Feribot iskelesinden başlayan yolculuğunuz, tarihi yarımadaya geçmek üzere bindiğiniz gemide Çanakkale Boğazı’nın eşsiz güzelliğini izleyerek başlıyor. Gemiden iner inmez Eceabat ya da Kilitbahir’de tarihin izlerini sürmeye başlıyorsunuz. Fatih Sultan Mehmet’in kuşatma sırasında papalık donanmasının yardımına engel olmak amacıyla yaptırdığı Kilitbahir Kalesi, gezinizin ilk duraklarından olacak.
Çanakkale Deniz Savaşları esnasında 14 kısa menzilli top ve 2 uçaksavar topa sahip, toplam 16 top ile Çanakkale Deniz Savaşları sırasında kullanılan tabyanın bulunduğu Namazgah Tabyası’nı ziyaret ettikten sonra, Deniz Müzesi’ni ziyaret etmeyi unutmamanızı öneriyoruz.
Deniz Savaşları kahramanı Seyit Onbaşı’nın 270 kiloluk top mermisiyle Ocean Gemisini vurarak destanlaştığı Rumeli Mecidiye Tabyası’nı ziyaret ederken, Seyit Onbaşı Heykeli’nin önünde dinleyip zihninizde canlandıracağınız kahramanlık hikayeleri sizlere duygusal anlar yaşatacak.
Yarbay Mustafa Kemal’in karargah olarak kullandığı ve şimdilerde Atatürk Evi olarak müze haline getirilen Bigalı Köyü’ndeki evi gezerken duvarlarındaki yaşanmışlığı hissedeceksiniz. Deniz Savaşları’nın sona ermesinin ardından ordumuzun Kara Savaşları’na hazırlık yaptığı Anafartalar Ovası’nda tarihi bir kez daha yaşayacaksınız.
Büyük Anafarta Köyü’ne geldiğinizde doğanın ve tarihin iç içe geçmiş haline şahit olacak, sonrasında Anzak Koyu ve Tören Alanı’nda kahraman şehitlerin ve Türk Ordusunun destansı geçmişinin izlerini süreceksiniz. Görkemli Mehmetçiğe Saygı Anıtı’nın önüne geldiğinizde kitabelerden ve bilgilendirme yazılarından okuduklarınız gördüğünüz manzaraya anlam katacak.
Kanlı Sırt’tan Kırmızı Sırt‘a doğru ilerlerken savaş döneminden kalma orjinal siperler ile tünelleri inceleyecek, yoğun çatışmaların yaşandığı ve siperlerin arası 8 m olarak bilinen Bomba Sırtı’nda kahraman Mehmetçiğin izlerini süreceksiniz. 57. Alay Şehitliği’ne ziyaret gerçekleştirirken destanlaşan hikayeleri zihninizde canlandıracaksınız.
Siperler arasından Conkbayırı bölgesine geçtiğinizde, Mustafa Kemal Atatürk’ün 25 Nisan 1915 tarihinde Kara Muharebeleri’ni başlattığı 261 rakımlı tepede soluklanıyorsunuz. Atatürk‘ün saatinden vurulduğu yer, Atatürk Anıtı, Yeni Zelanda Anıtı, Türk Siperleri, Gözetleme Yeri ve Anafartalar Ovası’nı ziyaret etmeyi unutmayın. Muhteşem manzara eşliğinde tarihe tanık olmak ilikleriize kadar heyecanlandıracak sizleri. Anafartalar Savaşları’nın geçtiği Anafartalar Ovası’na, Tuzla Gölü ve Suvla Koyu’na Çanakkale Boğazı’nın eşsiz güzelliğini ekleyerek göz gezdirirken, savaşlar hakkında bilgi almayı unutmayın.
Şehitler Abidesi’ne ulaştığınızda milli, manevi duygularınıza hakim olamayacak, destansı savaşa şahitlik edeceksiniz. Şehitlerimizin isimlerinin yazılı olduğu sembolik mezarlar arasında belki de dedelerinizi arayacak, Meçhul Asker Kabri’ne ve Yaralı Asker Anıtı’na geldiğinizde gözyaşlarınızı tutamayacaksınız.
Morto Koyu’nda ilerleyerek Kanlı Dere üzerinden geçerek Seddülbahir Köyü‘ne ulaşıp, buradan tarihi Gelibolu Yarımadası’nın en uç bölgesi olan bölgeye geldiğinizde Ertuğrul Tabyası, İngiliz Anıtı ve Ezineli Yahya Çavuş Anıtı’nı da ziyaret etmeyi unutmayın.
Alçıtepe Köyü, Şahindere Sargı Yeri Şehitliği, Soğanlıdere Sargı Yeri Şehitliği ve Havuzlar Şehitliği’ne ziyaret gerçekleştirip aziz şehitlerimizin önünde saygıyla eğilerek dönüş yoluna girdiğinizde, tarihi bir kez daha yaşamış olmanın maneviyatıyla huzur dolacaksınız. Feribot yolculuğuyla geldiğiniz yoldan Anadolu topraklarına geri ulaşmanızla birlikte Tarihi Yarımadadaki turunuz sona erecek.

Sinem Tetik
 
 


Kaynak: Haber Merkezi