Altmışlı yılların ortasında yanmıştı...

Altmışlı yılların ortasında yanmıştı... Kesin tarihini hatırlıyamıyorum... Not almamışım... Keşke alsaydım... Hastane, bir ihmal veya bazı şeyleri örtbas etmek için yakıldı, söylemleri de vardı... Bu arada, Çanakkale Belediyesinin arazözü dolu olarak yokuşu çıkamamış ve bu yüzden kontrollu yanması sağlanmıştır, denmişti...
Alevlerin gökyüzüne doğru gidişini dün gibi hatırlıyorum...
Sonra, kendiliğinden söndü...
Yıllarca atıl halde kaldı...
Çevre düzenlemesi yapıldı...
Hatta, yanına bir hayvanat bahçesi bile yapıldı...
Şimdi oraya sahip çıkılmak isteniyor... Bu sevindirici bir olay... Biz de mutlu olduk...
Buraya neler yapılmalı konusunda, Valilik Makamına 24-7-2019 tarihinde bir dilekçe verdim.... Bana da, isteklerinizden de istifade edilerek bir çalışma olacak, diye Kültür Müdürlüğümüzden cevap gelmişti...
Bir kez daha, isteklerimi kamuoyuyla paylaşma ihtiyacı hissettim... Çünkü, sadece sağlık müzesi yapılacak, diye bir duyum aldım... Oraya, sadece sağlık müzesi yapılacaksa bu yanlış olur, derim....
Peki! Neler yapılmalı?
Etnoğrafya Müzesi, Çanakkale Savaşları Müzesi, Sanat ve Sergi Galerisi, Konferans Salonu, Çanakkale Savaşları Enstitüsü, Balkan Savaşları Enstitüsü, Çaka Bey ve Denizcilik Tarihi Araştırma Merkezi, Çanakkale Savaşları Kütüphanesi, Sembolik Şehitlik, Sosyal Tesis, Otopark gibi fonksiyonları olan bir bina olmalı... Alan çok geniş... Bunların hepsi olabilir... Hatta, benim aklıma gelmeyen ama şehre değer katacak başka şeyler de yapılabilir...
Biz, bir kez daha hatırlatmış olalım...
Yeni Kültür Müdürümüze de, öncelikli işlerinden birisinin de bu olduğunu ve çalışmalarında başarılar dilediğimizi de iletmiş olalım...

Bilgi edinmeniz dileğiyle...
 
İttihat ve Terakki...
Osmanlının son döneminde yetişen milli duruşu olan gençler, Edirne'nin elden gitmesini kabul etmemişler ve ölümüne bir mücadeleye girmişlerdir... Bu gençler, daha sonra Cumhuriyeti de kuracak olan  Gençlerdir...
Onlar olmasaydı...
Bir Türkiye olur muydu? Bilinmez...
Onları rahmet ve minnetle anıyorum...
Enverzade Soner Kandemir'e çok teşekkürler...
Durakları cennet olsun...
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...