İki günlük greve giderek iş bırakan Çanakkale Aile Hekimleri Derneği (ÇAHADER), dün, Çanakkale Halk Sağlığı Binası önünde basın açıklaması yaparak, “30 Haziran tarihli sözleşme ve ödeme yönetmeliği ile sayısız anti demokratik hükümler içeren yönetmeliğin, sendikal hakların da içinde olduğu birçok faaliyetlere izin vermemekte olduğu, aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının iş güvencesini ortadan kaldırdığı bir gerçektir. Pandemi döneminde tüm dünya hekimlerine yeni haklar tanınırken, bizler ceza yönetmeliği ile baş başa kalmış durumdayız, bu yönetmeliğin iptali talebimizdir” dedi.
 
 
Çanakkale Aile Hekimleri Derneği (ÇAHADER) iş bırakma eylemi gerçekleştiriyor. Eylemin başladığı 17 Şubat’ta, Çanakkale Halk Sağlığı Binası önünde basın açıklamasında bulunan Dernek, üye olduğu Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu’nun (AHEF) aldığını karar dâhilinde, 17-18 Şubat tarihleri arasında iş bırakma eylemi gerçekleştiriyor.
 
ÇAHADER adına açıklamayı okuyan Başkan Yardımcısı Engin Korkutan, ”30 Haziran tarihli sözleşme ve ödeme yönetmeliği ile sayısız anti demokratik hükümler içeren yönetmeliğin, sendikal hakların da içinde olduğu birçok faaliyetlere izin vermemekte olduğu, aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının iş güvencesini ortadan kaldırdığı bir gerçektir. Pandemi döneminde tüm dünya hekimlerine yeni haklar tanınırken, bizler ceza yönetmeliği ile baş başa kalmış durumdayız, bu yönetmeliğin iptali talebimizdir” şeklinde konuştu.
 
“CARİ GİDER ARTIŞLARI EN AZ YÜZDE 50 ARTIRILMALI”
 
Başkan Yardımcısı Korkutan, Aile Sağlığı Merkezlerinin, cari giderlerinin artış oranının düşük kaldığını belirterek, “Elektriğe, yüzde 220; doğalgaza, yüzde 148; akaryakıta, yüzde 120; SGK çalışanlarımıza yüzde 50 artarken bize ödenen cari giderlerin yüzde 31’de kalması, bu sistemin devam etmesinin mümkün olmadığını göstermektedir. Cari gider artışlarının ilgili kalemler dikkate alınarak en az yüzde 50 artırılması talebimizdir” ifadelerini kullandı.
 
“DİĞER ÜLKELERE NAZARAN 6 KATI İŞ YAPMAMIZA RAĞMEN KARŞILIĞINI ALAMAMAKTAYIZ”
 
Türkiye’nin sağlık çalışanlarının satın alma gücünün azaldığı tek ülke olduğunu söyleyen Korkutan, “Bütün ülkelerin iş yükünün artmış olduğu bu dönemde sağlık çalışanlarına ek haklar tanınmış, ek iyileştirmeler yapılmışken; biz ise diğer ülkelere nazaran 6 katı iş yapmamıza rağmen karşılığını alamamaktayız. Sağlıkta şiddetin önlenmesi için gerekli yasal düzenlemelerin de yapılması talebimizdir. Yapılacak yasal düzenlemeler ile sağlıkta şiddeti bitirecek adımların atılması talebimizdir. Yoğun iş yükü altında verdiğimiz hizmette gecikmeler yaşamakta ve şiddete maruz kalmaktayız. Bu sorunlara ivedilikle çözüm bulunması talebimizdir. Demokratik ve mali hakların geriye gittiğini gören hekimlerimiz, ülkemizi terk etmektedir. Bu gidişat şartlarının düzeltilip durdurulması talebimizdir” dedi.
 
“GREV SON ÇAREMİZ”
 
Yılda 3-4 bin hekimin yurtdışına gittiğini aktaran Korkutan, “Bizler gelecek kaygısı yaşamadan hak ettiğimiz ekonomik şartlarda halkımıza hizmet vermeyi istemekteyiz, aynı zamanda hak ettiğimiz emeklilik hayatını yaşamak istiyoruz. Bunun için ücret yönetmeliğinin düzeltilmesi talebimizdir. Bu konuda Bakanlıkla olan tüm diyaloglarımız yanıtsız kalmıştır. Son çare olarak sesimizi bu şekilde duyurmanın üzüntüsünü yaşamaktayız. Bu haklı taleplerimizde yanımızda olan halkımıza sendikalarımıza teşekkür ediyoruz” sözleriyle açıklamasını sona erdirdi.  Federasyon tarafından yapılan açıklamada, eylem sürecinin devam ettiği ve Aile Sağlığı Merkezlerinin 14-15-16 Mart tarihlerinde yeniden kapatılacağı duyuruldu.
 
Mine Yel