Boğaz Medya İmtiyaz Sahibi İsmet Akıncı ile bir araya gelen Gider, yerel ve ulusal gelişmelerin ele alındığı ziyarette, son dönemde sıkça dile getirilen boykot çağrılarına sert tepki gösterdi. Ekonomik boykotların arkasındaki niyetin toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı bozmak olduğunu ifade eden Gider, özellikle yerli markaların hedef alınmasının düşündürücü olduğunu belirtti.
Gider, boykot çağrılarının temel hedefinin ekonomi üzerinden kaos yaratmak olduğunu ve yerli markaların hedef alındığını söyleyen Gider, “Muhalefet kaos arıyor. Çok net söylüyorum; iki boykottan bahsediliyor. Birincisi marka boykotu. Marka boykotu dedikleri markalara bakın tamamı yerli markalardan oluşuyor” dedi.
Espressolab örneği üzerinden açıklamalarda bulunan Gider; “Benim kahve zinciri alışkanlığım yok ama boykot yapacağız dedikleri Espressolab markasını incelediğimizde yerli bir marka çıkıyor. TRT kanalına boykot yapacağız deniliyor, o da devletin kanalı. CNN kanalına boykot yapmıyorlar ama CNN Türk’e boykot yapıyorlar. Özgür efendinin yerli ve milli olmakla bir problemi var. İnsanlar, tüketimden ya da üretimden gelen gücünü kullanmak için boykot yapabilir. Zaten iki gücümüz var bir üretim bir de tüketim. Bunlar için boykot yapılabilir ama birincisi sebep ve hak olmalı. İkincisi ise yöntem doğru olmalı. Burada sebep hak değil. Birisi çıksın desin ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde hırsızlık yok. Bu söylenenler yalandır. Eğer boykot bu sebeple yapılıyorsa, çıkalım konuşalım” dedi.
“Markaların tamamının yerli olması benim kanıma dokunuyor”
Boykotların ilk etapta markalar üzerinden başlatıldığını belirten Ayhan Gider, bu markaların neden hedef gösterildiğinin açık olmadığını söyledi. “Ben boykotu neden yaptıklarını da bilmiyorum. O markaların neye göre tespit edildiğini de bilmiyorum. Ama tespit ettikleri markaların tamamının yerli olması benim kanıma dokunuyor” dedi.
“İkinci boykot daha kötü”
İkinci boykotun ise ekonomik boykot olduğunu ve vatandaşları harcama yapmamaya teşvik ettiğini dile getiren Gider, bunun yerel esnafa zarar vereceğini belirterek şunları söyledi: “İkinci boykot daha kötü. Hiç harcama yapmayacağız, ülkenin ekonomisini kaosa sürükleyeceğiz diyorlar. Bunu düşman yapmaz. Çanakkaleli çarşıya çıkmayacak, alışveriş yapmayacak. Çanakkale’nin köftecisi zarar edecek, ayakkabıcısı, gazetecisi, marketçisi zarar edecek. Peki, kim kar elde edecek bundan? Bunda kimin karı var? Esprili konular vardır, nefesimi tutarak ölürüm de seni katil ilan ederim diye. Bunun peşinde misiniz? Sizin bir şey elde etmeniz için ülkenin kaosa mı gitmesi gerekir? Allaha şükür ki milletimiz bunlara prim vermedi. Üç beş kendini seçkinci gören kişiler dışında kimse bu boykotlara prim vermedi. Çarşıda ve pazarda herkes alışverişini yaptı. Onların dedikleri kaos oluşmadı.”
“Devletini ve milletini kaosa sokar mı bu millet?”
Gider konuşmasının sonunda; “Türk Milleti belirli özellikleri olan ve belirli özelliklerini bin yıllardır gelen gelenekleri ve kurallarıyla oturtmuş bir millettir. Tarihte devletsiz kalmamış ender milletlerden biridir. Devletini ve milletini kaosa sokar mı bu millet? Ama bu arkadaşlar bu milletten o kadar uzaklar ki… O kadar bu milletin dışındalar ki… Böyle saçma sapan işlere kalkışıyorlar” diye konuştu.
Atakan Alkış
