Dünya’da sadece Ege Bölgesinde üretilen Türkiye’nin üretim payı %92 olan Çam Balı, kesilen ormanlar ile üretimi tehlikeye düşüyor. Muğla ve Çanakkale’de arıcıların yoğun olarak ürettiği Çam Balı, coğrafi işaret alma yolunda hızla ilerlese de Orman Bölge Müdürlüğünün ‘Kesim zamanı geldi’ diyerek kestiği çamlar, Bal üretimini zor sokuyor. Çanakkale Arıcılar Birliği Başkanı Cahit İleri “Çam balı üretim alanlarını koruma altına alırsak hem bölgemizdeki bir değeri kormuş  Bizim için önemli bir proje ama Orman Bölge Müdürlüğü ile istediğimiz seviyeye gelemedik. Bu alanların kesilmemesi gerekiyor. Bu alanların kesim programlarından çıkarılması gerekiyor” dedi.
 
Son yıllarda oluşturulan bal ormanları ile Türkiye’de bal üretiminin arttırılması sağlansa da Çanakkale’de bu tür girişimler çok az sayıda gerçekleştiriliyor. Üstelik Çanakkale’nin bir çok yerinde ‘ kesim zamanı geldi’ diyerek kesilen ormanlar, Coğrafi işaret alma yolunda hızlı adımlarla ilerleyen Çam Balının üretim alanlarını yok ediyor. Bu konu ile ilgili bir açıklama yapan Çanakkale Arıcılar Birliği Başkanı Cahit İleri, yaptığı açıklamada ilk olarak coğrafi işaret çalışmalarına değinerek, Çanakkale Ticaret Borsası ile yapılan bir değerlendirme toplantısı hakkında bilgiler verdi. İleri  “Yaptığımız toplantının özü; çam balına uluslararası coğrafi işaret almak için başlatılan bir projenin ön ayağı. Bu projede Çanakkale dışında 8 il var. Bunlar çam balı üreten iller. Çam balına şöyle bir baktığımız zaman dünyada çam balı üreten alanlar Marmara ve Ege bölgesidir. Ege’ye sınırı olan yerler dünya çam balı üretiminin yüzde 92’si Türkiye’de, yüzde 8’i de Yunanistan’da. Başka tarafta çam balı üretilmiyor. Çam balının diğer ballardan farklı, mineral, madde bakımından diğer ballardan zengin. Tercih edilen bir bal. Bizim ülkemizde ihraç ürünü. Dünyada olmayan bir balı ülke olarak üretiyoruz. Dünyaya biz veriyoruz. Ama bu balın bize ait olduğunu, uluslararası bir coğrafi işaretle ispatlamak istiyoruz.  Dolayısıyla arıcılarla bu projeyi yürüten elemanları bir araya getirmek istiyoruz” dedi.
 
Coğrafi İşaret Almak İçin Adım Adım Yürüyoruz
 
Programda coğrafi işaret alabilmek için Çam Balının nasıl yol alması gerektiği hakkında arıcılardan bilgi alındığını belirten Cahit İleri “Projenin içerisinde bizler, Türkiye Arıcılar Birliği, Uluslararası Gıda Örgütü, Türkiye koordinasyonunu sağlayan Bursa Uludağ Üniversitesi’nde Tarım Ekonomisi Bölümü’nden Doç. Dr. Sertaç Dokuzlu hocamız var. Biz aracılarla proje yürütücülerini bir araya getirdik. Burada amaç çam balı nasıl üretilecek, coğrafi işaret kapsamına nasıl alınacak, çam balının standardı nasıl belirlenecek, bundan sonraki aşamalarda neler olacak bu konularda açıklamalar yapıldı. Arıcıların yapacakları şeyler konuşuldu. Arıcılar bu konudaki görüşlerini paylaştılar. Bu proje adım adım yürüyor. Bundan sonraki aşamada çam balının kriterleri bir kez daha bu proje kapsamında belirlenecek” dedi.
 
Coğrafi İşaretle Bala Kimlik Kazandıracağız
 
Yapılan projenin ardından alınacak coğrafi işaret dünyada sadece Türkiye ve Yunanistan’da üretilen Çam Balının kimliğe kavuşacağını belirten Cahit İleri “Çam balı üretim alanlarından çıkan balların coğrafi işaret kapsamına alındığında bala kimlik kazandırılacak. Bu kimlik tescillenecek. Bu proje kapsamında çam balı üreten ve bu projeye dahil olan kişilerin ürettiği ürünler kontrolden geçecek ve çam balı değerlerini taşıyıp, taşımadığına bakılacak ve üretilen ürünler bozulmayacak şekilde kapağı mühürlenecek. Bu kişiler ürünlerini istediği yere satılabilecekler. Çam balı bu proje kapsamında tescil edilmiş olacak. Satışı, kullanımı kolaylaşacak. Tescillenmesiyle en azından güvence altına girecek. Uluslararası düzeyde bunu yaptığımız zaman balı alanlar, kullananlar coğrafi işareti gördükleri zaman gönül rahatlığıyla çam balını alıp kullanabilecekler. Hem kaliteli bir üretim yapmayı hedefliyoruz, hem de çam balına kayma değer yaratmak istiyoruz. Coğrafi işaret kapsamına girdiğinde ister istemez ürünün kimliği, standardı belli oluyor. Dolayısıyla çam balı tüketenler şüphesiz bu mühürlü olan tenekelerden, kaplarda alıp kullanma şansına sahip olacaklar” dedi.
 
Orman Bölge Müdürlüğü Kesiyor, Bal Ormanları Yok Oluyor
 
Bal üretimi için ağacın yaşının ilerlemiş olması gerektiğini hatırlatan, ancak orman Bölge Müdürlüğünün ‘Kesim zamanı geldi’ diyerek ormanları keserek bal üretim alanlarını yok ettiğini belirten Cahit İleri “Orman Bölge Müdürlüğü, özellikle çam balı üretim alanlarının ‘kesim zamanı geldi’ diyerek ‘üretim alanlarının angajman planlarında kesimi görülüyor’ diyerek kesiyor. Orman Bölge Müdürlüğü ’nün yaptığı planlara göre kesildiği zaman bu ağaçlar yok oluyor. Çam balı üretim alanları her geçen gün azalıyor. Her çam bal vermiyor. Çamda mutlaka pamuklu koşnil veya dünyadaki ismiyle  ‘Hellenica’ adı verilen bir böcek yaşıyor. Bu böcek çam balını yapıyor. Bu böcek her yerde yaşamıyor. Her çamda da yok. İlimizde de çok kısıtlı bölgelerde var. Bu bölgelerinin koruma altına alınması gerekiyor. En büyük sıkıntımız bu. Çam balı üretim alanlarını yok edersek, coğrafi işaretin bir anlamı olmayacak. Bu coğrafi işaretle beraber özelikle Orman Bölge Müdürlüğü’nden ricamız bu alanların koruma altına alınması, en azından çamların kesim yaşının 140 yıla çıkarılmasını istiyoruz. Biz bu çamlardan daha uzun süre bal almamız gerekiyor. Bu Çanakkale için çok acil ve önem arz eden bir konu.  Ormanlar ister istemez kesiliyor, yenileniyor.  Çam balı üretim alanlarını koruma altına alırsak hem bölgemizdeki bir değeri kormuş olacağız, hem ihraç ürünümüzü arttırmış olacağız, hem de çam balının insan sağlığına getirdiği faydalarla yüzlerce, binlerce insana şifa kaynağı olacak. Bizim için önemli bir proje ama Orman Bölge Müdürlüğü ile istediğimiz seviyeye gelemedik. Bu alanların kesilmemesi gerekiyor. Bu alanların kesim programlarından çıkarılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
 
“Çam Balı Üretimi İçin Muğla’da Uygulanan Yöntemi Çanakkale’de İstiyoruz”
 
Hen insan yaşamına hem de Arıların bal üretimini sağlayan çamlarda bulunan böcekten bahseden Cahit İleri“ ‘Helenica’ dediğimiz böcek yavaş ilerleyen, bir ağaçta varsa 4-5 metre yakınındaki ağaca kadar ulaşabilen, yayılımı çok hızlı olmayan bir böcek. Bu böceğin görüldüğü alanlarda, çam balı üretilen yerlerde korunması,  hem insan sağlığına katkı, hem arıcıya istihdam, hem bölgemiz açısından marka bir ürünün korunması anlamına geliyor. Muğla yöresinde aynı çam balı üretim alanlarında bulunan çamların kesim yaşı 140 yıla çıkarıldı. Orası Türkiye Cumhuriyeti’nin bir ili. Biz aynı uygulamaya burada istiyoruz. Farklı bir uygulama istemiyoruz. Dolayısıyla biz bu çamlardan daha fazla bal alabilmek için bu çamların ayakta kalması lazım. Çünkü çamın verdiği bal onun kereste değerine eş değer. Her yıl kesilmiş kadar gelir elde ediyoruz. Onun ayakta kaldığı her yıl çam kesiliyormuş gibi gelir elde ediyor. Muğla bu şekilde bir çözüm üretmiş. Bizim de çözmemiz lazım. Aynı ülkenin iki farklı iliyiz. Ama uygulamalar farklı. Bizim açımızdan son derece üzüntü verici şeyler. Bunu düzeltmemiz lazım” diyerek açıklamasını sonlandırdı.
 
Haber Merkezi