Türkiye Barolar Birliği Litai Konukevi’nde, Gazeteciler Cemiyeti’nin yürüttüğü “Medya için Demokrasi, Demokrasi için Medya” ve “9. Köy” projeleri kapsamında Medya Dayanışma Grubu paydaşlarının katılımıyla düzenlenen “Dijital Tekeller, Tehditler ve Arayışlar” başlıklı konferansta, yerel basının sorunları masaya yatırıldı. Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı’nın düzenlediği Medya Buluşmasında, ÇGC Başkanı Hafize Akıncı Çanakkale’yi temsilen katıldı. 2025 Medya Konferansının Yerel Medya Paneli' nin konuşmacıları arasında, ÇGC Onursal Başkanı İsmet Akıncı yansıra, Ordu Cemiyet başkanı Erdoğan Erişen, Mardin cemiyet başkanı Mehmet Çelik, İzmir Cemiyet Başkanı Dilek Gappi yer aldı.
“İki gazetemizi kapattık”
Panelde söz alan İsmet Akıncı, yerel medyanın dijital dönüşüm karşısında hazırlıksız ve yalnız bırakıldığını belirterek, yaşadıkları sıkıntıları şu sözlerle anlattı: “Dijitalin ne olduğuna dair hiçbir fikrimiz yoktu. Dijitalleşme sebebiyle geçtiğimiz aylarda iki gazetemizi kapattık. Google’ın haber sitelerimizi görmediğinin bile farkında değildik. Fark ettikten sonra bile dijitalleşmenin tam olarak ne olduğunu bilmiyorduk. İlk başlarda oldukça zorlandık ancak zamanla detayların farkına vararak sıkı bir çalışmayla her şey yoluna girmeye başladı. Ancak şu iki günde dijital gazeteciliğin ne olduğunu öğrendik.”
“Eğitim verilemiyor, ne yapacağımızı bilemedik”
Dijital gazeteciliğin gerekliliklerine dair kimsenin yeterli eğitim veremediğini vurgulayan Akıncı, üniversitelerin de bu konuda yetersiz kaldığını belirtti. Basın İlan Kurumu (BİK) ile yaşadıkları sürece de değinen Akıncı, şöyle konuştu: “Yeni nesil yayıncılıkla ilgili üniversiteler dahil olmak üzere kimsenin iyi bir eğitim verebildiğini düşünmüyoruz. Onlar bize öğretebilseydi bir fikrimiz olur ve haber sitelerimizi kapatmak zorunda kalmazdık. Sitelerimiz kapatıldıktan sonra bile ne yapacağımızı bilemedik. Nereye, nasıl şikâyette bulunacağımızı da bilmiyorduk. Resmî ilan değil, özel ilan pastasından yararlanmak için BİK’e ilettik ama olumsuz yanıt aldık.”
“Yapısal dönüşüm şart”
Akıncı’nın konuşması, yerel medyanın sadece ekonomik değil aynı zamanda yapısal ve eğitsel sorunlarla da başa çıkmak zorunda olduğuna dikkat çekti. Eğitim kurumlarının bu konuda daha aktif rol alması gerektiğini ifade eden Akıncı, çağın gereklerine uygun yayıncılık için daha fazla destek ve yönlendirme çağrısında bulundu. Yerel medya temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği panel, Türkiye genelinde dijitalleşme sürecinde olan küçük ve orta ölçekli medya kuruluşlarının yaşadığı sorunların çözümü adına önemli bir farkındalık oluşturdu.
Dijitalleşme Kıskacındaki Yerel Medya İçin Deklarasyon Yayınlandı
Gazeteciler Cemiyeti tarafından Medya Dayanışma Grubu paydaşlarıyla birlikte düzenlenen "Dijital Tekeller, Tehditler ve Arayışlar" başlıklı Medya Konferansı'nın sonuç bildirgesi kamuoyuyla paylaşıldı.
Bildirgede, yerel basının mesleki, ekonomik ve dijitalleşmeye bağlı yapısal sorunlarına yönelik başlıklar altında önemli öneriler sıralandı. Gazetecilik eğitiminin güncellenmesi ve altyapı desteğinin artırılması gerektiğine dikkat çekilirken, iletişim fakülteleri ile medya kuruluşları arasında protokol temelli güçlü iş birliklerinin kurulması çağrısı yapıldı. Mezunlara istihdamda öncelik verilmesi teşvik edilirken, staj imkanlarının kamu ve üniversitelerce desteklenmesi gerektiği vurgulandı. Paylaşılan deklarasyonda şu ifadelere yer aldı; “İletişim Fakültelerindeki gazetecilik eğitimi dijitalleşme de göz önünde bulundurularak güncellenmeli. İletişim fakültelerine gerekli altyapı desteği sağlanmalı. Yeni gazeteciler çağa uygun uygulamalarla donatılmalı.
Gazeteciler, gazete sahipleri, iletişim fakülteleri gazeteciliğin mesleki birliği ve meslek kanunu tartışmaya açmalı.
Yaygın ve yerel medya kuruluşlarında İletişim Fakültesi mezunlarına öncelik vermesi teşvik edilmeli. İletişim Fakültesi öğrencilerinin bulundukları illerdeki yerel medyada staj görebilmelerini sağlayacak mekanizmalar oluşturulmalı. Gazete ve basın kuruluşları ile iletişim fakültelerinin iş birliği protokollerle güçlendirilmeli. Protokollerin uygulanıp uygulanmadığı denetlenmeli.
İletişim fakültesi sayısı ve kontenjanları mevcut ihtiyaçlara göre düzenlenerek azaltılmalı, eğitim kalitesi yükseltilerek öğrencilerin medyada yapacakları stajların ücretleri üniversiteler ve kamu tarafından sağlanmalı.
Gazetecilik mesleği asgari ücret tuzağına düşürülmemeli, serbest gazeteciliğe yönelik telif programları arttırılmalı ve yaygınlaştırılmalı.
Gazeteciliğe yönelik mevzuat, devletin medya üzerinde kontrol aracı olmaktan çıkarılmalı, gazeteciyi ve haberi koruyacak düzenlemeler oluşturulmalı.
Gazetecilik meslek örgütleri, yerel gazetecilere haklarının bilincinde olmalarını ve mobbing de dahil olmak üzere tüm hak ihlallerine karşı mücadele edebilmelerini sağlayacak ve farkındalık yaratacak hukuki destek vermeli.
Kamuya ait medya kuruluşlarında çalışanlara uygulanan statü farkı (memur-özel statülü personel) ortadan kaldırılmalı.
Yerel Medyanın Teknik Sorunları ve Beklentileri
Uydu ücretlerinde yerel medyaya pozitif ayrımcılık yapılmalı. Daha düşük reklam gelirlerine sahip yerel kanallara, reklam geliri yüksek ulusal çaptaki televizyonlardan daha uygun tarife uygulanmalı.
Yerel televizyon kanalları ile yaygın kanallar arasında RTÜK cezaları konusunda da farklı bir tarife geçerli olmalı.
Haber sitesi domain alımı vergiye tabi olmalı. Medya kuruluşlarının imtiyaz sahipliğinde de niteliksel şartlar aranmalı.
Basın İlan Kurumu’nun yerel medya organları açısından yerine getirilmesi çok zor olan kuralları gözden geçirilmeli, koşullar hafifletilmeli.
BİK yönetmelikleri, yerel medya kuruluşlarının koşulları da göz önüne alarak oluşturulmalı. Bu çerçevede haber yeterliliği konusunda nicelik değil nitelik teşvik edilmeli.
Basın İlan Kurumu’nun ziyaretçi algoritması ve resmi ilan-reklam dağıtımı ile ödenen bedelleri şeffaf olmalı.
Basın İlan Kurumu’nun, yerel düzeyde yayın yapan gazetelere ve internet haber sitelerine zorunlu kıldığı asgari çalışan sayısı gözden geçirilmeli.
Yerel medyayı ve yerel gazetecileri, yerel kamu görevlileri ve siyasilerin baskısından koruyacak mekanizmalar geliştirilmeli.
Meslek örgütleri, yerel ve yaygın medya arasındaki iş birliği imkanlarını arttıracak organizasyonlar, etkinlikler düzenlemeli.
Yerelde medya organlarının yerini kamu ve belediyelerin kurduğu özel birimlerin almasının tehlikesine vurgu yapılmalı, kamu kuruluşları ve belediyeler ile yerel medya arasındaki iş birliği ve teşvikler artırılarak tarafsız ve bağımsız medyanın önü açılmalı.
Basın kartı sahipliği konusunda kazanılmış haklar güvence altına alınmalı, basın kartı verilmesi konusunda keyfi uygulamalara son verilmeli. Basın kartı verilmesi konusunda gazeteciler ve meslek örgütlerinin görüşü alınmalı.
Dijital Medyaya Geçişte Yaşanan Sıkıntılar
Yerel gazetecilik, web sitesi trafiğini olumsuz etkileyen sosyal ağlar, servis sağlayıcıları ve arama motorlarının algoritmaları ile haberlerin niteliğini olumsuz etkileyen SEO haberciliğine karşı mücadelede desteklenmeli.
Gazeteciliğin sosyal ağlar, servis sağlayıcıları ve arama motorlarının şeffaf olmayan işleyişi yerine, mesleki etik ilkeler çerçevesinde yapılabilmesi için gerekli ekonomik altyapı oluşturulmalı.
Gazetecilik mesleğine zarar veren, “Yurttaş gazeteciliği”, “Dijital içerik üreticiliği” ya da “özgün olmayan yapay zeka haberciliği” ile mücadele edebilmek için gazeteciliğin etik değerlerine ilişkin eğitimler arttırılmalı. Gazetecilik mesleğinin diğer bilgilendirme faaliyetleri ile arasındaki farklar belirginleştirilmeli.
Yerel medyanın dijital mecralardaki hızlı teknolojik gelişmeleri takip edebilmesi ve yeni mecralarda nitelikli haber üretebilmesi için dijital teknolojilere ilişkin eğitimler yoğunlaştırılmalı.
Fikir işçisi olan gazetecilerin, uluslararası sosyal medya platformlarında “dijital işçisi” haline gelmelerine karşı meslek örgütlerinin öncülüğünde yasal, kurumsal düzenlemeler yapılmalı. Gazeteci örgütleri bu konuda öncülük etmeli.
Gazeteciliğin Etik Sorunları
Gazetecilik meslek etiği kuralları tüm gazetecilik meslek örgütlerinin katılımıyla kararlaştırılıp ortaklaştırılmalı. Gazetecilik üzerinde siyasi baskı ve hapis tehdidi yaratan düzenlemeler yerine medyanın özdenetim mekanizmaları güçlendirilmeli, mesleki etik ilke ve kurallarının öncelikle gazeteciler tarafından belirlenmesi ve içselleştirilmesi sağlanmalıdır.
Gazetecilik meslek örgütleri de mesleki etik ilke ve uygulamaların titizlikle uygulanmasına yönelik çaba içinde olmalıdır.
Serbest ve dijital mecralarda yayın yapan gazetecilerin de sendikalara ve meslek örgütlerine üye olmaları için çaba harcanmalı ve temel gazetecilik ilkelerinin yeni mecralarda uygulanması için görüş alışverişi içinde olunmalıdır.
Etik kurallar çerçevesinde medya okur yazarlığı konusunda gazetecilik örgütleri daha fazla adım atmalı, bağımsız medya ombudsmanlığı teşvik edilmelidir.”
Dilgen Beril Erken