Enerji sektöründe 11 yıllık tecrübesiyle birçok işe imza atan Naz Enerji, ‘Tasarruf bir seçenek, aydınlık gelecek’ sloganıyla Çanakkale’de hizmet veriyor. Naz Enerji, yenilenebilir enerji sistemleri, konteyner imalatı, akıllı ev sistemleri gibi birçok alanda 8400’ün üzerinde iş üretiyor.
PİYASALARIN DURGUN OLDUĞU BİR DÖNEMDE,  TEKRAR ÜRETİME GEÇTİK
Yapılan çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Naz Enerji  yetkilisi Özgür Köksal, Çanakkale’de birçok işe imza attıklarını belirtti. “Güneş enerji sektöründe 11 yıldır il ve ilçelerde olmak üzere 8 yıldan beride Çanakkale’de hizmet vermekteyiz. Toplamda  8400’ün üzerinde yaptığımız  küçük ve büyük projelerimiz oldu. Bozcaada da İlçe Tarım Müdürlüğü’nün iki projesi yanı sıra Karayollarında aydınlatma sistemi projesini yaptık. Sektöre 11 yıl önce başladık, 3 yıl ilçede devam ettik. Şuan iki tane Bayramiç’te, bir tanede Çanakkale’de olmak üzere toplam 3 şubemiz bulunmakta. 7/24 hizmet veren 3 servis personelimiz ile birlikte 8 kişilik bir ekibiz. Konteyner’ı 2015 de üç dört aylık dönemde ürettik.Maalesef Çanakkale’de sanayi olmamasından sebep her aradığımızı bulamadığımız için vazgeçip hazır aldık. Daha sonra 2019 yılında piyasaların durgun olduğu bir dönemde,tekrar üretime geçtik. 6 ay 15 gündür burada kendimiz konteyner üretiyoruz.Prefabrik yapıları ise dışarıdan alıyoruz. Montaj ve diğer işlerini akıllı sistem dahilinde biz yapıyoruz ve düzenliyoruz. Şuan ki ofisimizde akıllı olarak düzenlendi . Hiç santral elektriği yok. Enerjiyi  konteynır’ın üzerinde ki güneş panellerinden sağlanılıyor. Sıcak su sistemleri üzerinde de çalışıyoruz. Yaklaşık olarak 1700’ün üzeride sıcak su sistemimiz var. Sistemde kayıtlı 13 bin müşterimiz var. 36 yaşındayım . Şu piyasada hedef belirtmek zor olsa da ben şuna inanıyorum; 2011 den önce ben bu işe başladığımda yüzde 78 oranında Türkiye enerjide dışa bağımlı durumdaydı. Şimdi bu 11 yılda yüzde 44 e kadar düştü. Firma şahıs ve çevre olarak bunda bizlerinde payı var. Buda haliyle gurur verici. Vatandaşlarımız bu sisteme para verdiklerinde en az 15-20 sene sistemi kullanabiliyorlar. Hem ülke olarak katkımız oluyor buna hem de artık 3 yıldan beri ülkemizde üretiliyor paneller . 11-12 firma var şuanda Türkiye’de bu işi yapan , yerli üretim kullanıyoruz , yerli malı yurdun malı herkes bunu kullanmalı diyoruz” dedi.
EN BÜYÜK HAYALİM AKILLI EV PROJELERİ
Özgür Köksal,  işe ilk başladıkları zaman güneş panellerinin kimse tarafından bilinmediğini söyleyerek, en büyük hayalinin akıllı evler olduğunu belirtti. Köksal, “11 yıl önce başladığımda köylere reklam için gittiğimizde; yanımızda güneş paneli götürdük. Köy kadınları panelleri soba altlığına benzetip, ‘soba altlığı gelmiş’ derlerdi. Şimdi ise herkes panelleri tanıyorlar. Kendilerine de talep ediyorlar. Artık insanlarımız bu konuda bilinçlendi. Çift makineleri var. Kendi üretimini yaptıklarımızda mevcut aydınlatmalarımız, kendi imalatımız hava karardığında otomatik olarak yanıyor. Ertesi gün güneş panelleri ile kendini tekrar şarj ediyor. Elektrikli tel sistemlerimiz mevcut yabani hayvanların bahçelere ve tarlalara verebileceği zararı önlemek için. Önümüzde ki yıllarda ki en büyük hayalim akıllı ev projeleri , prefabrik , konteyner yada inşaat önemli değil . Bir arazi alıyorsunuz ve bu durumda size bir ev lazım . Vatandaş da haliyle düşünüyor; şimdi bunun ruhsatı var, inşaatı var, ustası var, izinleri var. Bir sürü uğraş istiyor ve sıkıntı olabiliyor . Ben önümüzde ki yıllarda nasipse koşullara göre vatandaş bize araziyi gösterdiğinde oraya evini, elektriğini düzenleyip, içme suyunu, şebekeden yada yağmur suyu ve güneş enerjisi ile evin altına bir depo ve arıtma sistemi ile sağlayıp sunmayı planlıyorum. Antalya da ve Konyaaltı’nda böyle bir proje var Türkiye de ilk yapılan proje zaten orası , her yıl fuarlara gidiyorum hiç kaçırmadım. hiç su olmayan yerde bile kışın yağmurlarından havanın yaptığı buharlardan, düşen çiyden bile suyu alıp bunu içme suyuna dönüştürebiliyorsunuz. Yani sıfırdan alıp her şeyi yapıp teslim etmek istiyoruz. Hedeflerimiz tabii ki var ama şu piyasa koşullarında hedef belirlemek zor. Ekonomi belli dolar kuru ile bütün her şey Türkiye de malum. Vatandaşa bugün verdiğimiz fiyatla yarın vereceğimiz fiyatın belli olmaması da durumu etkiliyor.Vatandaşlara da bazen anlatamıyoruz. Bazen kendi kârımızdan ödün veriyoruz. Bazen insanların istedikleri sistemlerin daha küçük ama işini görebileceği uygun fiyatlı ürünlere yönlendiriyoruz” dedi.
 
İbrahim Akın Kazancı