Başkan Dr. Ayşe Güneş, mevcut cezaların caydırıcı olmadığını söyleyerek, sağlıkta şiddet yasası çıkarılmasını talep ettiklerini ifade etti.
14 Eylül günü Esenyurt Necmi Kadıoğlu Devlet Hastanesi’nin güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan, ‘sessiz olun’ uyarısı yüzünden bıçaklanarak öldürüldü. Motosiklet kazası geçiren M. B. ve Ç. K., kendi imkanlarıyla hastaneye gitti. Burada hastane personeliyle tartışmaya başlayan M. B. ve Ç. K., taşkınlığa devam edince güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan, "Sessiz olun. Başka hastalar da var" dedi. M. B. ve Ç. K., dışarı çıkıp araçtan aldıkları bıçakla Tuğrul Okudan’ı kalbinden yaraladı. Ağır yaralanan Okudan, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Şüpheliler gözaltına alınırken, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüphelilerin, birisinin 11 ayrı suçtan, diğerinin ise 27’den fazla suçtan sabıka kaydı bulunduğu öğrenildi. Geçtiğimiz gün Okudan’ın bağlı bulunduğu Özsağlık-İş Sendikası’nın İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Temel Yazıcı Esenyurt’taki hastanenin önünden açıklama yaparak, “Bu vandalların sokakta ve hastanede, halkın arasında ellerini kollarını sallayarak gezmeleri, ıslah edilmeden sokağa bırakılmalarının neresi normal?” sorusunu yöneltti. Hayatını kaybeden güvenlik görevlisi Okudan’ın ise, 1 buçuk ay önce evlendiği öğrenildi.
Olaya ilişkin sessiz kalmayan Çanakkale Tabip Odası da 14 Eylül’de Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi’nin önünde bir araya geldi. Tabip Odası; Tuğrul Okudan’a yapılan bu saldırıyı nefretle kınayarak, ailesine ve tüm sağlık emekçilerine başsağlığı diledi. Oda Başkanı Dr. Ayşe Güneş; hayatını kaybeden Okudan’a ve diğer sağlık şiddeti kurbanları için bir dakikalık saygı duruşunda bulunmaya davet etti.
Saygı duruşunun ardından açıklamayı okuyan Dr. Güneş, ”Güvenlik görevlileri her an sağlıkta şiddetle karşılaşma ihtimali olan sağlık emekçileridir. Sağlık ortamının farklı alanlarında biriken sorunlara karşı hak arama mücadelemizde olmazsa olmaz taleplerimizin başı tüm sağlık camiasını kapsayacak etkin bir sağlıkta şiddet yasasının yürürlülüğe girmesidir. Can güvenliğimiz sağlanmadan hizmet üretmek istemiyoruz. Her gün insanların sağlığı, hayatı için canla başla çalışırken kimsenin hedef tahtası olmak istemiyoruz. Sağlık alanında artan şiddet vakalarını, cinayetleri durdurmak için gerekli önlemleri almak, caydırıcı ceza ve yasaları uygulamak için neden bekliyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
CEZALAR CAYDIRICI DEĞİL
Okudan’ı katleden şüphelilerin suç kayıtlarını hatırlatan Dr. Güneş, “Hastanelerimiz özellikle acil servislerimiz bu saldırganların uğrak yeri olmaya devam ediyor. Alınmayan tedbirler, caydırıcılığı olmayan cezalar her gün sağlık tesislerimizde şiddete davetiye çıkarıyor.
Sağlık bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığımızı bir an önce sağlık tesislerimizin güvenliğini sağlayacak etkili ve caydırıcı önlemler almaya davet ediyoruz” dedi.
SAĞLIKTA ŞİDDET YASASININ ÇIKARILMASINI İSTİYORLAR
Bugüne kadar tabip odaları, sendikalar ve dernekler gibi pek çok meslek örgütü ile taleplerini sıraladıklarını söyleyen Dr. Güneş, iş bırakma eylemlerinden ve basın açıklamalarından bahsetti. Başkan Güneş öncelikli taleplerinin, çalışma alanlarının şiddetten arındırılması ve güvenli hale gelmesi için etkin bir sağlıkta şiddet yasasının çıkması olduğunu ifade etti. Güneş, “Sağlıkta şiddetin sona bulması için hiç vakit kaybetmeden, bir canımızı daha yitirmeden gerekli adımların atılmasını talep ediyoruz. Bizlerin güvenliğini sağlamaya çalışırken görevi başında hayatını kaybeden Tuğrul Okudan’ın ailesine, sevenlerine, çalışma arkadaşlarına başsağlığı diliyoruz” dedi.
“MESLEKTAŞLARIMIZIN YANINDAYIZ”
Açıklamasına devam eden Dr. Güneş, “Son dönem ek ödeme yönetmeliklerinin yarattığı eşitsizlikler, üniversite hastanelerinde çalışan meslektaşlarımızı, aile sağlığı merkezleri,112, toplum sağlığı, il ve ilçe sağlık müdürlükleri, temel tıp bilimleri gibi daha birçok alanı derinden etkilemektedir. Bu adaletsizliğin yükünü asistan hekimler başta olmak üzere, üniversite hastanelerinde çalışan meslektaşlarımızın taşımasını kabul etmiyoruz. Bu nedenle, bugüne kadar yapılan her türlü hak arama eylemini desteklediğimiz gibi üniversite hastanelerinde yapılacak ve 15-16 Eylül 2022 tarihlerini kapsayan hak arama eylemlerini de desteklediğimizi belirtmek isteriz. Eylemlere katılacak meslektaşlarımızın yaşayacağı her türlü sorunda yanlarında olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Bünyamin Nami Tonka
