Türkiye’de bir ilk olan biyolojik yöntem ile Domates Güvesi (TUTA) hastalığına karşı domatesler daha az ilaç kullanılarak korundu. Vatandaşlar ise artık da daha az ilaç kullanılarak üretilen Çanakkale domatesini gönül rahatlığı ile yiyebilecekler.
 
 Lezzeti, kokusu ve kalitesi ile nam salan Çanakkale domatesi tezgahlardaki yerlerini aldı. Ancak bu sene domatesler daha az ilaç kullanılarak üretildi ve daha organik hale getirildi. Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, domatesin ilk turfanının çıktığını belirterek, üretimin ilk evreleri olduğu için şu an az olduğunu ancak gün geçtikçe üretimin bollaşacağını söyledi. Kamyonlarla İstanbul, İzmir ve çevre illerdeki hallere taşınmaya başlanacağını belirten Kaya, "Şu an araç trafiği yoğunluğu yok. Üreticinin eline geçen fiyatlar 1–1,5 lira civarında. Pazarda da 2–2,5 liraya satılıyor. İlk turfan aşırı bir şekilde olmamakla beraber, şu anda pazar tezgahlarındaki yerini aldı. Geçen sene hastalıklarla mücadele noktasında ve fiyatlar konusunda insanlar ürktüler. Geçen yıllara göre ilk turfan domates dikiminde azalmalar söz konusu ama ciddi miktarda son turfan domates dikiminde bolluk bekliyoruz" dedi.  
 
SERACILIK GELİŞECEK
 
Çanakkale bölgesinde az miktarda da olsa seracılığın başladığını belirten Kaya, 1 ay kadar önce seralarda domatesin çıktığını, ilerleyen senelerde seralarda domates yetiştiriciliğinin belli bir noktaya ulaşacağını düşündüğünü söyledi.
 
TUTA HASTALIĞI İLK TURFANI AZALTTI
 
Çanakkale domatesinde ilk turfanın geçen seneye oranla daha az olduğunu belirten Kaya, bunu domates üretiminin masraflı olması, geçen sene fiyatların düşük olması ve TUTA  hastalığının yaygın olmasına bağladı. Önümüzdeki günlerde fiyatların nasıl şekilleneceğinin merak konunu olduğunu vurgulayan Kaya, bu yıl daha önceden alınan önlemler ile bu hastalıkla mücadele konusunda önemli yol kat edildiğini söyledi.
 
EN AZ İLAÇ KULLANILIP ÜRETİM YAPILACAK
 
Çanakkale domatesinin bu yıl daha az ilaç kullanılarak yapıldığının altını çizen Kaya şu açıklamalarda bulundu: "Kullandığımız kimyasalların bir kısmı tabii ki kullanılacak ama biyolojik hastalıklarla ve TUTA ile alakalı mücadele projesi de hayata geçirilmiş durumda. Bu projede iddia ediyorum bu bölgede en az ilaç kullanılıp da domates yetiştirilecek. Bu, buradaki üreticinin de lehine olacak. Zaten bu bölgede kalıntı kalacak ilaç kullanılmıyor. Az ilaç kullanılarak domates yetiştirilecek bir yıl olacak diye düşünüyorum. Bu tamamen Çanakkale’de uygulanacak bir proje. Tuta hastalığı ile mücadelede tamamen 15 bin dönümlük alanda uygulanıyor. TUTA tuzakları araziye kondu. Bundan sonraki süreçte özellikle TUA ile mücadelede geçen yıllarda kullanılan ilaç kesinlikle kullanılmayacak. Biyolojik tuzakları var. Tarlalara konulan tuzaklarla belli zararlıları domatese götürmeden o tuzaklara çekmeyi planlıyoruz. Tuzaklarda fenomenler var. O fenomenler belli bir şekilde koku salgılıyor. Hastalıklı zararlılar da domatese gitmiyorlar. Domatese gitmedikleri için ilaç da atılmasına gerek kalmıyor. Dolayısıyla iddia ediyoruz Türkiye’de en az ilaç kullanılarak üretilen domates Çanakkale’de olacak. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ve Çanakkale Ziraat Odası işbirliği ile bunu gerçekleştiriyoruz. Bu proje Batak Ovası tarafında uygulanıyor. O alanda şu anda domates tuzakları her dikilen tarlada mevcut. Daha az ilaç kullanılacağı konusunda çok iddialıyız. Geçen yıl bir araziye 15 defa ilaç kullanıldıysa bu yıl o ilaçlama 3’e, 5’e düşecek"
 
ÇANAKKALE DOMATESİ SENE SONUNDA TESCİLLENİR
 
Çanakkale domatesinin tescillenmesi konusunda çalışmaların devam edildiğini belirten Kaya, sene sonuna doğru tescili almayı planladıklarını söyledi. Çanakkale dışında Çanakkale domatesi olmadığı halde öyleymiş gibi satılan domatesler olduğunu ve her tüketicinin bunu anlama imkanı olamayacağını savunan Kaya sözlerini şöyle tamamladı: "En büyük sıkıntımız hallerde ve pazarlarda Çanakkale domatesi olmadığı ve daha elimizde domates üretimi başlamadığı halde Çanakkale domatesinin satılmaya başlanması. Bu nasıl oluyor biz de anlamış değiliz. Ne yazık ki fırsatçılar bunu paraya çevirmeye çalışıyorlar. Bunun da önüne geçmek için tescil çalışmalarımız devam ediyor. Bu yıl sonlarına doğru sonuçlanacağını düşünüyoruz"
 
Simge Özden