Cumhuriyet Halk Partisi Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık, son bir yıllık süreci değerlendirdiği basın toplantısında pandemi ile birlikte yaşanan sorunlara değindi. Açıklama sonunda gazetecilerin de sorularını yanıtlayan Uyanık, geçtiğimiz gün yaşanan Boğaziçi Üniversitesi protestosuna da değinerek‘’ ‘’Burası barışın kenti bağırışın kenti oldu’’ dedi.

İlçe kongresinin ardından başkan seçilen Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık, yönetim Kurulu üyeleri ile bir basın açıklaması gerçekleştirerek 2 Şubat 2020 yılında gerçekleştirilen İlçe Kongresinin ardından geçen bir yıllık süreci değerlendirdi.  

‘’ÖLEN ÖLÜR KALAN SAĞLAR BİZİMDİR ANLAYIŞI İLE AŞILAMA SÜRDÜRÜLÜYOR’’
Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık yaptığı açıklamada zorlu geçen bir yıllık sürece değinerek, “İlçe kongresini yaptığımız 2 Şubat 2020’den bu yana  yaklaşık bir yılımızı doldurduk.  Zaman çok hızlı geçiyor demeden bu yıl da hem çok yavaş, hem çok ağır, hem de çok üzücü geçiyor.  İlçe Kongremizi yaptığımız o süreçten bu yana takiben 23 Şubatta İl Kongremizi, pandemi şartlarından dolayı ertelenen ve 26 Temmuz 2020’de  37. Olağan Kurultayımızı yaparak  parti içi seçimler sürecini tamamladık.  Bu arada Mart ayı itibari ile ülkemizde de ortaya çıkan  Covid-19 vakaları ile maalesef , zaten sıkıntılı olan yaşam, iş, çalışma hayatı,  her alanda sekteler olmaya başladı.  Yönetimdeki bu durum ve tecrübesizliği de kaldıramayacak bu durum  5 maskenin dağıtılamaması,  hali hazırda dünyada bir aşılama süreci var. Çünkü kalıcı çözümün aşı olduğunu biliyoruz.  Hali hazırda Çanakkale’de kaç kişi aşılandı, kaç kişi aşılama programına alındı, bu takvim ne zaman gerçekleştirilecek bunları bilmiyoruz.  Çanakkale’de Pandeminin başlangıcından bu yana  kaç kişinin hayatını kaybettiğini  bilmiyoruz.  Yani hayatı olduğu gibi göstermek var,  hayatın gerçekleri var, bunlarla yüzleşmek ve çözüm üretmek var. Bir de kendilerine göre oluşturdukları bir yapay dünyayı insanların kabul etmesini  dayatmak var.  Biz de maalesef bu iki yüzlülüğü dayatmayla karşı karşıyayız.  Siz Basın mensupları her yerde, toplu ortamlarda, röportajlarda olmak zorundasınız ama risk grubunda değilsiniz.  Ölen ölür kalan sağlar bizimdir anlayışı ile aşılama sürdürülüyor. Ama bu  ülkenin insanı bunu sürdürülebilirlikten çıkararak geleceğini bilerek yaşamını sürdürmek istiyor bu da en doğal hakkı.  Dolayısı ile Pandemi sürecinde aşılama takviminin net, şeffaf, en azından bundan sonraki kısım ile ilgili açık ve net olmasını bekliyoruz” dedi.

Uyanık “Pandemi sürecinde en üst kurum Bilim Kurulu, oluşturulduğunda ülkenin kendi branşında bu salgını en sağlıklı şekilde yürütüleceği düşünülen birikimli insanlar aracılığıyla bu iş organize edildi.  Ancak bunun içinde Türk Tabipler Birliği yok,  Türk Diş Hekimleri Birliği yok,  Türk Eczacılar Birliği yok. Yani sağlık çalışanlarının temsili olduğu meslek örgütleri temsil edilmiyor.  Bir işin öznesi olup da oranın en üst temsil organının olmadığı bir yönetim anlayışı,  sanırım bu dünyada pek az ülkeye nasip oldu.  Bunlardan bir tanesi de bizim ülkemiz” diye konuştu.  

‘’EN ÖNEMLİ SİVİL TOPLUM KURULUŞU CUMHURİYET HALK PARTİSİDİR’’
Zorlu Korona virüs salgınında Cumhuriyet Halk Partili Belediyelerin çalışmalarına da değinen Merkez İlçe Balkanı Ali Uyanık, “Bu ahval ve  şerait içinde Partimiz 31 Mart yerel seçimlerden  elde ettiği  başarı ile bir çok ilde yerel yönetimde kendini daha fazla ve daha geniş anlamda  ve çoğunlukla  ifade etme şansı   buldu.  Belediyelerimiz yalnızlaşan halkımızın umudu oldu.  Merkez ilçe olarak sorumlu olduğumuz Çanakkale Merkez ve Kepezde de bunun somut örneklerini hep beraber yaşadık.  Cumhuriyet Halk Partisi her şeyden önce halktan aldığı güçle akılla, bilimle, geleceğe ışık tutmak zorundadır.  Bunun yanında bu milletin geleceğine, yarınlarına sahip çıkmak zorundadır.  Kurucu değerlerden aldığı güçle bugünleri ve yarınları var edecek en önemli yapı, en önemli Sivil Toplum Kuruluşu Cumhuriyet Halk Partisidir.  Cumhuriyet Halk Partisi, bir kitle partisi olarak toplumun tüm kesimlerinden, farklılıklarıyla beraber kucaklaşmalı.  Onların dertlerini dinlemeli ve onların sorunlarına çözüm olmalıdır.  Bunun ilk ve en önemli adımı belki kendi kadrolarına sahip çıkmak, eleştiri, özeleştiri kurumunu en az şekilde işleterek, önce kendi içerisindeki sorunları çözerek sokakta buluşmaktır.  Partimizde tüm demokrasilerde olduğu gibi makamlar ve görevler geçicidir.  Kalıcı olan partimizi yerelde ve genelde iktidara taşıyacak görevin sorumluluk ve bilinciyle emek veren kadrolardır. Emeğin en yüce değer olduğu bilinciyle Cumhuriyet Halk Partisi,  şahsi menfaatlerin,  çıkarcı kariyer planlamanın aracı olmayacaktır. Parti bütünlüğümüze sahip çıkarak iktidar mücadelesini dolu dolu yapmaya devam edeceğimizi bir kere daha ifade etmek isteriz.  Biz Cumhuriyet Halk Partisi Merkez İlçe Yönetim Kurulu olarak geleceğe umutla bakıyoruz.  Her şeye rağmen bütün zorlukların içinden, çok daha zor ve engebeli yolları aşmış ülkenin bireyleriyiz” dedi. 
Konuşmasının ardından CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık,  gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Muharrem İnce’nin istifası ile ilgili neler söyleyeceksiniz siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
‘’Parti içinde en üst noktalarda görevler verildi, muharrem ince de onlardan birisi.  Muharrem ince bizim cumhurbaşkanı adayımızdı 2018 seçimlerinde. o dönemde ben görevliydim merkez ilçede yine. Bu partide farklılıklarıyla bir arada olanı başarmak gibi bir durumumuz var. Herkes için ayrı bir kariyer planlaması maalesef söz konusu değil. Dolayısıyla maalesef biz isterdik ki son dakikaya kadar da parti içi disiplin kuralları işletilmedi biliyorsunuz. Özellikle bir mağduriyet yaşatılmaması adına.  Sayın ince kendi adına bir partileşme sürecini olgunlaştırıyor.  Kendisine başarılar dileriz. Bunun yakın zamanda orta vadede kısa vadede bilmiyorum neye evirileceğini neye yarayacağını9 hep beraber göreceğiz. Bir gün muharrem ince de dahil tüm maariflerle ve tüm toplumla buluşma dileğimiz bizim tarafımızdan sıcak olarak duracak’’

Pandeminin yoğun olduğu dönemde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı hayatını kaybedenleri açıklamıştı. Çanakkale’de bir çok ilçede CHP’li belediye var. Sizin elinizdeki tahmini rakamı açıklayabilir misiniz?
‘’Açıklayamam. Şöyle açıklarım; bir fikrimiz var.  Rakamları açık söylersek kamuoyunu manipüle etmiş oluruz. Ancak genel olarak bir önceki yıl ile vefat sayıları kıyaslandığında ortaya somut bir veri çıkıyor. Geçen seneye göre vefatların geçen seneye göre vefatların Çanakkale için 2 katı olduğu ortaya çıkıyor. Bu da şu anlama geliyor. Bu kadar katı olması maalesef bu Covid tanısı bu şekilde teşhisle vefat eden yurttaşların dışında çok ciddi bir daha farklı teşhislerle defnedilen kişiler var. Ama sayının normalden fazla olduğu belirtiliyor. Çok net söyleyelim; sağlık meslek örgütlerini bilim kuruluna almayan anlayışın sebebi kendilerine doğruların söylenmesinden rahatsız olan bir liderle biz muhatabız. Çünkü o namuslu ve aklı başında insanlar sesini çıkarabilselerdi eğer binleri toplayıp kongre salonlarında şov yapılmasına hayır diyeceklerdi izin vermeyeceklerdi.
Birileri binlerce insanı topluyor ve bununla şov yapıyor.  Bununla övünüyor bununla gurur duyuyor.  Bu ülke insanı bunları haketmiyor. Bütün yoksulluğumuz acılarımız eksiklerimiz bizimdir ama çözüm bizim tercihlerimizden geçer. Cumhuriyet Halk Partisinin varlık sebebi tam da bu noktada önemli daha da değerli bir noktaya geliyor’’

Çanakkale’de önümüzdeki süreçte Deva Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve CHP ortak akıl ortak düşünce gibi bir durum söz konusu olur mu?
‘’Olur, neden olmasın. Öncelikle il başkanlıklarımız aracılığıyla diyalog kurulur.  Millet ittifakının paydaşları olarak sürdürülüyor. Anca bunun içinde bir takım gelgitlerde yaşanmıyor değil. Ancak deva ve gelecek partisinin biraz daha oturmasıyla diyelim yani ülke genelinde örgütlenmesini tamamlamasıyla beraber biraz daha hareketlenmeye başladı. Eğer sorunuz; merkez liberal merkez sağ liberal olarak ayrı bir ittifak hazırlığı var mıdır ise bu ülkede her şey vardır ve 24 saat çok uzundur. Ancak bir tek şey geçerli;  bu ülke insanı mutlaka bundan sonra yapılacak seçimlerde tercihlerini doğru koyacak ve kendi geleceğine sahip çıkacak bizler bunların aracısı olacağız.
Ülkenin gözbebeği bir kurum Boğaziçi üniversitesinde.  Boğaziçi üniversitesine girmek ailesinin gururu olan çocuklarımız bunlar.  Herkesin sevdiği gençler ne oldu biz bu gençleri hemen terörist ilan ettik? Bu kadar ucuz mu bu işler? Olmamalı bu ülke bunları hak etmiyor.  Bunun için de tüm paydaşlarla Aklı ve yüreği temiz insanlarla yapılarla partilerle Cumhuriyet Halk Partisi dirsek temasında olacaktır zaten öyledir de. Bunun ilk sonuçları 2019 yerel seçimlerinde alındı.  Bundan sonraki süreçte de bunun artarak gelişerek devam etmesini öngörüyoruz. Umutla bakıyoruz’’

Geçtiğimiz hafta Boğaziçi Üniversitesinde yaşananlar ile ilgili forum yapılmak istendi ancak gözaltı oldu. Bunlar Çanakkale’de çok görülen durumlar değil. Arkasından Valilik 15 gün boyunca eylem ve benzeri tüm etkinlikleri yasakladı. Siz ne düşünüyorsunuz bununla ilgili?
‘’Barışın kenti diye geçiyor Çanakkale. Çanakkale çok kültürlü, çok farklı bir arada oluşların Türkiye’ ye özel bir örneği. İskandinav sosyal demokrasi düzeyinde bir rahatlığımız var. Barışın kenti bağırışın kenti oldu. Çığlığın kenti oldu. Gözaltına alınıp başı ezilesi bir sorun olarak bu şeyi nasıl görürüz. Toplasanız 7 kişi veya 9 kişi. Aralarında tabip odası başkanı da var. Bir şeyleri konuşacaklar bir şeyleri ifade etmeye çalışacaklar bundan neden rahatsız oluyoruz bu kadar.  Esnaf iş yapamadığını anlatamıyor. Kirasını ödeyemediğini anlatamıyor. Dükkân sahibi kirasını alamadığı için kendi sorumluluklarını aksattığını öbürküne ifade edemiyor. Resmen bir korku toplumu. Şu an gittiğimiz yer korku imparatorluğu.  Çanakkale’de huzur vardır Çanakkale’den keyif vardır. Yaşam değerlerine sahip çıkan insanlar birbirine saygı duyan insanlardır.  Çanakkale’nin kültüründe bu var. Herkes tarafından bilinmesi lazım. Çanakkale’yi kimse bozamaz. Çanakkale’nin kimse huzurunu kaçıramaz’’

Arzu Baladur