskeni tak, mesafeni koru, ellerini temiz tut. Kalabalık kapalı alandan uzak dur.”
 
 
Aşılara erişimde sıkıntı yaşanabileceğini belirten Şener;
" Çalışacak mı? Yani etkin antikor yanıtı oluşacak ve uzun sürecek mi? Benzer hastalıklarda ki deneyim çok iyi değil.Örnek grip aşısı yaklaşık %60 koruyucu Ab oluşturuyor ve bir yıldan az kalıyor.
Güvenli olacak mı? Aşı için taşıyıcı virüsler kullanıyor.Bu ilk defa kullanılan ve ilk defa insanda denecek bir teknoloji.
Aşıya erişim imkanı olacak mı?Bizim gibi ülkelerde hala grip aşısına bile erişim sorunu varken, geliştirilecek korona aşısı hayal gibi geliyor.Basit bir örnek kızamık aşı etkinliği %90 olan bir hastalık ama hala dünyada her yıl 140bin çocuk kızamıktan ölüyor.Sşısı var, koruyucu ama erişim problemi nedeniyle.
Aşı pandemiyi durdurur mu? Hayır.Sihirli değnek değil.Kişiyi korur.Dolaşan virüs yükü azalır ama Pandemi devam edecektir.
Epidemi/Pandemiler ile ilgili tahmini maliyet rakamları daha ilginç
(Dr. Tom Frieden)
SARS (2003)-40milyar$
H5N1(2006)-40milyar$
H1N1 (2009)-45milyar$
Ebola (2014)-55milyar$
Covid19(2020)-8.8TRİLYON$.Şimdilik tabii. " açıklamalarında bulundu.”
 
Hülya Öz