Tanıtım

Çanakkale’nin Asırlık Savunma Hatları: Tarihi Tabyalar

Stratejik konumu nedeniyle tarih boyunca birçok devletin hâkimiyet kurmak istediği Çanakkale Boğazı, özellikle Osmanlı döneminde yoğun savunma önlemleriyle korundu.

Boğazın en dar noktalarına inşa edilen tabyalar, hem İstanbul’un güvenliği hem de boğazın kontrolünün sağlanmasında kritik rol oynadı. Özellikle Çanakkale Savaşları’nda bu tabyalar, Türk ordusuna büyük avantajlar sağladı. Bugün hâlâ ayakta olan bu yapılar, bir yandan tarihe tanıklık ederken, bir yandan da ziyaretçileri geçmişle buluşturuyor.

 

Anadolu Hamidiye Tabyası

 

1892’de Sultan II. Abdülhamid tarafından yaptırılan Anadolu Hamidiye Tabyası, Çanakkale Boğazı’nın güvenliği için inşa edildi. 2014’te başlatılan ve yaklaşık 40 milyon TL ödenek ayrılan restorasyon çalışmaları, 2017’de tamamlandı.

 

Tabya içerisinde 10 tescilli bonet (cephanelik) bulunuyor. Proje kapsamında bonetler butik müze hâline dönüştürüldü. Ayrıca tabyanın geniş alanına yürüyüş ve bisiklet yolları, çocuk oyun parkları, seyir terası, tören alanı ve kafeterya yapıldı. Çanakkale Savaşları’nda kullanılan bir tarihi top da burada sergileniyor. Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, tabyanın İstanbul’un güvenliği için Abdülhamid Han döneminde inşa edildiğini vurguluyor.

 

Rumeli Hamidiye Tabyası

 

Kilitbahir yakınlarında bulunan Rumeli Hamidiye Tabyası, kamuflaj özelliğiyle dikkat çekiyor. Ağaçların arasında adeta gizlenen tabya, dışarıdan bakıldığında doğayla bütünleşmiş durumda. Bu nedenle savaş sırasında düşman tarafından fark edilmesi neredeyse imkânsızdı.

 

Ancak tabya, 18 Mart 1915 Deniz Muharebesi’nde teknik arızalar nedeniyle ateş açamadı. Bugün ziyarete kapalı olan tabya, 14 Kasım 1980’de Kültür Bakanlığı tarafından “Korunması Gereken Kültürel Varlık” olarak tescil edildi.

 

Rumeli Mecidiye Tabyası

 

Kilitbahir Köyü’nün güneyinde, Gonca Tepe’nin eteklerinde yer alan Rumeli Mecidiye Tabyası, Çanakkale’nin sembol isimlerinden Seyit Onbaşı ile özdeşleşmiştir.

 

Tabya Sultan II. Abdülhamid döneminde inşa edildi. 3 bonet ve iki 35’lik Krupp marka top platformundan oluşan yapı, savaş sırasında önemli görevler üstlendi. İç bölümleri kesme taşlarla inşa edilen bonetler genellikle cephanelik ve erat koğuşu olarak kullanıldı.

 

Ertuğrul Tabyası

 

Seddülbahir köyü yakınlarındaki Ertuğrul Tabyası, II. Abdülhamid döneminde Asaf Paşa’nın çalışmalarıyla yapıldı. 3 bonet ve 2 Krupp marka topla donatılan tabya, 18 Mart Deniz Muharebesi öncesinde yoğun bombardımana maruz kalarak büyük hasar gördü.

 

2006 yılında restore edilerek ziyarete açılan tabyada bugün savaş objeleri sergileniyor. Ayrıca Ertuğrul Koyu çıkarmasını canlandıran bir maket de ziyaretçileri karşılıyor.

 

Namazgâh Tabyası

 

Çanakkale Boğazı’nın en dar noktasına inşa edilen Namazgâh Tabyası, Osmanlı ordusunu ıslah için gelen Baron De Tott’un önerisiyle yapılmaya başlandı. 26 bonetten oluşan tabya, savaş sırasında 4. Ağır Topçu Alayı’nın karargâh merkezi olarak kullanıldı.

 

Tabyada 16 top bulunuyordu; ancak menzil yetersizliği nedeniyle sadece 2’si etkin şekilde kullanıldı. 2005-2006 yıllarında restore edilen tabya, 18 Mart 2006’da yeniden ziyarete açıldı. İçerisinde sergi panoları, kısa film gösterimleri ve savaş dönemine ait objeler yer alıyor.

 

Domuzdere Tabyası

 

Tarihî kaynaklarda Çanakkale Savaşları’na katıldığına dair bilgi bulunmayan Domuzdere Tabyası’nın 1916-1917 yıllarında yapıldığı düşünülüyor. 6 bonet ve 5 top yerinden oluşan tabya, mimari olarak Rumeli Mecidiye Tabyası’na benziyor.

 

210 mm’lik toplarla donatılan tabyada kullanılan mühimmat, 7 kilometreye kadar menzile ulaşabiliyordu.

 

Yıldız Tabyası

 

Kilitbahir Köyü’ne 5 km uzaklıkta bulunan Yıldız Tabyası, 1892’de Asaf Paşa tarafından inşa edildi. Çanakkale Savaşları’nda 6 adet 15,5 cm çapında top kullanıldı. Bonetleri kesme taşlardan yapılmış, üzerleri toprakla örtülmüştür.

 

Tabya, 14 Kasım 1980’de Kültür Bakanlığı tarafından tescillendi.

 

Kayalık Tepe Tabyası

 

Eceabat’a 23 km uzaklıkta, denizden 220 metre yükseklikte bulunan Kayalık Tepe Tabyası, boğazın girişini gözetleyen stratejik bir noktadadır. II. Abdülhamid döneminde yapılan tabyada 4 Krupp marka top bulunuyordu.

 

Çanakkale Savaşları’nda tahrip edilen toplar, 1997’de Eceabat Belediyesi önüne taşındı. Bu tabya da 1980’de koruma altına alındı.

 

Asırlık Savunma Hatları Bugün

 

Çanakkale’nin dört bir yanına yayılmış bu tabyalar, Osmanlı’nın boğazı korumak için gösterdiği mühendislik zekâsının en önemli örnekleri olarak öne çıkıyor. Kimi restore edilerek müze hâline getirildi, kimi ise hâlâ sessizce geçmişin izlerini taşıyor.

 

Bugün Çanakkale’ye yolu düşenler için tabyalar, yalnızca birer askeri yapı değil; aynı zamanda tarihe tanıklık etme, Çanakkale ruhunu hissetme ve geçmişle bağ kurma noktaları olarak önemini koruyor.

 

Dilgen Beril Erken

Foto:Arşiv