Özellikle Batak Ovası’nda yaşanan su sıkıntısı, kaçak çeltik ekimleriyle derinleşirken, çiftçilerin baraj başında silahlı nöbet tutması dikkat çekti.
Çanakkale'nin önemli tarım havzalarından Batak Ovası’nda çeltik üreticileri günlerdir baraj kapaklarında su nöbeti tutuyor. Bazı çiftçilerin nöbeti kaçak silahlarla sürdürdüğü belirtilirken, bu tablo su krizinin yalnızca kuraklıktan değil, denetimsizlikten kaynaklandığını da ortaya koydu.
CHP’li Algönül: “Kaçak Ekim, Su Sıkıntısının Asıl Nedeni”
CHP İl Genel Meclis Üyesi Can Algönül, yaptığı saha incelemelerini meclis kürsüsünde paylaşarak, çeltik üretimindeki kaçak uygulamalara dikkat çekti. Algönül, “Su sıkıntısı, Bayramiç Barajı’ndan bırakılan suyun yetersizliğinden değil, Çeltik Komisyonu kararlarının hiçe sayılmasından kaynaklanıyor,” dedi.
Komisyonun belirlediği alanlar dışında 4 bin 200 dekarlık kaçak çeltik tarlası oluşturulduğunu söyleyen Algönül, Tarım İl Müdürlüğü verilerine göre ise bu rakamın 2 bin 700 dönüm olduğunu belirtti. “Kaçak ekim olmasa, bırakılan su tüm bölgeye yeterdi,” ifadelerini kullandı.
Köylere Tankerle Su Gidiyor
Susuzluk sadece tarımda değil, köy yaşamında da kendini hissettiriyor. Algönül, “Merkeze bağlı yaklaşık 25 köye İl Özel İdare ve belediye tankerle su taşıyor. İçme suyuyla bahçe sulaması yapılmamalı. Kapalı sistem ve akıllı sayaçlara geçmeliyiz,” dedi. Üç yıl içinde bölgede ciddi bir su krizi yaşanabileceğini vurgulayan Algönül, su savaşları uyarısında bulundu.
Göğüsgeren: “Su Yönetimi Başarısız, Ders Alınmadı”
CHP Bayramiç İl Genel Meclisi Üyesi Sadık Göğüsgeren ise 2020 yılında yaşanan benzer bir krizin yeniden kapıda olduğunu belirtti. Bayramiç Barajı'nın sulama alanı 170 bin dönüm olmasına rağmen 2020 yılında 40 bin dönümde büyük zarar yaşandığını hatırlatan Göğüsgeren, “Bu yıl baraj yüzde 80 doluyken sadece 10 bin dönüme izin verildi, ancak 4 bin dönüm de kaçak eklendi. Bu, yönetim zafiyetidir,” dedi.
20 Eylül’den sonra Bayramiç Barajı’ndan sulama suyunun kesilebileceği uyarısında bulunan Göğüsgeren, elma gibi hala sulama isteyen ürünlerin bu durumda büyük zarar göreceğini ifade etti.
Dilgen Beril Erken