Şube Başkanı Vedat Yılmaz tarafından yapılan yazılı açıklamada, Belediye Başkanı Atilla Öztürk’ün göreve geldikten sonra birçok işçiyi siyasi gerekçelerle işten çıkardığı ve görev yerlerini hukuka aykırı biçimde değiştirdiği öne sürüldü.
Sendika açıklamasında, 7 işçinin işten atıldığını, en az 15 çalışanın ise uzmanlık alanı dışındaki görevlere sürüldüğünü belirtti. Bu uygulamaların siyasi görüş ayrılığına dayalı olduğu ve anayasal hakların açıkça ihlal edildiği savunuldu.
Hizmet-iş Sendikası Çanakkale Şube Başkanı Vedat Yılmaz, Başkan Öztürk’ün görevi kötüye kullandığını belirterek, “Kamu hizmeti bir kin ve intikam aracı değil, halk için yapılan kutsal bir görevdir. Ancak Sayın Başkan bu ilkeyi hiçe saymakta, belediye çalışanlarını siyasi görüşlerinden dolayı cezalandırmaktadır” ifadelerini kullandı.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Lapseki Belediyesi’nde yaşananlar sadece birkaç işçinin mağduriyeti değil; aynı zamanda hukukun, emeğin ve insan onurunun açıkça ayaklar altına alınmasıdır. Göreve gelir gelmez, sırf siyasi görüşlerinden dolayı İşyeri Sendika Temsilcimiz dahil olmak üzere 7 arkadaşımızı işten atan, en az 15 işçiyi de görev yerini değiştirerek mobbinge maruz bırakan Belediye Başkanı Atila Öztürk, bu baskıcı ve hukuksuz uygulamalarla halk iradesine değil, keyfi idareye hizmet etmektedir. Kamu hizmeti bir kin ve intikam aracı değil, halk için yapılan kutsal bir görevdir. Ancak Sayın Başkan, bu temel ilkeyi hiçe sayarak, görevi Kreş Öğretmenliği olan bir çalışanımızı park ve bahçeler birimine temizlik elemanı olarak sürmüş, Zabıta personelini mesleğiyle ilgisi olmayan alanlara göndermiş; tam 15 işçiyi, uzmanlık alanları ve görev tanımları dışında iş yerlerine sürgün etmiştir. Bu keyfi uygulamaların tek bir gerekçesi vardır; Siyasi görüş ayrılıkları. Bu tür yer değişiklikleri ne hukuka uygundur, ne vicdana, ne de insanlık onuruna. Anayasa ve 4857 sayılı İş Kanunu’na göre, işçilerin görev tanımları dışında çalıştırılması açıkça hukuka aykırıdır. Siyasi görüşü nedeniyle bir çalışana baskı yapılması, hem ayrımcılık yasağını hem de eşitlik ilkesini ihlal etmektedir. Bu sebeple yapılan yer değişiklikleri, açıkça birer sürgün, birer cezalandırma operasyonudur.Bizler, yetkili sendika olan Hizmet-iş Sendikası Çanakkale Şubesi olarak, ilk günden itibaren arkadaşlarımızın yanında durduk. Açtığımız davalar neticesinde, bağımsız Türk Yargısı tarafından verilen kararlarla işçilerin işe iadesine hükmedilmeye başlandı. Bu kararlar, Başkan Atila Öztürk’ün uygulamalarının hukuka aykırı olduğunu net biçimde ortaya koymuştur. Ancak ne acıdır ki Belediye Başkanı, bu kararları sindirememiş ve sendikamıza dönerek davalardan vazgeçin, temsilcinizi görevden alın olacaklardan ben sorumlu olmam diyerek tehditte bulunmuştur.”
“Belediye Başkanı Atila Öztürk’e çağrımızdır”
“Açık konuşuyoruz; Belediye Başkanı Atila Öztürk’e çağrımızdır! İşçiyi tehdit etmeyi bırakın! Sendikal tercihlere müdahale etmeyi derhal durdurun! Hukuku çiğnemekten vazgeçin! Aksi takdirde bu hukuk dışı uygulamaların hesabını hem meydanlarda hem de mahkemelerde sormaya devam edeceğiz. Hiçbir işçinin yalnız olmadığını, hiçbir baskının da karşılıksız kalmayacağını bir kez daha ilan ediyoruz! Lapseki Belediyesi’nde adalet, hak ve hukuk askıya alınmıştır. Belediye Başkanı Atila Öztürk, 7 aydan bu yana emekli olan işçilerin kıdem tazminatlarını ödemeyerek açıkça bir hak gaspına imza atmaktadır. Alın terinin, yılların emeğinin karşılığı olan kıdem tazminatlarını ödememek; sadece bir yönetim zaafı değil, aynı zamanda bir vicdan ve hukuk ayıbıdır!”
“İkramiyelerin keyfi bir tutumla ödenmemesi, hukuka ve vicdana aykırıdır”
“Sayın Başkan, siyasi çıkarlarınız yada belediyeyi yönetememenizin bedelini emekçilere ödetemezsiniz! Bu insanlar yıllarca bu belediyeye hizmet etti. Şimdi hak ettikleri kıdem tazminatlarını almak için bekliyorlar. Söz verildiği halde ödenmeyen bu alacaklar, sizin idari keyfiyetinizin değil, işçinin hakkının ta kendisidir. Belediye Başkanı Atila Öztürk, sorumluluğunda olan Belediye Şirketi çalışanlarının toplu iş sözleşmesi ile güvence altına alınmış ikramiyelerini ödememektedir. Bu yalnızca bir sözleşme ihlali değil, aynı zamanda çalışanların emeğine, alın terine ve insanca yaşama hakkında karşı yapılan açık bir saygısızlıktır. Belediye şirketinde çalışan emekçiler, gece gündüz demeden Lapseki halkına hizmet etmektedir. Bu hizmetin karşılığında alacakları en temel hak olan ikramiyelerin keyfi bir tutumla ödenmemesi, hukuka ve vicdana aykırıdır.”
“Bu halk emekçinin onurunu çiğneyenleri de unutmaz”
Toplu iş sözleşmesinde yer alan bu hak, Belediye Başkanının lütfu değil, işçilerin kazanılmış hakkıdır. Buradan açıkça ilan ediyoruz; İşçinin, emeklinin, emekçinin hakkını çiğnetmeyiz! Kıdem tazminatının ödenmemesini asla kabul etmiyoruz! Sendikal baskılara boyun eğmiyoruz! İkramiyeleri derhal ödeyin! Sayın Atila Öztürk’e sesleniyoruz; Anayasa’yı, yasaları ve mahkeme kararlarını tanımıyorsanız, bu ülkede kamu görevi yürütemezsiniz! Bu halkın oyunu almış olabilirsiniz, ama bu halk emekçinin onurunu çiğneyenleri de unutmaz! Bugün buradan hem Lapseki halkına hem Türkiye kamuoyuna bir kez daha ilan ediyoruz: Baskılar bizi yıldıramaz! Emeğe uzanan elleri affetmeyiz! Emekçiyiz, haklıyız, kazanacağız!”
Mine Yel