Memur-Sen Çanakkale Şubesi 5’nci toplu sözleşme görüşmelerinden sonra açıklamada bulundu. Memur-Sen Çanakkale Şubesi Başkanı Suat Özen yaptığı açıklamada, “Memur-Sen Çanakkale İl temsilciliği olarak ilimizdeki Memur-Sen teşkilatlarıyla birlikte toplu sözleşme sürecini yakından takip etmeye, bizleri memnun edecek her konuda destek, üzecek ve gerecek her konuda tepki vermeye hazır olduğumuzun bilinmesini istiyoruz” dedi.
Memur-Sen Çanakkale İl Binasında açıklama yapıldı. Sendika üyeleri de toplantıya katılarak destek verdi. Açıklamada ise, “Kamu işvereninin teklifi ‘teklif gecikti’ siteminin ve tepkisinin ötesinde teklif geçiştirildi,  ‘masa önemsizleştirildi’ ve ‘alın terimiz değersizleştirildi’ tespitlerini ifade etmeyi ve buna dayalı tepkileri hayata geçirmeyi hem gerekli hem de haklı hale getirmiştir. Toplu sözleşme sürecine dair sitem ve tepki cümlelerinin sayısının ve dozunun yükselmesi; Kamu İşvereninin masaya geç teklif sunma gayretinin ve sunduğu teklifin garabetinin semeresi olarak görülmelidir.  Kamu İşveren Heyetinin geç kalmış ve geçiştirmeye odaklanmış teklifinin içeriğinde;  bize teklif edilmesi bir tarafa  masanın çevresinde dahi terennüm edilmemesi gereken oranlar ve rakamlar yer alıyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklif; ‘Güçlü Türkiye imkansız’, ‘Büyük Türkiye anlamsız’ ve ‘Yeni Türkiye gereksiz’ fikri sabitinde debelenenler dışında hiç kimsenin aklına yatmaz, gönlünü rahatlatmaz. 
Hükümet; bu teklifin, Yeni, Büyük ve Güçlü Türkiye hedeflerini ve gerçeklerini yok sayanlara can suyu vermek, kamu görevlilerini enflasyona ezdirmeme kararından da açıkça vazgeçmek olduğunu görmelidir. Daha da önemlisi Hükümet, kalkınmayı önemsediğine, adaleti öncelediğine dair ispatı ve icraatı, toplu sözleşme masasına sunduğu yeni teklifle hem teyit hem de tescil etmelidir. Memur-Sen Konfederasyonunun ve yetkili sendikalarımızın toplu sözleşme teklifleri; teşkilatımız, üyelerimiz ve kamu görevlilerimiz tarafından duruma uygun, çözüme matuf, içeriği makbul, maliyeti ve mahiyeti 
makul teklifler olarak kabul gördü. Bu kabule rağmen, Kamu İşvereninin 24 Temmuz’da sanki kendisine hiç teklif sunulmamış, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına, demokratik ve sendikal haklarına, özlük hakları ve çalışma şartlarına dair tekliflerinden bihaber kalmış bir profil çizmesini 
ne kabul edilir ne de anlaşılır bir tutumdur” diye açıklama yapıldı. 

Aldırış Etmeyin Deniyor

Konuşmasına devam eden Başkan Özen, “Hükümetin masaya sunduğu 2020 ve 2021 yıllarında maaş ve ücretlere yansıtılacak artışlara ilişkin teklifini hatırlayalım; 2020 için yüzde 3,5+yüzde 3 ve 2021 için yüzde 3+yüzde 2,5. Bu oranlar;  Hükümetin açıkladığı ekonomik hedeflerle uyumlu değil. Bu oranlar, Hükümet tarafından deklare edilen enflasyon tahminleri ve beklentilerine uygun değil. Hükümetin teklifi, faiz oranlarındaki düşmeyi, kurdaki aşağı yönlü hareketi, elektrik, doğalgaz ve diğer bazı temel ürünlerin fiyatlarındaki yukarıya yükselişi doğrulamıyor ve aksine yok sayıyor. 5. Dönem Toplu Sözleşme masasına dün itibariyle sunulan Kamu İşvereni teklifi; ‘kamu görevlilerine büyümeden pay vermeme haksızlığı’ sona ermesi gerekirken aksine’ kamu görevlilerine bütçeden pay vermeme hastalığı’ eklenme çabası olarak da görülebilir. Siyasi irade, toplu pazarlık masasına, kamu görevlilerini refaha kavuşturma değil cefayla buluşturma teklifi sunduğu görmeli, teklifin eksiklerini ve hatalarını da bir an önce gidermelidir. 
Emek kesimi için toplu pazarlık masasının anlamı; evdeki bulguru kaybetme kaygısı olmaksızın 
Dimyata pirince gitmektir. Kamu İşvereni, hem Dimyata pirince gitmemize engel olmak
hem de evdeki bulgurun değerini azaltmak gayretindedir. Buna seyirci olmamız da kayıtsız kalmamız da beklenmesin! 5 Dönem Toplu Sözleşme sürecinde Kamu İşvereninden gelen ilk teklifin anlamı; 
2020 için yıllık toplamda yüzde 6.60, 2021 için yıllık toplamda yüzde 5.57 oranın da zam yapılması, 
iki yıllık toplamda ise yüzde 12,54oranında maaş ve ücretlere artış yansıtılmasını teklif etmektir. 
Bu durumda kamu görevlilerine ve onların yetkili temsilcisi konumunda konfederasyona ve sendikalara şu denilmektedir;‘2020’de maaş ve ücretlerinize enflasyon beklentisinden daha düşük oranda zam yapılmasını kabul edin. Şekere, elektriğe, doğalgaza tek seferde yüzde 15 zam yapıldı fakat maaş ve ücretlerinize dört seferde yüzde 12’nin biraz üzerinde zam yapılmasını normal kabul edin. Yetmez, gecikme zammı aylık yüzde 2,5, yıllık yüzde 30 iken maaş zammınızın yıllık yüzde 6’lar ve iki yıllık toplamda yüzde 12’ler seviyesinde olmasına aldırış etmeyin deniyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklifte ek göstergeden, kademe derece sınırlamasının kaldırılmasına, teklifimizde yer alan taban aylığa seyyanen zamdan, refah payına, sözleşmeli personelin kadroya geçmesinden, kılık-kıyafet yasağının kaldırılmasına, gelir vergisi mağduriyetinin son bulmasından dayanışma aidatı ve toplu sözleşme ikramiyesine, yerel yönetim seçimleri sonrası iş güvencesine ve sendikal haklara yönelik saldırılardan keyfi ve eziyet edici geçici görevlendirmeye genel toplu sözleşme kapsamındaki birçok konu başlığı hiçbir şekilde dikkate alınmamış ve bunlarla ilgili teklif içeriğine yer verilmemiştir. 
Benzer şekilde hizmet kollarındaki yetkili sendikalar tarafından sunulan teklif metinleri üzerinden bir değerlendirme yapılarak hizmet kollarına yönelik bir teklif içeriği de oluşturulmamıştır” dedi.

Damla Şener Okdaş