Sıfırdan başlayan Özcan, ırk değiştirerek Safkan Tahirova koyunu alıp, peynir ve süt üretiyor. Ayrıca damızlık olarak satıyor.
Lapseki’nin Dişbudak köyünde yaşayan geçimini hayvancılıkla sağlayan evli ve 2 çocuk annesi olan Ayfer Özcan, babasından aldığı 18 kuzuya kendi bakarak 70 koyunluk bir sürü haline getirdi. Hayvanların tüm ihtiyaçlarını kendi yapan Özcan, ailesine maddi anlamda destek sağlıyor. Genç kadın girişimci bütün kadınlara örnek oluyor.

BURADA Kİ AMAÇ EN İYİSİNİ ÜRETMEK
Ayfer Özcan, her şeyin babasından aldığı koyunlarla başladığını söyleyerek, “Kendimi bildiğimden bu yana Koyunculuk yaparak büyüdüm. Babamdan satın aldığım 18 kuzu 1 koç ile başladı her şey. Sonra kuzular zamanla büyüyüp koyun oldu. Sayı 70’a kadar yükseldi.  O zaman herkes dalga geçmişti. Ben dedim ki bugün bize gülenler bir zaman gelecek herkes koyun alacak. Öyle böyle derken bir sürü koyunumuz oldu. Oldu ama hiç elimize para geçmiyordu.  Seneden seneye kuzu parası geliyordu. O da yem parasına gidiyordu.  Koyunların hapı iğnesi dereken bize bir şey  kalmıyordu. Koyunları satıp 20 koyun bırakma kararı aldık. Koyunların hepsini sattık. Eşim 20 kuzu bıraktı. 2 sene geriye attı bu durum bizi. Yonca eksen biç, bağlat hep para, satın alsan hep para. Mera desen yok. Dedim ki bir gün eşime biz bu koyunları 10 tanesini satalım. Hem kuzu hem sütlük koyun alalım. Bu arada ikinci kızım yeni doğmuştu onla beraber 2 yıl sonucunda kuzular büyüdü ama ben istediğim verimi alamadım yanı sütten yararlandığım için. Koyunların 10 tanesini satarak Tahirova ırk i koyun aldım. Tahirova koyunu güzel bir ırk hem kuzu hem süt bakımından. Tahirova koyun ile Dogu firiz kuzuları daha büyük cüsseli ve bol verimli oluyor. Ama Safkan Dogu Firiz üretimi çok zor. Bunu üretebilen yok denilecek kadar az. Tahirovayi  tahirova ile melezlendiğinde ırk kendi içinde küçülmeye başlar ve burada ki amaç en iyisini üretmek için Tahirova ve Doğu Firiz melezi diyorum ısrarla.” İfadelerini kullandı.

GELECEK VE TÜRKİYE İÇİN EN İYİSİNİ ÜRETMEK
Yaptığı işin başkalarına örnek olması gerektiğini söyleyen Ayfer Özcan, “Hem çocuklara bakıyorum hem eve hem bahçe koyun kuzuya. Boş vaktim yok. Hatta dikiş ve nakış ta yapıyorum. Yaz sezonunda düğün bayrama şalvar dikiyorum. Eşim haftada 1 gün izni olmasına rağmen bana destek oluyor.İnsan kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Ama çalıştığı gibi birazda azda olsa kendine vakit ayırmalı. Ben onu yapamıyorum. O yüzden kendime küçük bir yer yaptım. Koyunların yanına çayımı demliyorum. Arkadaşlarım gelir, ızgara yemek yaparım.  Yani hayatı her anlamda yaşanacak hale getirenler olsun hayatınızda. Tüm uğraşım11 yaşında ve 3.5 yaşındaki kızlarının en iyi şekilde okutabilmek ve yaşayabilmek için elim ayağım tutan a kadar çalışmak. Ve çalışırken de yaptığımın en iyisini yapmak.  Gelecek ve Türkiye için en iyisini üretmek. Koyunlardan sağdığım süt ile yoğurt peynir yaparım. İşten olursa satarım. Üzerime koyun peyniri yapanı tanımam. Civarım da arkadaşlarıma süt olmayanlara veririm. Zor şartlara rağmen en iyi kuzuyu civarda yine ben çıkarırım.  Şuan Tahirova ve Dogu Firiz kuzuları damızlık olarak satıyorum. Diğerlerini kasaba kestiriyorum. Arkadaşlarım da tavsiye ediyorum. İmkan varsa çok değil iyisi olsun 5 tane olsun evin süt ihtiyacını karşılar. Ne para nede hatır için yapılacak iş değil. 1 gün tatili yok 1 gün bile. Bazen hiç arkadaşlarımı göremediğim günler olabiliyor. Ama boş vakit olmayınca can sıkılmaya fırsatta olmuyor. Koyunların doğumunda hiç sıkıntı olmaz yaparım. Doğumdan ölüme kadar bakımı bana  ait. Kırkım işini de yaparım. Akla gelen her şeyi. İşi bilenin imkanı yok. İmkanı olanın  işi bileni yok. Ama gönül işi bu benimkisi gerçekten de para ve ne hatır için yapılacak bir şey değil. Belki başkalarına da örnek cesaret olur inşallah.” şeklinde konuştu.

Nazif Cemhan Şen