Uz, yasa teklifinin zeytinlikleri, ormanları, meraları ve tarım alanlarını tehdit ettiğini belirterek, teklifin Anayasa’ya açıkça aykırı olduğunu savundu.
Milletvekili Uz açıklamasında, yasa teklifiyle birlikte Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçlerinin zayıflatılacağını, orman ve mera alanlarının madenciliğe açılacağını, kurumların susturulacağını ve itiraz yollarının kapatılacağını ifade etti. Ayrıca, yetkilerin tek bir elde toplanarak denetimin ortadan kaldırılacağını dile getirdi.
Zeytin ağacının sadece bir meyve değil, geçim kaynağı, kültür ve gelecek olduğunu vurgulayan Uz, “Zeytin ağacı taşınamaz, taşınsa da verim vermez. İtalya ve İspanya’daki örnekler bu gerçeği göstermektedir” dedi.
Yasa teklifinin yalnızca doğaya değil, köylüye, üreticiye, hayvancılığa ve ülkenin gıda güvenliğine de darbe vuracağını belirten Uz, 400 bin dönüm alandaki milyonlarca zeytin ağacının tehdit altında olduğuna dikkat çekti. Mera alanlarının enerji bahanesiyle yok edilmesinin hayvancılığı ve sofralardaki et ile sütü de tehlikeye atacağını söyledi. İYİ Parti olarak yasa teklifinin derhal geri çekilmesini talep ettiklerini ifade eden Uz, “Aksi takdirde bu teklif Anayasa Mahkemesinden döner, kamu vicdanında mahkûm olur” dedi.
Milletvekili Uz, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Zeytine, toprağa, geleceğe sahip çıkıyoruz! İktidar tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan yeni Maden Yasası teklifi; zeytinlikleri, ormanları, meraları ve tarım alanlarımızı tehdit eden, Anayasamıza açıkça aykırı bir düzenlemedir. Bu yasa teklifiyle: Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçleri zayıflatılmakta, Ormanlar ve meralar madenciliğe açılmakta, Kurumlar susturulmakta, itiraz yolları kapatılmakta, Yetkiler tek bir elde toplanmakta ve denetim ortadan kaldırılmaktadır. Zeytin bir meyve değildir sadece; geçimdir, kültürdür, gelecek demektir. Zeytin ağacı taşınamaz, taşınsa da verim vermez. İtalya ve İspanya'daki örnekler bu gerçeği açıkça göstermektedir. Bu yasa teklifi, yalnızca doğaya değil, köylüye, üreticiye, hayvancılığa ve ülkemizin gıda güvenliğine de ağır darbe vuracaktır. 400 bin dönüm alanda milyonlarca zeytin ağacı tehdit altındadır. Mera alanlarının enerji bahanesiyle yok edilmesi, hayvancılığı ve dolayısıyla soframızdaki eti, sütü bile tehlikeye atacaktır. Bizler, bu ülkenin taşını, toprağını, ağacını emanet değil namus bilen bir anlayışın temsilcileriyiz. İYİ Parti olarak bu yasa teklifinin derhâl geri çekilmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde bu teklif Anayasa Mahkemesinden döner, kamu vicdanında mahkûm olur. Çünkü: Bu yasa kalkınma değil talandır, Yatırım değil yıkımdır, Hukuk değil keyfiyettir, Kamu yararı değil yandaş menfaatidir. Bu topraklar rantın değil, adaletin ve bereketin toprağıdır. Ve biz bu toprağın sesi, bu milletin vicdanı, doğanın bekçisi olmaya devam edeceğiz!”
Atakan Alkış
