Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, köye atanan ziraat mühendislerinin üreticinin yanında olması gerektiğini vurgulayarak, “ Ben iyi niyetli insanların, üreticiye yardımcı olacak insanların çoğalması noktasında adımlar atılması gerektiğini düşünüyorum. 40 derece sıcağın altında, sıfır derece soğukta üreticiyle beraber olmanın yükünü omuzlarında hissetmesi gerekir” dedi.

Bu yıl Çanakkale’de domates üreticisi çok zor dönemler yaşadı. Birçok çiftçinin bilinçsizce tarlasına yaptığı domates dikimi nedeniyle fiyatlar oldukça aşağı indi. Tüketici domates fiyatlarının düşük olmasından memnun olurken, bu fiyatlardan üretici mağdur durumda. Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, bu durumun plansız dikimden kaynakladığını söyleyerek, “Devlete çalışan ne kadar konunun muhatabı kişi varsa devletle üreticiyi barışık tutacak. Üreticiye daha iyi hizmet, daha kazançlı yapabilir noktasında, üreticinin sorunlarını nasıl yok edebilirim noktasında çalışmalar yapması gerekiyor. Devletin köyleri göndermiş olduğu ziraat mühendislerinin yapacağı işler bunlar. Ama ne yazık ki onları köylerde tutamadık biz” ifadelerini kullandı.
 
SOĞUKTA DA, SICAKTA DA ÜRETİCİNİN YANINDA OLMAK ÇOK KIYMETLİ
Devlet tarafından köylere atanan ziraat mühendislerinin, köylerdeki çiftçinin her aşamada yanında olması gerektiğini vurgulayan Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, “Dikim planlamasıyla beraber üreticinin yanında olacaksın. Sahada olacaksın. Devlet bunun için bazı kurumları var ediyor. Bu kurumlar dikim planlamasıyla beraber üreticiyle birebir çalışacak. Diyecek ki; ‘geçen yıl bu üründen bu kadar dikilmiş. Bu üründen artık fazla dikmeyelim.  Başka ürünler dikelim’ atıyorum kapya biberi biraz attıralım. Atıyorum biraz kavunu artıralım. Domatesi biraz düşürelim ama mısırı artıralım. Çeltiyi biraz azaltalım gibi yöremize uygun ürünlerin tarla dikim planlamalarında üreticinin yanında olması gereken kurumlar üreticinin yanında olmalı. Üretici zora düştüğü zaman, hastalıklarla mücadele etmeye başladığı zaman, çok dikimini, fazla dikimini tarlasına, arazisine diktiği zaman ne yapacaksın? Üreticinin yanına gitsen ne olacak. Üretici daha tarlaya dikimini yapmadan önce, o planlamayı yapmadan önce, tarlaya tohumunu atmadan önce, tarlaya fidesini koymadan önce, toprakla buluşturmadan önce bizim üreticiyle bir arada olmamız gerekiyor. Devlette bunun için kurumlar kurmuş. Üretici için var ettiği bir sürü kurum var. Suyunun planlamasını ayrı kuruma vermiş, üretiminin planlamasını ayrı kuruma vermiş, zirai mücadeleyi ayrı kuruma vermiş. Bu kurumlar başlı başına üreticiyle beraber ayrı ayrı çalışması lazım. Planlamadan, üretici ürününün satıp parasını cebine koyana kadar yanında olmalı. Hiç kimse devletin verdiği göreve ihanet etmemeli. Devletin verdiği görevi hakkıyla yerine getirmeli. Üreticinin yanında olması gerektiği dönemlerde de masaların başlarında değil, 40 derece, 30 derece sıcakta, eksi 10 derecede, eksi 5 derecede de yine üreticinin yanında olması gerekiyor. Sıfırın altında derecede de arazide çalışıyor bizim üreticimiz. Soğukta da, sıcakta da üreticinin yanında olmak çok kıymetli” şeklinde konuştu.
ONLARIN NE FAZLALIĞI VARDA O YAŞAM STANDARTLARINI BEĞENMİYORLAR
İsmail Kaya, köylerde görevlendirilen mühendislerin zamanla köylerden uzaklaştığını söyleyerek,“ Köylerdeki mühendislerin ‘saat beş oldu, saat üç oldu gidiyorum, geliyorum’ dememesi lazım. Devlet dedi ki; ‘ben istihdam yaratacağım. Ziraat mühendisliği fazlalığı var. Ben onları işe almak istiyorum’ dedi. ‘Köylerde çalışır mısınız’ diye sordu. Hepsi ‘çalışırız’ dedi. Her köye yerleştirdiler. Hükümetin en başarılı adımlarından bir tanesiydi. ‘Git kardeşim a köyüne. O köydeki üreticilerle beraber o köyün dikim planlamasını yap’ dedi devlet.  Gidende ‘ben yaparım’ dedi. Bir sene durdular. 1 sene sonra hepsi masa başı iş istemeye başladı. Kendi aralarında örgütlendiler. ‘Psikolojimiz bozuluyor’ dediler. ‘Köyün yaşam standartları iyi değil’ dediler. O köyde yaşayan diğer insanlar o yaşam standartlarında yaşıyor da, onların ne fazlalığı varda o yaşam standartlarını beğenmiyorlar” ifadelerini kullandı.
İYİ NİYETLİ İNSANLARIN GÖREV ALMASI GEREKİYOR
Üreticiye yardımcı olmak isteyen mühendislerin görevlendirilmesi gerektiğini söyleyen İsmail Kaya,  “Bizim kendimiz düzeltmemiz gerekiyor. Bu düşüncedeki insanların görev almaması gerekiyor. İyi niyetli insanların görev alması gerekiyor. Hepsi için söylemiyorum. Bunların içinde çok iyi niyetli insanlarda var. Bu görüşlere karşı olan insanlar vardır. Üreticiye yardımcı olmak isteyen bir çok görevliler var. Ben iyi niyetli insanların, üreticiye yardımcı olacak insanların çoğalması noktasında adımlar atılması gerekiyor. Burada eğer ki meslek dalı olarak üreticiyi yardımcı olunması gereken ziraat mühendisliği gibi bu tarz işleri öğrenci seçiyorsa, yarından sonrada iş sahibi olduğunda da gereğini yerine getirmeli. 40 derece sıcağın altında, sıfır derece soğukta üreticiyle beraber olmanın yükünü omuzlarında hissetmesi gerekir” dedi.
O KÖYLERDE YAŞAYAN İNSANLARA HAKARETTİR
Her köye atanan ziraat mühendisleri hükümetin en önemli projelerinden biri olduğunu söyleyen Kaya, Hükümetin en beğendiğim projelerinden bir tanesidir. Her köye ziraat mühendisi verdi bu devlet. Bir yıl sonra birçoğu hepsi için konuşmuyorum. Birçoğu dedi ki;‘bu köylerin yaşam standardı güzel değil. Ben bu köyde yaşayamam. Ben burada zaman geçiremem. Benim psikolojimi etkiliyor’ diyenler oldu. O köyde yaşayan insanlara yazık. O köylerde yaşayan insanlara hakarettir. Canla başla üreticimizin yanında olması gereken personellere ihtiyacımız var.  Kapya biberde bir istikrar var dedik. Bu istikrarın bozulmaması için konunun muhataplarının yeni pazarlar bulmadan kapya dikim alanını çoğaltmaması gerekiyor. Bu dikim alanlarıyla kapya biber istikrarlı bir şekilde devam eder. Çiftçiyi bu noktada ikna edecek. Devlet bu kurumları bunun için var ediyor. Devlete çalışan ne kadar konunun muhatabı kişi varsa devlette üreticiyi barışık tutacak. Üreticiye daha iyi hizmet, daha kazançlı yapabilir noktasında, üreticinin sorunlarını nasıl yok edebilirim noktasında çalışmalar yapması gerekiyor. Devletin köyleri göndermiş olduğu ziraat mühendislerinin yapacağı işler bunlar. Ama ne yazık ki onları köylerde tutamadık biz. Bu noktada ileri ki dönemlerde hükümetimizin de ciddi adımlar atması gerekiyor” dedi.
Nazif Cemhan Şen