Çanakkale kıyı kesiminde suların çekilmesi tedirginlik yarattı. Suların gel—git olayından dolayı çekildiği belirtildi. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Doğan Perinçek, deniz çekilmesinin tek başına bir deprem habercisi olmadığını söyledi.
 
Balıkesir’de gerçekleşen ve 4,7 büyüklüğünde hissedilen deprem, Çanakkale’de de hissedilmişti. Su çekilmesinin deprem habercisi olduğu düşünülürken, ilçenin sahil kesimlerinde ve şehri ortadan ayıran Sarıçay’da gözlemlenebilen suların çekilmesi, Çanakkalelileri tedirgin etti. Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Doğan Perinçek, bu durumu değerlendirdi. Doğan Perinçek, önceki yıllarda daha fazla çekilmenin Güzelyalı taraflarında olduğunu hatırlatarak, “Ay'ın gelgit etkisiyle oluşuyor. Aslında bizim iç denizlerimizde bu olay çok nadir görülüyor. Gecen sene Kuzey Marmara kıyılarında, birkaç sene önce Güzelyalı kıyılarında görülmüştür. Kepez’de bu çok sınırlı, deniz çekilmesi yanında herhangi bir yerde sıcak su çıkışı olsaydı; o zaman deprem aklıma gelirdi ama sadece deniz çekilmesi olması depremi asla çağrıştırmıyor” dedi.
 
DENİZLERİN ÇEKİLME SEBEBİ
 
Türkiye'de özellikle ilkbahar ve sonbaharda Marmara bölgesinde deniz sularının çekilmesi sıkça karşılaşılan bir durumdur. Ancak vatandaşlarda ‘deprem habercisi’ algısının oluşması, bu konuda bir bilgi eksikliğinin olduğunu göstermektedir. Aslında bu olay meteorolojik hadiselerin günlük yaşam biçimlerini asırlardır nasıl etkilediğini daha iyi anlamak bakımından son derece önemli ve basit bir örnektir. Dünyanın bazı bölgelerinde belli zamanlarda yaşanan bu türden olaylar incelenirse; atmosfer basıncı ve rüzgâr, deniz yüzeylerinin şekillenmesinde oldukça önemlidir. Atmosfer basıncının her yerde eşit değerde olması ve Rüzgârın her yerde sakin olması, su yüzeyinin bir düzlem şeklinde sabit kalmasını sağlayacaktır. Bu durum gerçek Atmosferde mümkün olan bir durum değildir. Dünyanın yuvarlak yapısı, güneşe karşı noktasal konum farklıkları ve bakı farklılıkları, deniz kara dağılışı, arazi kullanımında farklılıklar, ormanlar alanları ve orman çeşitleri, nem yoğunluğundaki farklılıklar, toprak türü ve yükselti farkları gibi onlarca neden homojenliği bozan en temel faktörlerdir. Böyle bir durumun olması dünya ve insanlık için son derece önemli ve faydalı bir durumdur. Aksi takdirde atmosferde hiçbir meteorolojik hadise gerçekleşmezdi. Bu durumu şekil olarak göstermek gerekirse en iyi gösterimi aşağıdaki gibidir.
 
Mine Yel