Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Çanakkale Uygulama Bilimler Fakültesi Sağlık Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ekrem Tufan üniversite yaşadıklarını paylaştığı sosyal medya hesabından ‘’ÇOMÜ'de işler o kadar saçma sapan yürüyor ki’’ diyerek paylaştı. Yönetime karşı ‘’Size karşı mücadele başlatıyorum. Hodri meydan! ‘’ diyen Tufan’a çok sayıda akademisiyken ve aydın arkadaşı destek verdi. 
 
 
Bir süredir Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinde yaşanan bir takım sorunlar nedeniyle, akademsiyenler arasında çok farklı tartışmalar yürüyor. Bunlar devam ederken bir soruşturma paylaşı bunların üstüne geldi Sosyal medyası üzerinden paylaşım yaparak bunları gözler önüne seren Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Yönetimi Bölümü- Sağlık Ekonomisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ekrem Tufan soruşturma açılmaı ile ilgili bir paylaşım yaptı, Rektör Prof.Dr. Sedat Murat’a da ‘’Sevgili hocam, benimle derdiniz nedir bilmiyorum ama bu nezaketsizliğinizin bende bir karşılığı var ve bunu size de göstermekten geri kalmayacağım.’’ diyeren net bir tavır gösterdi. 
 
 
 
İşte, Prof.Dr. Ekrem Tufan’ın o paylaşımının tamamı; ‘’Laçiner salıverildi ya hani, ÇOMÜ yönetimi ve kullanışlı aptallar her dönemin yalakaları sanırım onun şerefine benimle uğraşmaya başladı. İki kez inceleme yapılan ve soruşturmaya gerek yoktur yanıtı alanlar yılmamış ve yeni bir incelemeci atayarak üçüncü kez inceleme başlattılar. Eski belgeleri bilgilenme hakkımı kullanarak istedim ve belge verilmesini bekliyorum. Bu nedenle üçüncü incelemeciden ek süre istedim. Adam, yok illa 10 gün içinde yanıt vereceksin minvalinde yanıt göndermiş.ÇOMÜ'de işler o kadar saçma sapan yürüyor ki, geçen hafta bölümümüzün seminerlerinden birisinde Polifarma İlaç şirketinin insan kaynakları müdüresi ve ekibini Troya Kültür Merkezi'ndeki anfide ağırlıyorduk. Bir kız öğrenci içeri girdi, seminerin ortasında konuşmacıyı durdurup, Ekrem hoca burada mı, belge teslim edeceğim dedi. Fakülte dekanı ve dekan yardımcısı, bir anfi öğrenci ve konukların önünde düştüğümüz duruma bakın. Neyse, üçüncü incelemeci belgeyi memura vermiş o da bir öğrencinin eline tutuşturup, göndermiş. Git kızım sonra gel deyip, salondan gönderdik. Bu arada belge gizli ibareli ha. Bu haftanın başında üçüncü incelemecinin çalıştığı fakültede görev yapan bir memur arkadaş bu gizli belgeyi bana tebliğ edecekti ve cep telefonumdan arayıp, "gelip alır mısınız" dedi. Yahu bir memur işini yaparken profesörü ayağına çağırır mı? Bu nasıl bir üniversitedir. Dersimi bırakıp, memur arkadaşın ayağına gideceğim ve gizli ibareli belgeyi alacağım.. bak bak bak seeen! Elbette gitmedim ve bugün kampüste yakalayıp, teslim etti. ’dedi.
 
 
 
‘’Fetöcü rektöre karşı bile direnmiş bir kişiyim’’
 
 
Paylaşımın devamında Rektöre ithafen sözlerinde ise Tufan; ‘’Şimdi sözüm, AKP'nin tutup tutup gönderdiği rektör hocaya, "sevgili hocam, benimle derdiniz nedir bilmiyorum ama bu nezaketsizliğinizin bende bir karşılığı var ve bunu size de göstermekten geri kalmayacağım. Gayet iyi bildiğiniz gibi ben Fetöcü rektöre karşı bile direnmiş bir kişiyim. Size karşı da hakkımı aramaktan geri durmayacağım. Eften püften şeylerle bana ceza vermeye çalışan bir yönetiminiz var. Sonradan "benim haberim yoktu" deyip, işinden sıyrılmaya çalışmayın diye buradan yazıyorum. Bu haberi size Facebook'tan daha hızlı ulaştıracak insanlar olduğunu bildiğim için email ya da whatsapp mesajı göndermiyorum. Size karşı mücadele başlatıyorum. Hodri meydan! ’dedi. Paylaşım altında çok sayıda akademisyen destek mesajlarını Murat Tufana ifade etti.
 
 
 
 
 
Ibrahim Akın KAZANCI