Yaklaşık 8 yıldır Çanakkale’nin gündeminde olan ve depreme dayanıksız olan sosyal konutların çözüme kavuşturulması için bir araya gelen vatandaşlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Çanakkale Belediyesi’nin bir araya gelerek,  depreme dayanıksız olan konutlar için bir an önce adım atılması istiyor.

Türkiye genelinde yaşanan depremlerin ardından  Çanakkale’nin 8 yıldır gündeminde olan Sosyal Konutlar tekrar gündeme geldi. AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, tarafından yapılan açıklamanın ardından 860 konutun bulunduğu bölge riskli alan olarak ilan edildi. Konuyla ilgili Çanakkale Kent Konseyi İsmetpaşa Mahalle Meclisi Sosyal Konutlar Kentsel Dönüşüm Çalışma Grubu ve İsmetpaşa Mahalle Muhtarlığı ve Sosyal Konutlarda oturan vatandaşlar Çataltepeliler Derneği’nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıda İsmetpaşa Mahalle Muhtarı Özkan Vural konuya ilişkin açıklama yaptı. Vural, yaptığı açıklamada Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve belediyenin bir araya gelerek bir an önce adım atması gerektiğini vurguladı.

AMACIMIZ, SIKINTIMIZ BELEDİYE İLE ÜSTEKİ KURUMLARIN YAN YANA GELMEMESİ
İsmetpaşa Mahalle Muhtarı Özkan Vural, deprem gerçekliliği ile yüz yüze olduklarını söyleyerek, “Burada bulunmamızın amacı sürekli deprem gerçekliliğiyle yüz yüzeyiz. Bizim binalarımızın birçoğunun ufak-tefek hasarları var. Deprem yönetmeliğine ters. 1999 depreminden önce yapılmış binalar. Gerekli statik uygulamalarına sahip değil.  Binalarımız riskli. Riskli alan ilan edilmesiyle ilgili sayın milletvekilimizin de bir söylemi oldu. Kendisine bu konuyla ilgili çok teşekkür ederim. Yıllardır bu haber bekliyorduk. Amacımız, sıkıntımız belediye ile üsteki kurumların yan yana gelmemesi. Bu iki kurum bir birine yaklaşmadığı sürece burada bir adım atmamızın imkanı yok. Burada toplanmamızın amacı bu. Sizlerin dilekleri, taleplerini yüksek sesle yukarıdaki büyüklerimize, vekillerimize ulaştırmak. Herkes konuştu, herkes bu konuyu dillendirdi ama siz hiç konuşmadınız. Bunun için sizin konuşmanız lazım. Bundan sonra sizin konuşmanız gerekir. Hep başkan, diğer vekiller, büyüklerimiz konuştu. Konu onları yan yana getirmek. Yoksa bir adım atamayacağız” şeklinde konuştu.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI İLE BELEDİYE 21 KEZ BİRBİRİNE YAZI YAZMIŞ
Vural, bakanlık ile belediyenin bir araya gelmesi gerektiğini söyleyerek, “Belediye 21 kez üst kurumlarla yazışmış. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile belediye 21 kez birbirine yazı yazmış. Sonucunda hala biz buradayız. Hala riskli alan ilan edilmesiyle ilgili taleplerimiz oluyor. Vekilimize çok teşekkür ederim bu konuyu gündeme getirdi. Bunun devamı mutlaka gelmeli. Bunun peşini biz bırakmayacağız. Biz bırakmadığımız sürece olur. Biz birilerini şikayet ederek, biri yapmadı, biri engelledi diyerek hiçbir amaca ulaşamayacağız. Bizim amacımız bu iki kurumu bir araya getirmek. Gelmezse olmayacak. Bir adım atamayacağız. Yıllardır bunun acısını çekiyoruz. 21 kere birbirlerine yazı yazmışlar. Bu işler bir kerede olur. Kurumları yan yana getirirsek, bu amca biz kolay ulaşırız. Biliyorsunuz deprem gerçeği kapımızda. Ben burada bana her gün gelen anların sesiyim. Her gün insanlar bana gelip alıyorlar. Ben dilimin yettiğince konuya açıklamak  durumundayım. Herkes bıktı bu konudan. Bir olacağız, birlikte olacağız. Birlikte olduğumuz sürece sonuca ulaşacağız. Kimseyle artık muhatap olmamıza gerek yok. Hep birlikte olduğumuz zaman sesimiz yukarıya kolay ulaşacaktır” dedi.
Sosyal Konutlarda bir binada oturan Zeliha Bereceli , “Ben  merdivenlerden inip, çıkamıyorum. Deprem olunca korkuyoruz. Akşam gene sallandı. Ben 4’üncü kattan inene kadar, ne asansörümüz var, ne kaloriferimiz var. Bizim binaya bakıldı. Tamamen alt demirleri çatlak. Çok çile içerisindeyiz. Ben 62 yaşında bir kadınım inip, çıkamıyorum. Asansörüm yok, merdivenler ona keza. Yapma durumumuzda yok. Biz emekli memuruz. Biz iki tarafın bir araya gelemediğini biliyoruz. Bülent Turan’a yalvarıyoruz” dedi.
Bir başka mahalle sakini Dilek Dirik ise, “Her depremin ardından evimdeki çatlak biraz daha büyümeye başlıyor. Dün akşam deprem oldu biraz daha açıklık geldi oraya. Çocuklarımızın yada bizim ölmemizi mi bekliyorlar. Madem bir söz verildi. Yapılsın artık. İnsanları belirsizlikten kurtarsınlar” şeklinde konuştu.
 
Muzaffer Cirtel