Mondros Mütarekesi'nin imzalandığı gün, Mustafa Kemal Paşa Yıldırım Orduları Grup Komutanlığına atanmıştı.

 Mondros Mütarekesi'nin imzalandığı gün, Mustafa Kemal Paşa Yıldırım Orduları Grup Komutanlığına atanmıştı. Grup Karargâhı Adana şehri yakınlarında büyükçe bir oteldi.
Paşa pek umutsuz değildi. Ona göre emri altındaki ordular takviye edildiği takdirde" bütün felâketlere rağmen Türk'ün sesini " işittirmesi mümkündü.
Komutayı ele alır almaz birliklerini düzenli ordu konumuna getirmek için çalışmalara başladı.
Fakat bu gayretler boşunaydı. Sadrazam ve  Başkumandanlık Erkan-ı Harbiye Reisi İzzet Paşa imzalanmış olan antlaşmanın hükümlerini bildirmiş ve her ordunun kendisiyle ilgili hususları yerine getirmesini istemişti.
Mütareke hükümlerini böylece öğrenen Paşa,bunlara uyulursa memleketin tamamen işgal ve istilâ edileceğini ve bundan vazgeçilmesi gerektiğini ilgililere bildirdi.
Bu yazışmaların en önemlisi 3 kasım 1918' de Paşa'nın  Başkomutanlık Erkan- ı Harbiyesine gönderdiği yazıydı. Paşa,burada Toros tünellerinin hangilerinin müttefiklerçe işgal edileceğini, Kilikya deyiminin nereleri kapsadığını,Suriye sınırının neresi olduğunu soruyordu.
Onun bu yazısına 4 Kasım' da cevap verildi.
Amanos tünelleri hariç Toros Tünellerinin tamamını İngilizler işgal edebilirlerdi. İşgal kuvveti sayısını İngilizler belirleyecekti. Kilikya sınırı da gerekirse bilâhare bildirilecekti.
Bu arada İngilizler İskenderun'u işgale hazırlanıyordu. Yine 3 Kasım 1918' de Fransızlar Arbalet adlı savaş gemisiyle İskenderun Limanına girdi. Bizim yetkililer niçin limana geldiklerini sorduğunda bir Binbaşı ,torpilleri toplayacaklarını ifade etti.
Bu sırada Paşa ,anlaşma maddelerinde karaya asker çıkarmanın olmadığını bildirmiş,Hükümet'te" İngilizlere karşı sert davranılmamasını istemiş,onlara karşı hoşgörülü davranılırsa barış konferansında  Osmanlılar lehine bazı çıkarlar elde edilebileceğini ifade etmişlerdir.
 Ayrıca İngilizlere yardım edilmesini ve birlikte torpilleri toplamalarını ifade etmiş ve İngilizlerin bir işgal hareketine karşı katiyen silah kullanmamalarını ,sadece İngilizler nezdinde protesto edilmesi istenmiştir.
Bir yandan torpiller temizlenirken bir yandan da İngilizler Halep'teki askerleri için malzeme istiflemek üzere  asker çıkarmak istediklerini belirtmişlerdir. Paşa durumu İstanbul'a bildirir. Burada Paşa,
HALEP  çevresindeki birliklerin teslim olmasını talep etmektedirler buna uymayacağını.Ayrıca karaya asker çıkarma girişimini silahla engelleyeceğini de bildirir.
İzzet Paşa,buna verdiği cevapta  Mondros'ta İngilizlerin gösterdiği centilmenliğe ve lehe olan tavırlarına karşı bizim de jest olarak ses çıkarmamamız gerektiğini bildirmiştir.
Yine İngilizlerin belki kısa bir süre için burada olabileceğini ve konuk olarak kalabileceklerini bildirmiştir.
Paşa buna itiraz etmiş. Asıl hedefin 7. Ordu'nın önünü kesmek olduğunu,Yunan kıpırdanmasının İskenderun işgaliyle ne ilgisi olduğunu anlayamadığını ve İngiliz çıkarlarına destek vermeyeceğini bu durum karşısında yerine başka birisinin tayin edilmesini istemiştir.
İzzet Paşa,bu görüşe karşı hem Yıldırım Ordularını Hem de 7. Ordu Karargâhlarını lağvetmiş, Allenby'nin karşısında duracak kuvvetin olmadığını ve Calthorpe'un isteklerine kayıtsız şartsız uymak gerektiğini belirtmiştir.
Ordular terhis edilince eldeki malzemeler nerede muhafaza edilecek ve mevcut hayvanlara kim bakacak bunları bile düşünmekten Aciz bir durumdaki    hükümet,Mondros bozulmasın bu yüzden İskenderun işgal edilecekse edilsin tavrındaydı.
Bozgun başlamıştı. Musul'da Ali İhsan Paşa,Halep'te Mustafa Kemal Paşa mücadeleye devam diyor. Yetkililer ise tam teslimiyet içindeydi.
Çöküş devam ediyordu.