Yıllardır hakları elinden alındığı için emekli olamayan Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT), CHP’nin de desteği ile 81 İlde Eş Zamanlı olarak meydana çıkarak haklarının geri verilmesini istedi. EYT Çanakkale Şubesi Başkanı Murat Çağlayan “Yıllarca sıranın bize gelmesini bekledik, hep umut ettik. Bizler artık seçim yatırımı, seçim malzemesi veya seçim vaadi olmak istemiyoruz. Bugün EYT’liler, siyasetçiler için bir oy potansiyeli olarak düşünülecekse, EYT sorununu ve yarattığı mağduriyeti görmezden gelerek kaale almayanlar, seçim beyannamelerinde yer verip unutanlar, sıraya koyup oyalayanlar bilmelidir ki yarın sahaya indiklerinde siyaset yapmakta zorlanacaklardır. Bizi anlayan, bizi dinleyen, bize çözümleriyle gelenlerle; kısaca ‘Yanımızda Olanın Yanındayız’ söylemlerimizle buradayız” dedi.

Hükümetin 2022 asgari ücret zammı ve 3600 ek göstergeyi masaya getirmesinin ardından EYT’liler için düzenleme yapılacağı da gündeme taşınmıştı. Ancak EYT umutları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılan “Bakanlığımızın öncelikli gündeminde EYT ile ilgili bir çalışma bulunmamaktadır” açıklamasıyla bir kez daha suya düştü. Bakanlığın açıklaması sonrası EYT'lilerin hakları için CHP il örgütleri ve CHP emek büroları, 81 ilde eş zamanlı olarak basın açıklaması gerçekleştirildi. 
 ‘EYT’’lütuf değil kazanılmış haklarını istiyor’ diyerek 81 ilde gerçekleştirilen Basın açıklaması Çanakkale’de de Cumhuriyet Meydanında gerçekleştirilen Basın açıklamasında  Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural, Merkez İlçe Başkanı Süleyman Erte, İl Kadın Kolları Sibel Erol, Emeklilikte Yaşa Takılanlar Derneği Başkanı Murat Çağlayan ve çok sayıda vatandaş katıldı.

CHP Basın Sözcüsü Hüseyin Çay ve EYT Çanakkale Şubesi Başkanı Murat Çağlayan’ın birere açıklama yaptı. İlk açıklamayı yapan CHP’li Çay; “Emeklilikte Yaşa Takılanlar, 22 yıldır anayasal emeklilik haklarının verilmesi için mücadele ediyor. Emeklilikte Yaşa Takılanlar lütuf değil kazanılmış haklarını istiyor. 1999 yılında yapılan değişiklikler ve 2008 yılında yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Yasası ile emeklilik yaşı ve prim ödeme gün sayısı kademe kademe arttırıldı. Bunun sonucunda ülke tarihinin en büyük hak gasplarından biri ortaya çıktı. İlk sigorta girişi 9 Eylül 1999 öncesi olup, emeklilik için gereken sigortalılık süresi ve prim gün sayısını dolduran çalışanların emeklilik hakları ellerinden alındı ve yıllar sonraya ötelendi. 1998 yılında işe başlayan bir çalışan 2023 yılında emekli olma hakkına sahipken emeklilik hakkı 15 yıl sonraya, yani 2038 yılına ertelendi” dedi.
İKTİDARIN KURDUĞU DÜZEN BEŞ MİLYONA YAKIN VATANDAŞIMIZA ADETA ‘SEN YOKSUN’ DİYOR
Emeklilikte Yaşa Takılanlar, yaş engeliyle birlikte bir de AKP-MHP engeline takılıyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu mağduriyete son vermek için attığımız her adımda, karşımızda AKP-MHP ittifakını gördük. TBMM’de, Emeklilikte Yaşa Takılanların kazanılmış haklarına kavuşabilmeleri için verdiğimiz tüm kanun teklifleri AKP-MHP oylarıyla reddedildi. İktidar EYT mağdurlarına ‘Daha gençsin, emekli olamazsın’ diyor. Öte yandan işverenler ise ‘Sen yaşlısın, sana iş veremem’ diyor. İktidarın kurduğu düzen beş milyona yakın vatandaşımıza adeta ‘Sen yoksun’ diyor. Öte yandan, emeklilik hakkı elinden alındığı için halen çalışmak zorunda olan vatandaşlarımız iş cinayetlerinde can vermeye devam ediyor. 2013 yılından bugüne emeklilik yaşı gelmiş olduğu halde emekli olamayıp çalışan 2 binden fazla işçi, iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bir başka deyişle EYT’liler sadece açlıkla değil; iş kazaları ve iş cinayetleri ile de sınanıyor. Bu ağır tabloya karşın AKP Genel Başkanı Erdoğan, EYT’lileri ‘Ülke ekonomisini çökertmeye dönük nasıl bir adım olduğunu herkes kabul edecek ve bunun karşısında durmaya başlayacaklar’  diyerek hedef göstermeyi tercih ediyor.

“4 MİLYONDAN FAZLA EMEKLİMİZ GEÇİNEBİLMEK İÇİN YA BİR İŞ ARIYOR YA DA BİR İŞTE ÇALIŞIYOR”
Çay, konuşmasının devamında “Erdoğan emeklilik hakkını isteyen vatandaşlarımızı ülke ekonomisini çökertecek bir yük olarak gördüğünü söylüyor! 20 yılda faiz lobilerine her ay 2 milyar 271 milyon 284 bin dolar faiz ödeyen iktidar, söz konusu kazanılmış emeklilik hakkını isteyen vatandaşlar olunca ülke ekonomisinin çökeceğini söylüyor. İktidar bir gecede dolar milyarderi yaptığı yandaşlarına hazine garantili faiz vaat ederken vatandaşların emekliliğini bir hak olarak dahi görmüyor. 46 yaşında emekli olan AKP Genel Başkanı, milyonlarca vatandaşa mezarlıkta emekliliği reva görüyor, ‘38 yaşında emekli olan biri 40 sene devletten maaş alacak. Böyle bir uygulama olamaz’ diyor. Erdoğan EYT’lileri hedef alırken ‘İskandinav Ülkeleri bu modelle battı’ diyor. Oysa o İskandinav ülkelerinin emeklilerine en iyi yaşam koşullarını sunan ülkeler olduğunu söylemiyor. İskandinav ülkelerine gitmeye gerek yok! Türkiye’de yaklaşık 7,9 milyon emekli asgari ücretin altında aylıkla açlık sınırının altında yaşıyor. 4 milyondan fazla emeklimiz geçinebilmek için ya bir iş arıyor ya da bir işte çalışıyor. 40 yıl hizmeti olan emeklilerimiz kuru ekmeğe muhtaç durumda” dedi.
“HEMEN SEÇİM, DERHAL SEÇİM İSTİYORUZ”
Çay,  “EYT’liler kazanılmış haklarını talep ederken iktidar her defasında EYT mağdurlarının talepleri ile adeta alay ediyor. İktidarın havuz medyası her gün EYT müjdesi veriyor; iktidar yetkilileri ‘Sorunun çözümü için çalışma başlattık” diyordu. Ama en sonunda yine dönüp dolaşıp ‘Böyle bir gündemimiz, çalışmamız yok’ deme cüretini gösteriyorlar. EYT’liler artık iktidarın yalanlarını dinlemek istemiyor. EYT’liler ekonomiye zarar verecek kişiler olarak hedef gösterilmeyi değil, gasp edilen emeklilik hakkını istiyor. EYT’liler onlarca yıllık hizmetin ardından iş cinayetlerinde can vermek istemiyor. EYT’LİLER bu ülkenin eşit vatandaşları olarak kamusal sağlık hizmetinden yararlanmak istiyor. Kısacası EYT’liler yıllardır yaşadıkları hak kayıplarını ve mağduriyetleri giderecek yasanın çıkmasını istiyor!  Talepleri iktidar tarafından yok sayılan ve toplumda hedef gösterilen EYT’liler bu büyük hak gaspına CHP iktidarında son verileceğini biliyor. Cumhuriyet Halk Partisi olarak Türkiye’nin dört bir yanından, emeklilerimiz ve emeklilikte yaşa takılan vatandaşlarımız için yapacağımız düzenlemeleri burada bir kez daha dile getiriyoruz: EYT’lilerin geçmişe dönük emeklilik haklarını teslim edecek, yıllardır süren bu hak gaspına son vereceğiz. En düşük emekli aylığını asgari ücrete eşitleyeceğiz. Emekli aylıklarında iyileştirmeler yapacak, aylık bağlama oranlarını eski düzeye çekecek, güncelleme katsayısında milli gelir artışının tümünü dikkate alacağız. Emeklilerimizin yıllardır beklediği ‘İntibak Yasası’nı derhal çıkartacak ve emekli aylıkları arasındaki eşitsizliklere son vereceğiz. Rantçıya, faizciye çalışan iktidar EYT sorununu çözmüyor, biz çözeceğiz! Sözümüz söz! Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, Anayasamızın temel bir ilkesi olan sosyal devleti tüm toplum için hayata geçireceğiz. Emeklilikte Yaşa Takılanlar ve tüm emeklilerimizin yıllarca hizmet ettikleri ülkelerinde hiçbir hakları gasp edilmeden, refah ve huzur içinde yaşayacağı bir ülkeyi hep birlikte kuracağız.  Bir avuç yandaşına devletin Hazinesini teslim edip EYT’lilere ve halka sırtını dönen Saray hükümeti ile Türkiye’nin kaybedecek bir günü daha kalmamıştır! Başta EYT olmak üzere tüm sosyal sorunların çözümü için hemen seçim, derhal seçim istiyoruz” dedi.

 YANIMIZDA OLANIN YANINDAYIZ
Emeklilikte Yaşa Takılanlar Çanakkale Şubesi Derneği Başkanı Murat Çağlayan şunları söyledi:
Çağlayan, konuşmasının başında EYT’nin kuruluş süreci ve yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgiler vererek  “Kurumsal bir şekilde  İlk olarak İstanbul'da; 2015 yılında; Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin kurulması ile başlayan haklı mücadelemiz, kısa süre içinde ülke genelinde teşkilatlanmış farklı illerde de aynı isimle sosyal yardımlaşma ve dayanışma dernekleri kurulması ile devam etmiştir. Başkanı olduğum Çanakkale Emeklilikte Yaşa Takılanlar  Derneği de bu teşkilatlanma sırasında 2019 yılında kurulmuştur. 2020 yılına gelindiğinde mücadelemiz federasyonlaşma sürecini tamamlayarak; tek bir çatı altında EYT Federasyonuna dönüşmüştür. Federasyon Başkanımız Gönül BORAN ÖZÜPAK' ın önderliğinde, yasaların bizlere sağladığı demokratik haklarımızı kullanarak, kırmadan dökmeden, örnek teşkil eden ve tarihe geçecek olan hak arama mücadelemizi sürdürüyoruz. Her platformda EYT mağduriyetini anlatmaya devam ediyoruz. Altını çizmek isterim ki Bizler kimseden bir lütuf ve ya bir hibe talep etmiyoruz, etmedik.  Emeklilikte Yaşa Takılanlar olarak 8.EYLÜL 1999 tarihinde çıkarılan 4447 sayılı yasanın geriye ALEHTE işletilmesinin iptalini, ilk işe giriş tarihimizdeki iş akdinin yerine getirilmesini ve aylık bağlama oranlarının düzeltilerek insan onuruna yaraşan emekli maaşlarının olmasını talep ediyoruz. Şimdi sormak isterim, 2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı yasanın içindeki Çalıştıkça fazla prim ödedikçe düşen emekli maaşı sistemini, asgari ücret altında bağlanan emekli maaşlarını, daha doğrusu emekli harçlıklarını, %28 e kadar düşürülen aylık bağlama oranlarını çocuklarımıza ve gelecek kuşaklarımıza miras mı bırakacağız? Sormak isterim? Bizler emekli adaylarıyız. Asgari ücret altında ve 2 bin 500 TL ye tamamlanacak olan en düşük emekli maaşlarıyla çocuk mu okutabileceğiz ev mi geçindirebileceğiz? Altını çizerek ifade etmek isteriz ki bizler siyaset yapmıyoruz ama siyaset bizim için mücadele ettiğimiz bir zemindir. İşimiz siyasilerledir. Kurumsal mücadelemizle toplumsal bir  sorun olduğu kabul edilen EYT sorununun çözüm merci siyaset zeminindedir. Bu sebeple bizi anlayan, bizi dinleyen, bize çözümleriyle gelenlerle; kısaca ‘Yanımızda Olanın Yanındayız’ söylemlerimizle buradayız” dedi.
BİZLER ARTIK SEÇİM YATIRIMI, SEÇİM MALZEMESİ VEYA SEÇİM VAADİ OLMAK İSTEMİYORUZ”
EYT Çanakkale Şubesi Başkanı Murat Çağlayan “Çözüm yolu siyaset zemininde olmasına rağmen; siyaset mekanizmasının EYT meselesine bakış açısı maalesef yanlış bir yöndedir. Bedeli zaten yıllar içinde emekçiler tarafından fazlasıyla peşinen ödenmiş bir hak için, oturup maliyet hesapları yapmak, yük, erken emeklilik, çift dikiş, boş işler algısı oluşturmak ve adeta bu iş bize kaça patlar acaba demek, sabah başka akşam başka beyanatlar vermek, bizler açısından garabettir. Adaletin ve mağduriyetin maliyeti olmaz.  Zamanında alınan yanlış ekonomik kararların faturası biz EYT lilere kesilemez. Biz Milletiz. Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlarıyız. Hak olan hak sahibine kayıtsız ve şartsız şekilde teslim edilmelidir. Devlet millet için vardır. Siyaset yapanlar eğer bir maliyet hesabı yapacaklarsa; sigortalılık süreleri ve prim ödeme günleri açısından yasada talep edilenin 2 katı çalışma sürelerine, primlerine sahip oldukları halde; EYT'lilerin kavuşamadıkları emekliliklerinin, ailelerine olan maliyetleri hesaplanmalıdır. Mağduriyetler gün ve gün artarak devam etmektedir. Unutulmamalıdır ki geciken adalet de bir nevi adaletsizliktir.  Toplum vicdanında da kabul görmüş, Türkiye' nin en büyük sosyal yarası olan EYT meselesinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı' nın ‘öncelikli’ gündeminde yer almıyor olması ve bunun da açıkça ifade edilebiliyor olması gerçekten de anlaşılır bir mesele değildir. Ama gelin görün ki Türkiye’nin kangren halini alan hak gaspı, iktidar tarafından görmezden gelindi ve Gelinmeye de devam ediyor. Yıllarca sıranın bize gelmesini bekledik, hep umut ettik. Bizler artık seçim yatırımı, seçim malzemesi veya seçim vaadi olmak istemiyoruz. Bugün EYT’liler, siyasetçiler için bir oy potansiyeli olarak düşünülecekse, EYT sorununu ve yarattığı mağduriyeti görmezden gelerek kaale almayanlar, seçim beyannamelerinde yer verip unutanlar, sıraya koyup oyalayanlar bilmelidir ki yarın sahaya indiklerinde siyaset yapmakta zorlanacaklardır. Bilinmelidir ki Bizler hem kendi, hem de çocuklarımızın geleceği için mücadele ediyoruz. Haklarımızı alana kadar da mücadelemize devam edeceğiz. Anamızın ak sütü kadar helal olan, Anayasanın eşitlik ilkesiyle de hakkımız olan Emeklilik hakkımıza, insanca yaşamaya imkân tanıyacak maaşla kavuşmak mücadelemizin temel taşıdır.  Çanakkale Emeklilikte Yaşa Takılanlar Derneği olarak; EYT meselesinin bir kez daha farklı bir platformda dile gelmesi konusunda; bu etkinliği düzenleyerek bizleri davet edip desteklerini esirgemeyen her zaman yanımızda olan CHP Genel merkez ve Çanakkale  İl teşkilatı yönetimine teşekkürlerimizi sunarken; bundan sonra da bu şekilde davet edildiğimiz, organize edilecek benzer etkinliklerde mağduriyetimizi haykırmak ve duyurmak  adına bulunacağımızı, yanımızda olanın yanında olacağımızı ifade etmek istiyorum.  Artık somut adımlar atılarak bu sorunun ivedikle sosyal devlet anlayışıyla çözülmesini, yine yeniden tekrarlıyor ve talep ediyoruz” dedi.
Muzaffer Cirtel