Ayvacık ilçesine bağlı Tuzla Çayı’nda peş peşe meydana gelen balık ölümleri, gözleri bir kez daha bölgedeki çevre katliamlarına çevirdi. Bölge halkı, peş peşe kurulan Jeotermal Enerji Santralleri’nin (JES), tarımı bitirdiğini belirterek, balık ölümlerinin sebebinin de JES’lerin atıklarını çaya atması sonucu meydana geldiğini belirtti.  Çevreyi ve doğayı korumak için kurulan Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği yöneticileri, yılladır JES’lerle mücadele ettiklerini belirterek şimdiye kadar engel olamadıklarını söyledi.
 
Özellikle domatesi ile nam salan Tuzla bölgesi, kısa süre önce balık ölümleri ile gündeme geldi. Tuzla köyündeki çayın yüzeyi ve denizle birleştiği kumsalda çok sayıda ölü balık görüldü. Balık ölümleri paniğe neden olurken , İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri balık ölümleri ile ilgili inceleme başlattı. 150- 200 adet balığın öldüğü belirtildi. Bölgede geçen yıl da balık ölümlerinin yaşandığı belirtildi.
 
JES’LER TARIMI BİTİRDİ
Gülpınar ve yöresinde, sürdürülebilir bir yaşam oluşturmak için çalışmalar yapmayı amaçlayan bir kuruluş olan Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği 2014 yılında kurularak faaliyete başladı. 2017 yılında dernek başkanı olarak Gönül Işık seçildi. Eski başkan Gönül Işık, göreve geldiği 2017 yılından beri Gülpınar ve çevresinde doğanın korunması ve tahribatın önlenmesi adına bir dizi faaliyet gerçekleştiriyor. Derneğin şu anki başkanı ise Şerife Sümer. Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği adına Dernek başkanı, yönetim kurulu ve üyeleri bir dizi çalışma yapmaya devam ediyor.  
Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar Köyü’nde toplu balık ölümleri çevre sakinlerini dehşete düşürdü. Daha önce de JES kurulması için halkın birçoğunun geçim kaynağı olan zeytinliklere göz dikilmişti. Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği’nin çabaları ile organik zeytinciliğinin önemli bir yeri olan Gülpınar köyünde JES kurulmasına karşı çıkıldı. Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği Eski başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gönül Işık,  tüm çabalara rağmen JES’lerin kurulduğunu ifade etti.  Işık, daha sonra bölgeye bir JES daha kurulmak istendiğini belirtti.
Bir şirket tarafından JES kurulmasına karşı olarak Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği tarafından yürütmenin durdurulması ve projenin iptali talebi ile dava açtıklarını söyledi. Görülen davada işletmenin çalışmaya geçmesi durumunda, çevreye olacak etki ve yapılan yatırımlar açısından telafisi güç veya imkansız zararların doğabileceği gerekçesi ile yürütmenin durdurulmasına karar verildi.

BALIK ÖLÜMLERİNİN SEBEBİ JES’LER
Öte yandan balık ölümlerinden önce pek çok kez atıkların çaya atıldığını kaydettiklerini Nisan ayında şikayetlerini önce CİMER’e ardından Çevre Ve Şehircilik Müdürlüğü’ne ve son olarak karakola müracaat ederek dile getirdiklerini paylaşan Işık, santralin şikayeti haber aldıktan sonra atıkları çaya akıtmayı kestiğini iddia etti.
Gönül Işık, JES’lerin bölgeye kurulması ile ilgili çok kez mahkeme açtıklarını belirterek, “Biz çok kez denk geldik, santralin atıkları arıtması gerekirken, maliyeti az olduğu için gece tuzla çayına akıtıyorlar. Bölgedeki balık ölümlerinin de sebebi budur’’ şeklinde konuştu. ‘’Balık ölümlerinin sebebi JES’ler’’ dedi. Bölgede aktif bir şekilde meyvecilik yapıldığını fakat JES’lerden sonra üretilen meyvelerin de verimsiz olmaya başladığını belirtti.

JEOTERMAL ENERJİ NEDİR?
Toprağın altında mağmaya yakın olan bölgelerde depolanmış yüksek sıcaklık ve basınca sahip ısı enerjisidir. Sürdürülebilir ve az maliyetli enerji üretebilen jeotermal santralleri havayı kirletmediği ve radyasyon yaymadığı için “temiz enerji” olarak biliniyor.
Ne var ki jeotermal enerjinin sondajı sürecinde ekosistemin bozulması, jeotermal sıvının su ve toprağı kirletmesi, hatta arazinin çökme riski de söz konusu. Jeotermal akışkanın bir nehre ya da denize bırakılması durumunda ise su canlıları ve bitkiler zehirlenebilir, santrallerin soğutma kulelerinden verilen buhar ve içerdiği toksik maddeler çevredeki ağaçlara zarar verir. Ayrıca jeotermal enerji amaçlı yapılan kazıların depremleri tetikleyebileceği de bilinmektedir.
MTA (Maden Teknik Arama) tarafından yapılan çalışmalara göre, Türkiye, özellikle Batı ve Orta Anadolu’da, zengin jeotermal enerji kaynaklarına sahip.

Arzu Baladur