12 Eylül 1980 darbesinde Zincirbozan’da yatan Cindoruk’tan özel açıklamalar
DYP’yi Zincirbozan’da kurduk 

Demokrasi tarihimizde önemli bir yere sahip olan Lapseki’deki Zincirbozan’da yatanlar arasında bulunan eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, ünlü siyasetçilerle yattıkları günleri anlattı. Cindoruk, “Geleceğin iktidarı Doğru Yol Partisi’ni kurduk biz Zincirbozan’da.” dedi. 

12 Eylül’den sonra Süleyman Demirel, Deniz Baykal ve Hüsamettin Cindoruk gibi siyasetçilerle devlet adamları Lapseki ilçesine bağlı Çardak beldesindeki Zincirbozan Mevkii’ndeki askeri tesiste tutuldu. 1983 yılında 4 ay hapis yattığı Zincirbozan’ı daha önce de ziyaret eden Cindoruk, benim de içinde bulunduğum Boğaz Medya bünyesindeki gazetecilerle Ayvalık’ta görüştük. Cindoruk, dört ay boyunca burada ne yaptıklarını tek tek anlattı. 
KİTAP YAZACAĞIM 

Bir belgesel çalışması için Yassıada Mahkemelerinde avukatlık yapmış olan değerli devlet adamı, TBMM eski Başkanı Sayın Hüsamettin Cindoruk'la bir görüşme gerçekleştirdik... Biz, bir saatlik bir görüşme düşünürken altı saat' in üzerinde bir görüşme gerçekleştirdik...
Bize, tüm çıplaklığıyla çok şey anlattı...Biz, söylenenlerin bir kısmını yazmayacağımızı da belirttik...
Çok çok farklı bilgiler aldık. Siyaset kurumunun en üst seviyelerinde neler olmuş ve Zincirbozan da anlatıldı. Zincirbozan hatıralarını da inşallah kitap haline getireceğim. Cindoruk 'tan:
Bir gün, Rahmetli Rauf Denktaş bana dediki : "Kıbrıs davası varsa bu Fatin Rüştü Zorlu sayesindedir... Benim bundan sonraki tek istediğim onun Kıbrıs' a heykelini dikmektir..."
Denktaş, Fatin Rüştü Zorlu'nun kıymetini biliyordu...
Ben, Cindoruk' a sordum?
Celal Bayar, Adnan Menderes, Süleyman Demirel, Fatin Rüştü Zorlu sıralamasını yapsanız nasıl yaparsınız? Dedim. Cindoruk şöyle bir sıralama yaptı: Celal Bayar, Fatin Rüştü Zorlu, Süleyman Demirel, Adnan Menderes.
Bir bilgi daha...
Bir ara, 1958 yılında, Menderes dışı bir hükümet kurulması düşünülmüş ve Başbakan Fatin Rüştü Zorlu olacakmış. 
Bir bilgi daha...
Zorlu, bir din müderrisi kadar dini bilgiye sahipti, yiğit bir adamdı. 

Ben, Çanakkale Belediyesi'ne bir dilekçe ile müracaat ettim...
Fatin Rüştü Zorlu adı, bir sokak, cadde, park veya meydana verilsin, diye...
Hala cevap verilmedi...
Neredeyse üç yıl oldu. Çanakkale, Çanakkale değerine sahip çıkmıyor..
İŞTE CİNDORUK’UN AĞZINDA ZİNCİRBOZAN ANILARI 
Lumbarağazı’ndan adım attık. Bir de ne göreyim, bey fendi volta atıyor.  İlk sözü, ‘Ben demedim mi size. Kurmayın parti. Bakın hep birlikte sayenizde gözaltındayız…’ oldu. Abu sözler üzerine, ağlanacak halimize güldük.
Bey efendi, tıpkı Adalet Parti gibi kapatılan CHP’ nin yasaklı siyasetçileri, Zincirbozan’ daki bir 9 Eylül günü, Partilerinin kuruluş yıl dönümünü katlarken, bizleri de beraberine alıp, kutlamaya eşlik etti. Birlikte saygı duruşunda bulunduk
Sanıyorlardı ki, Zircirbozan’a gönderdiler ve biz ders alacaktık. Kim den, Çanakkale Şehitlerinden.
Bir gün bir telefon aldım. O günlerde 80 yaşındaki annemden. O da duymuş, akıllanmamız, ders almamız için Çanakkale’ye gönderildiğimiz sözünü.   Annem, sesini yükselterek ekliyordu; ‘Söyle ona, senin amcan Çanakkale’de 57. Alay şehidi. Gereken dersi o alsın. Biz değil.’ diye. Böyleydi darbeci düşünce, Biz Çanakkale’de, Çanakkale şehitlerinden dersimizi alacaktık. O yüzden Zincirbozan’ daydık. Dersimizi aldık evet. Fakat o zihniyetin istediği dersi değil, Türk Milleti için, Demokrasiyi getirecek dersi aldık. Geleceğin iktidarı Doğru Yol Partisi’ni kurduk biz Zincirbozan’da.

Bir gün, bey efendi volta atarken bahçede, askeri tel örgünün beş on metre yakınındaki köylü sesleniyordu; ‘Baba, ne olacak domatesin hali. Şimdilerde yok pahasına gidiyor kilosu..’diye.
 Bey fendi, o tok ses tonuyla, ‘Düzelecek. Biz gelince düzelecek’ diyordu” ifadeleriyle, yüz gülümseten bir anıdan daha söz etti.

Bünyamin Naimi Tonka